❝Neydi?❞
|günümüz|
♧
Dafa fazla dayanamayarak, "Gelmesine izin ver Büyükbaba!" ,diye bağırdığımda Büyükbaba Hiroki Yuta'nın tuttuğu kollarını bırakmış ve göz ucuyla bana bakmıştı. Kaşlarımı çatarak dudaklarımı büzerken, Yuta'nın gözlerinin ikimiz arasında gidip geldiğini hissedebiliyordum.
"Tüm sorumluluk senin, Sun," ,Büyükbaba Hiroki günlerdir hatta yıllardır çalışmaktan sık sık ağrıyan belini tutarak bilgisayarlara doğru ilerlerken Yuta'yı işaret ederek devam etmişti. "hiçbir şeye dokunamazsın velet."
Büyükbabanın yersiz şakaları Yuta'yı güldürmemişti, hoşuna gitmemişçesine burun kıvırdığında arkasından kapanan beyaz kapıyla sıçramıştı. Bu hâline gülümsediğimde, yüzündeki 'ben neden buradayım' ifadesini rahatlıkla görebiliyordum.
"Otur ve izle, Nakamoto." ,diye mırıldandıktan sonra ilerideki boş sandalyeyi işaret etmiştim. Yuta cam odanın bulunduğu ve son teknolojinin yer aldığı makineleri incelemeyi bırakarak sandalyeye yürüdüğünde yavaşça arkamı döndüm.
Bugün, her ay olduğu gibi 'cam oda deneyleri'nin yapılacağı gündü, genellikle sonu acı verici ve umutsuz bitse de Büyükbaba Hiroki bana tedavi bulmadan ölmeyeceğine dair söz vermişti.
Bu sözü tutmasını istiyordum ancak hiç umudum yoktu.
"Hazır mısın, Sun?"
Büyükbaba Hiroki'nin pürüzlü sesi bilgisayarların tarafından kulağıma ulaştığında göremeyeceğini bilsem de kafamı salladım, cam odaya girerken hiçbir zaman hazır olmamıştım.
Yalan söylediğimi umursamayarak, "Elbette, Büyükbaba. Artık alıştım." ,diye cevapladığımda Büyükbaba'nın Noel Baba'yı andıran ürpertici kahkahası kulaklarıma doldu. Derin bir nefes alarak cam odaya doğru ilerlemeye başladığımda bir şey demedim, beyaz kapı kayarak açıldığında tanıdık kokuyu çoktan almıştım.
Kırmızı sporlarımla beyaz platforma bastığımda fazla beklemedim ve ilerleyerek cam odaya ayak bastım. Sadece saniyeler içinde kapı arkamdan kapandığında dış seslerin boğuk geldiğini fark edebiliyordum, gözüme ilk olarak ortada duran kağıt çekti.
"Hadi ama," ,diye mırıldandıktan sonra sesimi duyurmak için seslendim. "bunu daha önceden de yapmıştık, hiçbir yardımı olmamıştı!"
Sıkıntıyla soluduğumda ne kadar süreceğini bilmediğim deney başlamış oldu, zayıf ve yorgun bedenimi beyaz zemine bıraktığımda ellerimle dizlerimi kavradım.
"O kağıt ne işe yarayacak?"
Duyduğum ses ile kafamı hafifçe arkama çevirdiğimde, cama yaslanmış ve yerdeki kağıda bakan Yuta beni ürkütmeye yetmişti. Ne zaman oraya geldiğini sorguluyordum ki, Büyükbaba Hiroki'nin yanına doğru yaklaştığını gördüm.
"Vizyon'un bize söylemek istediği şeyler oluyor, bu yüzden böyle bir yöntem deniyoruz."
Büyükbaba aynı anda, cam odanın 'pahalı' camlarına ellerini koyan Yuta'nın kollarına vururken, "Sana hiçbir şeye dokunma dememiş miydim?" ,diye mırıldanmış, ardından yaşlanmış gözlerini bana çevirmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
vision 心身 taeyong
Fanfiction❝garip bir hediye ile doğdum.❞ ⊰ vizyon ⊱ girl + lee taeyong | ©zdtrbl vizyon karakteri, quantic dream tarafından geliştirilen beyond/two souls adlı video oyunundan esinlenerek yazılmıştır. ─ yayım: 8.8.18 ─ bitiş: 30.08.20 for : @rissawa...