TELL ME THE TRUTH

7-Senden nefret ediyorum!

Medyadaki Heather... İlk bölümle olan bağlantımız bu bölümle birlikte sona erdi. Keyifli okumalar!

-

''Chris, daha fazla içemezsin. Ver şunu bana!''

Sinirle parlayan mavi gözlerini, tepesinde dikelen gence çevirdi. Will, birasını almaya çalışıyordu.

''Rahat bırak beni!''

Yavaşça yanına otururken yardımcı olmak istediği belliydi fakat şu an bunu umursayamazdı.

''Bak, tüm bunların nede-''

''Beni yalnız bırak!''

Will, her şeyi görememişti evet; ama Darren'ın yaptığı son hareket sırasında salona girdiği için kahverengi gözleri bir süredir anlayışla onu kontrol ediyordu. Bir an olsun yanından ayrılmamıştı ve sürekli iyi olup olmadığını soruyordu.

Birasını sertçe kafasına dikti.

Darren!

Onu öldürecekti! Pislik herif hayatının en büyük utancını yaşamasına neden olmuştu. Sanki masum bir kızı, iddia sonucu tavlamaya çalışmış; başarınca da bunu herkese o iğrenç gülümsemesi ve el işareti ile ilan etmişti.

Haksızlık yaptığını savunan iç sesini duymamaya çalıştı. Siktir!

Darren iğrenç filan olamazdı. Tanrının cezası çok yakışıklıydı ve şu an bile dudaklarının zonklamasına neden olacak şekilde onu öpmüştü.

Peki ya sonra?

Alkışlar devam ederken gidip bir sürü güzel kızın ortasına oturmuş ve onlara öpüşme tecrübelerini anlatmaya başlamıştı. O ise koca bir aptal gibi salonun ortasında öylece dikilmişti. Darren ona dönüp bakmamıştı bile. Gerçi o da kimsenin yüzüne o an için bakabileceğini sanmıyordu.

Neyse ki Will imdadına yetişip ortadan çekilmesini sağlamış ve onu bir yere oturtmuştu da girdiği şoktan çıkabilmişti. Daha sonra da hemen döneceğini söyleyen ev arkadaşı yanından uzaklaşmış ve tekrar geri dönmüştü.

Yan yana oturuyorlardı fakat yarım saat önceki durumlarına göre oldukça farklı bir haldeydiler. Yarım saate koca bir sene sığdırmışlardı sanki.

''Chris, sakinleşmeye çalış ve onu izlemeyi bırak. İnsanlar sana acımaya başlayacak!''

Birasını hırsla içip ardından metal kutuyu buruşturdu. Öfkesini kontrol etmek git gide zorlaşmaya başlamıştı.

''Onunla işim bittiğinde kimse bana acımayacak. Merak etme!''

''Şu an kızdığın için böyle konuşuyorsun. Darren, senin arkadaşın.''

''Dudaklarıma susuzluktan ölüyormuş gibi saldıran, bana kendini delicesine bastıran ve salonun ortasında soyunup sevişmeyi istememe neden olan bir arkadaş! Evet! Ne harika değil mi?''

Çok fazla içtiğini düşünürken mavi gözleri odağını kaybetmeye başlamıştı çünkü gereksiz yere, saçma sapan konuşmasını başka türlü açıklayamazdı.

Hey! Hala insanları düşünüyordu. Kimin umurundaydı ki? Üzgündü işte o kadar! Belki de daha fazla içmeliydi?

Will ile ilgili harekete geçme kararını çoktan rafa kaldırmıştı. Yanındaydı ama Chris, onun varlığını zar zor algılıyordu. Zihni tamamen Darren ile doluydu.

''Çok fazla içtin! Kendinde değilsin!''

''Umurumda değil! O da içiyor. Bir şişe viskiyi yarıladı.''