Medya: Ye beni Taehyung temalı...Taehyung'u kolundan tuttuğum gibi sınıftan dışarı çıkardım. Merdivenlerden aşağı sürüklüyordum onu. En sonunda depo katına gelince onu duvara yapıştırdım.
S: Sen ne saçmalıyorsun?!! Ha nerden sevgilin oluyorum ben senin?
Bileğimden serçe tutup beni duvara fırlattı. Canımın acımadığını söylesem yalan olur. Sanırım omuriliğimi kırdı geri zekalı. Benim sadece çarpmanın etkisiyle ağzımdan bir küçük inilti çıktı. Ama o bunu pek umursamış sayılmaz. Ellerini omuzlarıma koyup tekrar duvarla birleştirdi. İşte şimdi kesin kırıldı omuriliğim.
Thy: Nerden olduğunu sana uygulamalı gösteririm de bura yeri değil!
Hem sen değil miydin sevgiline benzediğim için beni kalbin o sanıyor diyen. Bak işte kalbim değil artık beynim de öyle sanıyor.S: Y-yani.
THY: Yanisi artık benimsin. Taehyung'un sevgilisi olmak kolay değil güzelim. Bakalım nereye kadar dayanacaksın.
Bunu demesiyle şartellerim atmıştı. Tabii ki de onun sevgilisi olmayacağım. Gitsin kendine uygun bir sürtük bulsun.
Hemen bedenini itip karnına tekme geçirecekken bileğimden tutup beni kendine çekti arkamdan sarılarak iki eliyle de bileğimden tutuyordu. Kurtulmak için çırpındım ama çok sıkı tutuyordu (namızsız jsjjsjssj). Kulağıma eğilip ilk önce nefesini verdi. Sonrada kulağımda yankılanan o iğrenç sesle yerime çakılmıştım.
Thy: Eğer o öz babana bir şey olmasını istemiyorsan dediklerimi yapmak zorundasın.
O pislik için tabii ki de kendimi feda etmeyecektim o yüzden hafif bir kahkaha attım. O ise bana şaşırmış bir şekilde bakıyordu.
Ne delirmedim daha merak etme.S: O pisliğe istediğini yapabilirsin.
Thy: Peki annene...
S: Ne saçmalıyorsun? Seni soyu bozuk, o yıllar önce öldü.
Thy: Ya ölmediyse ve ben yerini biliyorsam.
S: H-hayır, h-hayır o öldü!!
Kollarımı bırakmıştı. Sadece ne yapacağımı izliyordu. Ama hareket dahi edemiyordum. Doğru olabilir miydi? Yaşıyorsa neden gelmedi yanıma? Nasıl yaşayabilir? Ben onu gözlerimin önünde kaybettim. Kollarımın arasında...
Thy: İyi misin.
Kafamı kaldırıp ona baktığımda bunu beklemediği açıktı. Çünkü şuan içimdeki yaşlar gün yüzüne çıkmıştı. Kaç yıldır ağlamayan ben göz pınarları kurumuş ben şu an çokta tanımadığım birinin karşısında sessiz bir şekilde ağlıyordum. Kolunu uzattığında itip sadece sormak istedim.
S: Nerde o?
Sesim olduğundan kısık ve hissiz çıkmıştı.
Thy: Eğer öğrenmek istiyorsan dediklerimi yapman gerekli.
Dedikleriyle kendimi tutamadım ve duvara ittim onu.
S: Ne! Bak sikimde değil şu bahsettiklerin . Yerini söyle sadece.
Artık sinirden her bağırışımda duvara yumruk geçirmeye başladım.
S: SÖYLE ,SÖYLE ,SÖYLE, SÖYle aahh söyle lütfenn...
Bileğimden tutup elime baktı. Kanıyordu hem de fena ama umurumda bile değildi. Ayaklarım taşıyamadı artık ve dizlerim yeri boyladı. Yanıma yaklaşıp bir elini sırtımın diğer elini de dizlerimin altından geçirip kucağına aldı. Gözlerime gelen ağırlıkla kendimi tutamayıp kapadım. Hesap sormaya geldiğim de ne hale gelmiştim ne hale getirmişti beni bu normal miydi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HARD SCHOOL //KTH//(BOY×GİRL)
FanficSenden nefret ediyorum ... Ama artık aşık olucaksın ...