(Taehyung)
Şu an kırk numaralı odada üç kişi oturuyorduk. Yani onlar yatakta ben de yerde oturuyordum.
Yerde oturuyordum-hemen kapattığım kapının önünde-çünkü o kadar fazla şaşkındım ki ayaklarım beni taşıyamamıştı.
Onlar da şlap diye yere oturmamla sonunda öpüşmelerinden ayrılıp beni farkedebilmişlerdi.
Jimin Yoongi hyungun kucağından ayrılıp, poposunu yatakla buluşturmuştu. İkisi de yere doğru bakıyor, elleriyle oynuyorlardı. Şu an kendimi çocuğunu sevgilisiyle basmış bir anne gibi hissediyordum.
Ne yapacağımı ve ne hissedeceğimi şaşırmış sadece onların bir açıklamada bulunmasını bekliyordum. Bir andan da hâlâ nasıl olur diye düşünmekten kendimi alamıyordum. Ne yani onlar sevgililer miydi? Ne zamandan beri? Jimin niye bana hiçbir şey anlatmamıştı?
Bağdaş kurduğum yerde biraz kıpırdanıp arkamdaki kapıya sırtımı dayadım. Bakışlarımı çevreden ayırıp ikisine diktiğimde derin bir nefes verdim. Anlaşılan konuşmayacaklardı. Bu konuya bir el atmalıydım yoksa çıldıracaktım.
"Siz... Ne zamandan beri..? Yani siz, "
Ellerimi saçlarımdan geçirdim ve sıkınıtıyla nefes verdim. "Ya açıklayın işte amına koyayım. "
Cümle kuramayınca daha fazla sinirlenmiş ve kendimi tutamamıştım. İkisi birden bana döndüğünde meraklı ve şüpheli bir şekilde onları izlemeye devam ediyordum. İkisi de aynı anda birbirlerine baktıklarında bir süre öyle kaldılar.
Sıkılıyorum lan burda. Biraz daha çabuk olamaz mıydılar sanki?
Yine de beklemeye devam ediyordum. Bakışları daha da derinleşirken korkmaya başlamıştım. Yoongi hyung tekrardan Jimin'in dudaklarına eğildiğinde hemen onları durdurdum.Odada unutulup gitmiştim, kurutulmuş güller gibi.Hadi ama bir daha kaldıramazdım.
"Ya ben de buradayım! Şu fingirdeşmelerinizi sonraya saklayın. Bir an önce anlatın da gideyim artık. "
Aslında Jimin'den tavsiye almaya falan gelmiştim. Ama şu an vazgeçmiştim.Bunu daha sonra da halledebilirdim. Jimin sorarcasına Yoongi hyunga baktığında ortamda konuşan tek insan olmak canımı sıkmıştı. Onların bakışarak anlaşması bayağı bir koymuştu yani.
Yoongi hyung kafasını olumlu anlamda salladığında Jimin boğazını temizlemişti. "Şimdi Taehyung, "bakışlarını bana yönlendirdiğinde devam etti " biz sevgiliyiz. "
Aklımdakiler doğrulanınca tükürüğüm boğazıma kaçmıştı.Ne bekliyordum ki zaten? Zevk için öpüşmelerini falan mı?
Öksürmeye başladığımda odada ince bir ses yükseldi.
"Çok yaşa TaeTae. "
Çok yaşa mı? Jimin ne yaşıyorsun Tanrı aşkına? Daha deminki olaydan dolayı aklı başında değildi anlaşılan. Yoongi hyung ve Jimin'e bak seen! Gizli gizli, otel odalarındaa! ( ͡ ͡° ͜ ʖ ͡ ͡°)
İçimdeki sesler birlikte dedikodu yapmaya başladıklarında onları ve gelen gülme isteğimi şimdilik susturup Jimin'e cevap verdim. "E onu hâli hazırda gördüm zaten inkar edemezsiniz. "
"Bana niye söylemedin Jimin? " Sesimdeki kırgınlık gün yüzüne çıktığında Jimin'in de üzüldüğünü gördüm. Ne var? O benim en yakın arkadaşımdı. Bana söylemesi lazımdı. Ben en küçük şüphemde onun yanına gelirken o öpüşecek kadar yakınlaşmalarına rağmen bana hiçbir şey anlatmamıştı.
Sık sık yaptığı gibi eliyle saçlarını geriye taradığında sıkıntıyla nefes verdi. "Taehyung cidden söyleyecektim, sadece fırsat olmadı. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ficseption'Vkook
FanfictionJungkook bir şekilde ship kitabı okumaya başlar. Seme: Jungkook Uke: Taehyung 12.12.18 #1-jungkook 05.06.19 #1-namjin 09.06.19 #1-hayrankurgu 20.06.19 #1-yoonmin 06.07.19 #1-love 02.10.19 #1-namjoon 20.10.19 #1-bts 30.10.19 #1-jimin 10.12.19 #...