Jungkookun en sevdiği ve sahibi tarafından hırpalanmaktan çoktan bir kaç düğmesini yitirmiş olan kırmızı minder, çoğu vakit olduğu gibi üzerinde kalçasını sabit tutamayan çocuğun gazabına uğruyor,evin halıfleks kaplı parkelerinde sürtünüp duruyordu. Bir çamağacı dibine yığılı hediye paketlerinin açılması konusunda çokça heyecanlı olan Jungkook ise ısırmaktan nar çiçeği kadar canlı bir tonu dudaklarında yakalayabilmiş, parlayan bakışlarını 60lı yılların en popüler elbiselerini üzerinde mankenler kadar güzel taşıyabilen annesine dikmişti.
Onun televizyon tamircileriyle olan işlerinin bitmesini bekliyor, diğer devasa kutuların yanında pekte albenisi bulunmayan paketi açabilmek adına evdeki yabancıları umursamadan sızlanıp duruyordu.
Jungkook bu tamirciler eve ilk geldiklerinden bu yana sürekli olarak sorular sorup onların etrafında turluyor olduğundan annesi onun önüne süt ve kurabiye tabağı koymanın onu sakinleştirmesini ve kocasının bir saate kadar onu çıkaracağı yemeğe hazırlanabilmek için kendine vakit ayıtmayı planlıyordu özünde.
Birkaç arkadaşının evinin haricinde daha önce hiç televizyonla karşılaşmamış olan ve kurabiyeyle susturabilecek olduğunuz ufak çocuk dizlerini üzerinde doğrularak ellerini mavi pijamasına silmiş, işlerini bitiren adamların odadan çıkmasının ardından hızla bu tüplü televizyonun arkasına geçerek kabloları incelemeye başlamıştı. Annesi odasına hazırlanmaya çıktığından onun bu onaylamayacağı davranışları yapmasında aslında hiçte bir sakınca yoktu onun için.
Parmağını sokmaması gereken deliklere yerleştiriyor,kabloları çıkarıp başka yuvalara yerleştirmeye çalışıyordu ki onun oyuncaklardan ve kablolardan çok daha fazla ilgisini çekecek olan ekranın başına geçebilmek için hızla fırlayarak televizyonun onu çarpmasına engel olan asıl fişi takarak minderini ufak denilebilecek ekranın başına çekmişti.
Ekran ilk aydınlığında karşısına çıkan şey, elinde bir mikrafonla opera binası olan La Scalada yılbaşı gecesine özel programının sunuculuğunu yapan takım elbiseli bir adamdı ve arkasında kalan kırmızı,ancak ekran başındakilere siyah gözüken perdenin ardında sergilenecek olanlardan üstükapalı bir biçimde bahsediyordu.
Pencerelerin dışarısında kalan sazlıkların sürtünme sesinin evleri huzura boğduğu yılbaşı gecesi kalbi ağzında atan yalnızca Jungkook değildi elbet. Hoş bir gezintiden sonra edilen evlilik teklifleri,bir bebeğe gebe olduğunun haberini eşine vermek için sabırsızlıkla bekleyen orta yaşlı bir kadın,arkadaşlarıyla ailelerinden habersiz çıktıkları eğlencede ortama gelen babanın gerginliğini üstlenen genç kız...
Bir de sahne perdesinin ardında ecel terleri döken,suratına sürülen pudranın yoğunluğundan dolayı her an öksürük krizlerine girebileceğini düşünen ve kendi yazmış olduğu şarkıyı seslendirecek oluşunun haricinde ilk kez bir kamera karşısına çıkacak olan genç adam.
Kostümleri haricinde askılıktan sarkan kırmızı bir ceketin kolunu giymek zorunda olduğundan terleyen avuç içlerini nereye sileceğini sormak için sahnenin iki yanında dikilen onlarca kişiye ufaktan sesleniyor,ancak çoğu zaman onu hor gören ve az bir miktarla yaptığı işin karşılığını ödedikleri çocuğun güzelliğinden ve kazandırdıklarıyla fazlasıyla ilgilenen bu insanlar onu duymamazlıktan geliyorlardı.
On yedisine yeni basmış olan bu gençten her şeyin üstesinden tek başına kalkmalarını istemeleri,aslında yalnızca son zamanlarda onunla ilgilendiklerini farkettikleri birkaç zengin isim yüzünden oluşu fazlasıyla can sıkıcıydı.
Jungkook sunucunun papyonunu çok beğenmişti.
Suratındaki kocaman gülümsemeyle dizleri üzerinde yükselmiş,ufak parmaklarını televizyonun yerleştirildiği sehpanın kenarına sabitlemişti. Süt ve kurabiyeyi çoktan unutmuş,tümüyle adamın abarta abarta anlattığı ve süsleye süsleye bitiremediği platin gencin ismini, perdenin yavaştan açılışı ve o anda binanın içerisinde olanları canlı bir biçimde seyreden insanların alkış sesleri eşliğinde ekranın sağ alt köşesine vermişler, Jungkooksa tümüyle oraya odaklanmıştı. Jungkook biraz geçte olsa öğrenebildiği okuma becerisiyle sesli biçimde heceleye heceleye söylediği bu ismi papyondan biraz fazla beğenmiş olabilirdi.
Kim Taehyung - Singularity
ŞİMDİ OKUDUĞUN
move away from the front of the display
FanfictionJungkookun en sevdiği ve sahibi tarafından hırpalanmaktan çoktan bir kaç düğmesini yitirmiş olan kırmızı minder, çoğu vakit olduğu gibi üzerinde kalçasını sabit tutamayan çocuğun gazabına uğruyor,evin halıfleks kaplı parkelerinde sürtünüp duruyordu...