İnsanda ne hayal bırakıyorlar ne de yaşama sevinci. Baturay'a bu yaptığının bedelini ödeteceğim. Buket küçümser bir şekilde bakarak karşımda gülüyordu. '' Bu işi beceremedin Masal '' diyerek daha çok gülmeye başladı. Sinirimden ve öfkemden cevap vermeye tenezzül bile etmedim. Kudurmuş olmalı karşımda ki sokak çocuğu gibi oturmuş benim laf söylememi bekliyordu. Buket'i en derin yarasından kabuğunu kaldırıp canını ne kadar çok acıtacağını biliyordum. '' Acıyorum sana '' diye başladım. Güldü '' bende sana '' diyerek konuşmayı devam ettirdi. '' Daha çok güleceksin bu söylediklerimi duyunca '' dediğimde kaşları çatık bir şekilde '' Ne söylediklerine? '' diye sordu. '' Bilmem merak ediyor musun? '' diye sorusuna karşılık soru sordum. Amacım Buket'in yenik düşmesiydi. '' Merak etmiyorum '' dedi. Bu kız ciddiyet olayını fazla yanlış anlamış. '' Ne yani Aras'ın senin hakkında söylediklerini merak etmiyor musun? Ben olsam meraktan ölebilirdim. '' gülerek söylemiştim bunu. Buket'i kızdırmayı başarmıştım sonunda. Pekte beceriksiz değilmişim Buket hanım. '' Ne söyledi ya benim hakkımda söylesene. '' diyerek ayaklandı. Buket' i fazla sinirlenmeden burdan kaçacaktım yoksa meraktan olmasada o ölen kişi ben olabilirdim. Sinirlendirmeyi başarmıştım fakat bu odadan nasıl çıkacağımı bilmiyordum. Ya ben sağlam olmayacaktım yada Buket olmayacaktı. '' Senin çok yapmacık olduğunu söyledi. Seni o yüzden bırakmış doğru mu? '' diye başladım. '' Seni de şu her kız kelimesi var ya oraya koymuş. '' Buket'i derinden vurmuştum. Hızlıca bana yaklaşarak '' Ne diyorsun sen be '' diye bağırdı. Aşağıdan tekme atarak Buket'i karşımda fiziksel olarakta yenik görmüştüm. Buket'i söylediklerimle oyalarken de bir yandan ellerime bağladıkları o düğümlü ipi çözmüştüm. Buket ayağa kalkıp bana yaklaşırken tekrardan onu yere devirmiştim. '' Manyak mısın kızım sen? '' diye bağırdı. '' Hayır dövüşçüyüm Buket be bi işi beceremedin. '' dediğim gibi kaçtım. Bu yaptıkları resmen zorbalıktan başka bir şey değildi. Gizlice arka cebime sıkıştırdığım telefonu alıp Aras'ı aradım. '' Masal.. '' diye bağırarak açtı telefonu. '' Geliyorum '' diyerek taksiye atlayıp mekanın oraya gittim. Sanırım Aras'tan sonra benimde ikinci evimdi orası.
Kapının önünde karşılaştık Aras'la '' Gir içeri! '' diyerek sesini yükseltti. Hiçbir şey söylemeden kendimi içeri attım. Son ses bi müzik, etrafta dans eden kızlar ve yılışık erkekler..
Kapının önünde Aras'tan haber gelmesini bekliyordum. Aras içeri girdi ve hiçbir şey olmamış gibi gülümsedi. '' Neler oldu bilemezsin. '' dedim telaşlı bir şekilde.
'' Biliyorum biliyorum. '' dedi. Nefes nefese kalmıştı Aras. '' Ne oldu? '' diye sorduğumda elimden sıkıca tutup '' Gidelim '' dedi. O esnada elimi sıkıp '' Masal koş! '' diye bağırdı. O an tanık olduğum tek şey peşimizden gelen fakat tanımadığım bir kaç adam ve Aras'ın elimi sıkı bir şekilde tutup koşuşturması. Mekanın içinde koşuşturuyorduk. '' Böyle olmayacak çıkmamız lazım. '' dedi Aras telaşlı bir şekilde. Barın altına saklandığımızda '' Sen sus sakın konuşma tamam mı? '' diye fısıldadı. Tam konuşacakken Aras elleriyle ağzımı kapattı. Gözlerini fal taşı gibi açarak '' Sakın '' dedi. Ellerini çektiğinde '' Aras zaten kimse bu müzikte bizi duymaz. '' dediğimde Aras '' Kalk kalk Masal '' ne olduğunu hala anlayamamıştım. Adamlar bize doğru koşmaya başladılar Aras bir yandan '' Kahretsin '' diye bağırıyordu. Bizim izimizi hala nasıl bulduklarına anlam verememiştim. '' Ahhh '' diye bağırmıştım. Bir anda kendimi yerde buldum. Bacağımın sızlaması yüzünden ayağa kalkamaz olmuştum. Aras '' Hadi Masal '' diye bağırdığında '' Ayağım '' diyebilmiştim. Koşarak yanıma geldi. Beni kucağına alıp koşuşturmaya devam etti. '' Ah başımın belası ah ahh. '' diye bağırıyordu. Bir yandan hoşuma gitmişti bu durum gülerek bağırmıştım '' Koş kahramanım koşşş ''
Ben baygınken üzerime dinleme cihazı yerleştirmiş olmalı Buket. Yorgunluktan ve ayağımın sızlamasından ayakta bile duramıyordum. Adamları zor atlattmıştık. Bu olanlarına arkasında kim vardı? Buket mi? Baturay mı? Şaşırdım Bu kadar olay içinde Baturay ortalıklarda gözükmedi. Aras'la evin önüne gelmiştik. '' Eve giremem '' dedim gözlerinin içine bakarak. '' Babama not bırakmıştım gidiyorum diye. Gitmediğimi öğrenirse üstüne bir de bu olayları her şey daha zor olur. '' Bir şey söylemeyip gözlerime bakmaya devam ediyordu. '' Bir yolunu bulabilirim. '' diyerek telefonumu elime aldım. Bu durumda bana yardımcı olacak tek kişi Berzan'dı . Yalvarıyordum ona bizim ikinci bir evin anahtarını vermesi için. Küçükken görmüştüm orayı sadece. Dahada hiç gitmedim. Orası Pederin yaşadığı ilk evdi. Bu yüzden o evi daima saklıyor ve kimseyede satmıyordu.
'' Sana çok sinirli. '' diyerek anahtarı avcumun arasına sıkıştırdı. Şaşırdım Berzan sormadan ermeden anahtarı bana teslim etmişti. Aras mesaj atmıştı. '' Anahtarı aldıysan gidelim. '' diye. Çok fazla oyalanmadan ve pedere gözükmeden evin oradan uzaklaştım. Berzan kafamı karıştırmıştı.
Evin önüne geldiğimizde Aras'a '' Benden haber bekle '' diyerek gittim. Eve Aras'la birlikte giremezdim. Bu durum Peder'in kulağına gidebilirdi. Kapıyı açıp içeri girdim. Karşımda Baturay ve Peder duruyordu. Peder bir iki yaklaştı ve ağzından sinirli bir şekilde çıkmıştı bu cümle '' Hoşgeldin kızım. ''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyah Aşkına!
Teen FictionSiz hiç nefret ede ede sevdiniz mi? Masal hayatının değişmesini, hayatında iğrenç bir rol alan insanları kabullenmesiyle boyun boyunadır. Yaşadığı zorluklara karşı gelerek kendini ne kadar güçlü göstermeye çalışsada asla affedemeyeceği bir adamı ka...