TELL ME THE TRUTH

18-I don't care (part I)

Medyadaki Jenna...

-

''Bu okuldan sıkılmaya başladım artık!''

''Bana mı diyorsun?''

''Bu yarışma çok lazımdı sanki?''

''Tanrım, ne saçmalık!''

Chris, her zamanki gibi yine tıklım tıkış olan kafeteryada, halinden hiç de memnun görünmeyen arkadaşları ile birlikte oturuyordu.

İnsanlar yarışmaya saatler kala daha çok gerilmeye ve bu konudaki sıkıntılarını yüksek sesle dile getirmeye başlamıştı.

Ne yapacaklarını, onlardan ne isteneceğini veya ne beklendiğini bilmemek korkunçtu.

''Bu kadar abartmayın canım! Dekanın talep edeceği şey ne kadar zor olabilir ki?''

Gayet mutlu bir şekilde Chord'un koluna yapışmış, tam karşısında oturmakta olan Naya ise insanların sıkıntılı ruh haline hiç iyi gelmiyordu. Ukalaca konuşması ortamın iyice gerilmesine neden olmuştu.

''Her şeyi isteyebilir!'' diye tersledi onu Mia. ''Soyun dese soyunacak mısın?''

''Benim için bir sakıncası yok.''diye cevap verdi Chord'un gözlerinin içine bakarak.

Sarışın adam isteksizce gülümsedi ve bakışlarını kafeteryada gezdirdi. Chris, onun kimi aradığını biliyordu ve artık buna şaşırmıyordu...

Tüm öğrencilerin dikkatine! Bölümler arası yetenek yarışması yarım saat sonra başlayacaktır! Öğrencilerin konser salonuna gelip, başkanlarının göstermiş olduğu yerlere oturmaları önemle rica olunur!

Sabahtan beri aynı duyuruyu tekrarlayan kadının gidip ağzını bantlamayı düşündü bir an ve tam da bu sırada Darren masanın altından elini tuttu.

İrkilse de bozuntuya vermedi. Onun yanına oturmamak için elinden geleni yapmıştı fakat Darren söz dinlemiyordu. Ne yapıp edip yine yanına kurulmayı başarmıştı ve o zamandan beri de rahatsız edici dokunuşlarına belli aralıklarla devam ediyordu.

''Neden her bölümden bir kişi seçiliyor? Bu, diğer öğrencilerin kendini yetersiz hissetmesine neden olacak...'' diye mırıldandı Mia sıkıntılı bir ses tonuyla.

Bayan Winter'ın Darren'ı seçeceği aşikârdı. Genç kadın her zamanki gibi egosuna söz geçiremiyor olmalıydı. Başkası olsa sevgilisinin seçileceğine sevinirdi ama hayır, o asla buna sevinmezdi.

Bencil sürtük diye haykırdı içten içe.

''Kimsenin kendini yetersiz hissedeceğini sanmıyorum.'' dedi Chord sakince. ''Çünkü kimse bu yarışmayı ciddiye almıyor ve herkes seçilmemek için dua ediyor. Bu nedenle yerinde olsam ben de seçilmemek için dua ederdim.''

Masadakiler ona katıldıklarını belli etmek istercesine kafalarını sallayınca Mia daha fazla ısrar edemedi ve sustu.

Sohbet devam ederken Chris, bir yandan konuşmaya çabalıyor öbür yandan ise elini kurtarmaya çalışıyordu. Darren bileğine yapışmıştı ve inatla bırakmıyordu. Başını çevirip ona baktığında genç adamın umursamaz bir tavırla sohbete katıldığını gördü. Oralı bile değildi!

Ona bakarken alnına dökülen siyah kıvırcık saçlarına daldığını fark etti ve tam da o sırada Mia ile göz göze geldi. Kahverengi gözlerini ona dikmiş ve kaşlarını yukarıya doğru kaldırmış neye bakıyorsun dercesine sessiz sorular soruyordu...