**************************
Kafamı öyle sert çarpmıştımki bir an bayılacağımı sandım.Sonra Barış'a iyi bir ders vermek geldi aklıma.İntikam soğuk yenmez Barış OZANSOY
Kendimi bayılmış gibi göstermek için suya bıraktım.Suya girdikten iki saniye sonra iki güçlü el tarafından çekildim.Beni kucağına almıştı.Bense olabildiğince vücudumu gevşek tutmaya çalışıyordum.
"Yaprak beni duyuyor musun?"
Sesi gittikçe telaşlı çıkmaya başlıyordu. Bir anda dudaklarını dudaklarıma yapıştı.Bende karşılık verdim.
"Blöf yaptığımı bilmiyordum değil mi?"
"Sana benden bir bilgi.Boğulmuş insanların gözleri seyirmez."
"Kazandın sırık.Kabul."
"Devam edebilir miyiz?"
"Hayır"
"Artık beni bıraksan mı acaba ?"
"Olmaz,seni odaya ben götürücem hem hastasın hemde kafanı çarptın zaten."
"Sen bilirsin"
Beni hem kucağında tutup hemde sudan çıktı.Üzerime havlu atıp,kendi üzerinede havlu attı.Odaya kadar kucağında yürüdüm.O kadar yorulmuştumki ellerimi barışın ensesinde birleştirdim.
"Haklıymışsın."
"Gerçekten çok yoruldum."
Barış ateş ölçeri(termometre wjjsjsjss)
Gösterip "ağzını aç" dedi. agzımı açıp bip bip sesini bekledim.Ses gelince barış'a baktım.
"37°"
"Yani normal"
"Tamam,sen misafir odasında giyinebilirsin."
"Tamamdır" diyip kıyafetlerini alıp gitti arkasından kapıyı kapatıp kurulanıp giyindim.Barış'a yemek yiyecek misin diye sormak için odaya girmiştim ki bağırıp kapıyı kapatıp odama kaçmam bir oldu.onu sadece havluyla görmüştüm.Bunları unutmaya çalışıp yere çökmüştümki,Barış yanıma geldi.Ağlamış gözlerimle ona baktım.Kıyafeterini giymişti.
"Özür dilerim."
"Neden?"
"Az daha yanlışlıkla seni yanlış bir anda görecektim."
Barış hunharca gülmeye başladı.Ona gücenmiş gözlerle bakıyordum.
"Yaprak sorun yok.Hem bende seni havluyla görmüştüm. Unuttun mu?
"Ne zaman?"
"İlk kapıdayken."
"Aaaa doğru"
"Orda ne demek istedin?
Yani daha yanlış zamanlar görmüştüm demiştin ya?".
"Mecaz söylemiştim sen utanma diye."
"Tamam Sana şöyle söyleyeyim o zaman daha kötü zamanlar görmüştüm."
Gülümseyip birbirimize baktık.
"Hadi kalkta yemek yiyelim."
"Açlıktan ölüyorum"
Barış ayağa kalktı, elini uzattı kalkmama yardım etmek için.Ayağa kalktım.
"Barış çok yorgunum."
"Uber değilim ama seni sırtıma alabilirim inene kadar."
"Uyar."
Arkasını döndü. Bende sırtına atladım . Aşağıya kadar koala gibi tutunarak indim.Sonra yemeği hazırladık,yemeği bahçede yedik.
"Gitmek zorunda mısın?"
"Bende kalmayı çok isterdim ama yarın set var."
"Doğru ya unutmuşum."
"Barış herşey için teşekkürler."
"Rica ederim.Çok eğlendim seninle"
" O zaman sana bir hediyem var."
Bana şaşırmış bir şekilde bakıyordu.
"İlk önce gözlerini kapamalısın."
"Evet kapadım."
Barış gözlerini kapamıştı.Yanına yaklaşıp onu dudağından öptüm.ilk karşılık vermesede sonrasında verdi.
"Bugün şoktan ölmem inşallah."
"İnşallah"
Birbirimize bakıp güldük.
"O zaman ben gidiyim."
"O zaman sen git."
Kapıya kadar beraber yürüdük. Kapıda ayakkabılarını giydi.Gözlerimiz kesişti.Hiç beklemediğim bir anda öptü.Sonra birbirimize sarılıp ayrıldık.
"Dikkatli sür."
"Tamam."
"Varınca mesaj at."
"Numaran yokki."
"Hemen veriyim."
Numaramı alıp Bana sırıttı.
"Seni seviyorum "
"Bende"
"Hadi öptüm yoksa daha çok uzuyacak bu."
"Tamam hadi görüşürüz."
Arabasına binip gitti.Arabayla yanımdan geçerken el sallayıp gitti.Kapıyı kapatıp evi toparladım.yatağıma geçtim.Barış'ın kokusu sinmişti.Uzun süre koklayıp uykuya daldım.
