Aşk mıydı bu?
Kavga ederken bile düğümleri kuvvetlendiren....
Aşk mıydı?
Her sorunun ardından çırpınarak hayatın güzelliğini haykıran...
Ve kaybetme korkusuyla yakıp tutuşturan...
Bir çok teste tabii tutulan vücudumu deney faresi gibi hissediyordum. Garip testler kimin umurundaydı? Ara ara gelen kalp çarpıntılarım ve bayılmalarım şuan ki durumumdan daha iyiydi. Neşemi kaçırıyordu bu durumda olmak. Sıkıntılı bir soluk verip kantinin turuncu rahat sandalyesine yaslandım. Gözlerim karşıdan bana doğru yaklaşan adama kaydı. Barlas elinde meyve suyu ile yanıma geldi. Kan verdiğim için şekerimin düşmüş olabilme ihtimalini düşünüyordu. Çok detaycı olan takıntılı adam sayesinde tüm doktorlar bana buldukları her testi uyguladıkları için halsiz ve güçsüz kalmıştım.
"Kaç saat daha burada kalacağız?" Uzattığı meyve suyunu elime alıp pipeti dişlerimin arasında ezmeye başladım.
"Gerektiği zaman çıkacağız, çocuk gibi pipetle oynamayı bırak da iç şunu." Derin bir soluk alıp bir kaç yudumluk içiverdim.
"Çok sıkıldım Barlas." Sızlanarak ona baktığımda bana kısa bir bakış attı.
"Daha yeni başladık Özüm."
"Saatlerdir buradayız, ne yenisi... Çok acıktım zaten, öleceğim şimdi vallahi. Gelemiyorum ben öyle açlığa ya."
"Az kaldı huysuz kadın. Sabret." Bıkkınlıkla bana cevap verip ayağa kalktı. "Hadi kalk diğerlerini de tamamlayalım." Yüzümü buruşturarak ayağa kalktım ve ayaklarımı sürüyerek onu takip ettim. Hastahanelerden nefret ediyordum!
Doktor odasının önüne geldiğimizde Barlas kolunu belime sardı ve kapıyı açıp odaya girmem için hafifçe ittirdi. Geldiğimden beri benimle ilgilenen saçlarına aklar düşmüş olan adam beni görünce sıcacık gülümsemesini gösterdi. "Hoşgeldiniz... Bir kaç testimiz daha var , Barlas beyin emri üzerine tüm hepsini uygulamak zorundayız hanım efendi. Biraz yorulabilirsiniz, bizi maruz görün." Sağımda duran sevgilime yandan bir bakış atıp gözlerimi devirdim ve kafamı salladım. Asla vazgeçmeyecekti! "EKG ve EFOR tetine tabii tutulmanız gerek yalnız sigarayı en az 2 saat boyunca hiç içmeyin ve karnınızı doyurabilirsiniz, tam doymamak şartıyla çünkü açken yapılması gereken testleri yapmış bulunmaktayız fakat çokta yememenizde fayda var." Sıkıntılı bir nefes verip onayladım.
"Diğer testlerin sonuçları ne yönde?" Barlas'ın soğuk sesine karşılık biraz toparlandı.
"Kesin konuşmamızı isterseniz efendim biraz bekleyelim.."
"Sonuçlar doktor..." İkazı üzerine içten bir öksürükle kendini yeniden toparladı.
"Şuanki sonuçlara göre hanımefendinin kalbi zayıf, yani... Kalp yetmezliği olduğunu düşünüyoruz. Yüzde kaç olduğunu tam olarak tespit etmemiz lazım. Açık konuşmak gerekirse, kalp nakline ihtiyacımız bile olabilir. Kendinizi buna hazırlayın." Söyledikleri karşısında kahkaha atarak Barlas'a baktım.
"Kalp yetmezliğimin olduğunu söylüyor... Şaka mı bu?" Kahkaha atmaya devam ederken Barlas'ın yumruklarını sıktığını fark ettim. "Kalp nakli olmazsam? Söylesene doktor ne olacak!" Dalga geçerek gülerken doktorun buz kadar soğuk sesi kulaklarıma ulaştı.
"Öleceksiniz. Nakil olmazsa, öleceksiniz." Barlas adamın masasına yumruğunu vurarak üzerine eğildiğinde gülmeyi kestim. Sıçrayan bedenimin titremesini durdurmak için vücudumu kastığımda gözlerimin önündeki patlamaya hazır olan bombayı izliyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vaveyla
RomanceKadın isterse; hem deli hem cesaretli, hem de kuralsız olabilir! Bir adamın hayatını kurtaracak kadar güçlü olabilir. Bir adamın aklını başından alabilir. Güçlü bir adama yukarıdan bakabilir. Dünyayı karşına alıp o adamı güçsüz kalbine rağmen sa...