''Sen benden bir gece istiyorsun ben ise aşk istiyorum. Bunu bana vermezsin Darren! Bir erkekle yatmanın nasıl bir şey olduğunu merak ediyorsan okulumuzda buna gönüllü olacak birden fazla eşcinsel bulacağına eminim. Daha da önemlisi Grant bunun için herkesi öldürmeyi bile göze alabilir. Buna emin olabilirsin!''
Chris, kafasının içinde konuşan lanet sese engel olamıyordu. Tanrının cezası! Neden böyle bir şey söylemişti ki Darren'a?
Dediklerini aynen uygulayacağını bilse asla söylemezdi.
''Dediklerimi yapıyor. Lanet olsun!'' ağzından dökülen kelimeleri durduramamıştı. Will'in yan tarafında gerildiğinin, Chord'un ise yumruklarını sıktığının farkındaydı.
Duydukları nedeniyle gözlerini karşı masadaki Grant ve Darren'dan çeken sarışın adam, ona doğru döndü ve sinirle sordu:
''Ne söyledin ve Darren ne halt ediyor?!''
''Hiçbir şey.'' diye mırıldandı Chris içten içe kendisine küfretmeye devam ederek.
''Chris, lütfen.Ben...''
Chord sözlerini tamamlayamadı ve yüzünü avuçlarına gömüp derin bir iç çekti.
Chris, onun artık saklamaya çalışmadığını fark etti. Grant'ı kıskanıyordu ve bunu kabullenmiş gibi gözüküyordu.
O da kabullenebilmiş olmayı dilerdi. Ya da belki de umursamamayı...
Her şeyden çok istiyordu Darren'ı ve onunla beraber olmayı. Ama yapamıyordu!
Arkadaşlıkları bu isteğinin önündeki tek ama en büyük engeldi. Onu kaybetmeye dayanamazdı. En kötü günler de bile birbirlerine can yoldaşı olmuşlardı. Cinsel dürtülerine söz geçiremediği için dostundan vazgeçemezdi...
İçten içe kendini yiyip bitirse de doğru bir karar verdiğini biliyordu ya da en azından öyle umut ediyordu...
Öyleyse karşısındaki manzaraya uzun süre bakamayışının nedeni neydi?
Niye onların birbirlerine doğru eğilmiş, konuşan yüzlerini görmeye tahammül edemiyordu?
Niye Darren'ı kolundan tuttuğu gibi Grant'ın karşısından kaldırıp eve sürüklemek istiyordu?
Niye ona merak ettiklerini kendisi göstermiyordu?
KAHRETSİN! NİYE?!
O da Chord gibi yüzünü ellerinin arasına gömdü ve sinirle küfretti.
Will, sertçe öksürdü. Chris, ne yaptığının farkındaydı. Sevgilisinin yanında bir başka adamı kıskanıyordu ve bunu gizleyemiyordu bile ya da gizlemek istemiyordu...
Başını kaldırıp Will'e baktı. Kaşlarını çatmıştı ve karşısındaki duvara odaklanmıştı.
Chord'a doğru dönünce onun da hüzünle kendisine baktığını fark etti. Daha sonra yorgun bir ses tonuyla fısıldadı genç adam:
''Lütfen...''
Chris, onun ısrarını anlıyordu fakat Darren'a geçen gece söylediklerini Will'in yanında tekrarlayamazdı. Will, Darren ile ne konuştuğunu bilmiyordu ve asla da bilmemeliydi.
Yalvaran bakışlar bir an bile üzerinden ayrılmazken sonunda dayanamadı ve yavaşça Chord'un kulağına eğilip fısıldadı:
''Darren, yeni keşifler peşinde sanırım, bilmiyorum. Daha fazla bir şey söyleyemem üzgünüm.''
O konuşmasını bitirir bitirmez genç adam kıpkırmızı olmuş, dişlerini sıkmıştı.
Ardından da birden ayağa fırlayıp sinirle konuştu:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TELL ME THE TRUTH
FanficAsla en yakın arkadaşınıza aşık olmayın! Chris, birlikte yaşadığı, aynı okula gittiği ve hatta aynı odada kaldığı, yıllardır tanıdığı bir adama âşık olacağını hayal dahi edemezdi. Darren, heteroseksüeldi ve kendisi gay olmasına rağmen ona yakınlık...