''Kader önümüze sunulan seçeneklerden ibaretse; eninde sonunda doğrusunu seçmeyeceğimizi kimse iddia edemez...''
Partiden 4 ay önce
''Bir eve yerleşmek neden bu kadar uzun sürer ki?''
Will, ara sıra taktığı siyah omuz çantasını küçük seyirci koltuğuna fırlatırken yorulmuş ve de sıkılmış görünüyordu.
Chris ona ister istemez hak verdi. Taşınmalarının üzerinden 2 ay geçmesine rağmen hala eve tam anlamıyla yerleşememişlerdi. Ve bunun en büyük nedeni de elbette Mia'ydı!
Büyük tiyatro salonunda biriken kalabalık gereksiz bölüm başkanlarının neden geç kaldığını aralarında tartışırken kendi eşyalarını toplayarak genç adama yer açtı.
''Evden çıkmadan önce bana sıraladığı emirleri duyman lazımdı!'' diyerek yanına yerleşti Will. Bacaklarını açarak iyice yayılmıştı. Chris onun alnından, dudaklarının üstüne doğru yol alan ter damlacıkları karşısında huzursuz bir tavırla yutkundu. Öyle deli gibi terleyen ve de yorulan bir insan hiç olmamıştı. Bu nedenle de onun yorulduğunu sadece tahmin edebiliyordu.
''Kendi duvarlarını rengarenk boyamasına karışmadık fakat mutfak dolaplarını boyamak ne demek Tanrı aşkına?'' Will, ellerini kumral saçlarından geçirip devam etti. ''Önce ahşap yüzeyi zımparalaması gerekiyormuş, ardından ahşap boya alıp gelecekmişim, vernik lazımmış ve bir sürü saçma sapan şey! Ev sahibi yaptıklarını görünce bizi kurşuna dizecek.''
Elbette tonton ev sahipleri asla böyle bir şey yapmazdı ama inadına adamın sabrını zorlamakta saçmaydı. Mia bazen o evde 4 kişi yaşadıklarını unutuyordu.
Darrren! Hep onun yüzündendi! Gereksiz yere ukala sürtüğü o kadar çok şımartmıştı ki Mia'nın onları bir gün muma çevireceğinden korkuyordu.
''Tamam, sakin ol.'' dedi sinirli kumralın omzunu sıkarak. ''İstediklerini almayız ve akşam da bu konuyu konuşuruz. Olur biter.''
''Bizi dinleyeceğini sanmıyorum!'' deyip kaşlarını kaldırdı Will. Dalga mı geçiyorsun dercesine ona bakıyordu. ''Darren'a havale etsek daha iyi sanırım. Yoksa katil olabilirim.''
Mia ile konuşmaya çalışmak duvarlarla öpüşmeye benziyordu. Rahatsız edici koltuğunda kıpırdanıp sahnedeki sirkülasyona dikkatini çevirdi. Will, Bayan Green'in onlara iki gün önce verdiği teksti çıkarıp yanında okumaya başladığında hala homurdanıyordu.
Will, Darren ve Chris olarak eve çıksalardı ne kaybederlerdi ki? Neden sanki Mia'ya mecbur kalmışlardı! Ev sahiplerinin genç yaşta ölen bir kızı olmasaydı ve Mia'ya bu nedenle sempati duyup onlara evi kiralamasaydı Chris şimdiye çoktan o ukala yılanı öldürmüştü.
Anlamsız bir şekilde ondan nefret ediyordu.
''Arkadaşlar Bayan Green bugün gelemiyormuş. Bahar tatili yaklaştığı için bize küçük bir sürpriz yapmak istediğini söyledi.''
''Kesin kocasını başka bir herifle bastı!'' dedi yanında genç ona doğru eğilerek. Aynı zamanda da sırıtıyordu.
Gerçektende dönem sonuna yaklaşılmış olsa da Bayan Green asla bu tarz saçma sapan nedenlerle derslerin aksamasına izin vermezdi. Yaptırdığı duyuru ile kendince öğrencilerin sempatisini kazanmaya çalışıyordu.
Duyuruyu yapan uzun boylu genç sahneden inerken tiyatro salonu hızla boşalmaya başlamıştı. Chris, elindeki kâğıtları toplayıp dosyasına attı. Will de yanında zaten çalışmamıştım iyi oldu deyip sırıtıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TELL ME THE TRUTH
FanfictionAsla en yakın arkadaşınıza aşık olmayın! Chris, birlikte yaşadığı, aynı okula gittiği ve hatta aynı odada kaldığı, yıllardır tanıdığı bir adama âşık olacağını hayal dahi edemezdi. Darren, heteroseksüeldi ve kendisi gay olmasına rağmen ona yakınlık...