Düşünceler

387 79 43
                                    

Merhaba meleklerim uzun bir aradan sonra tekrar buradayım.Bölümün biraz kısa olduğunu farkındayım ama bundan sonra genellikle kısa bölümler yazacağım . Ama merak etmeyin beğeni ne kadar fazla olursa yeni bölümlerde o kadar çabuk ve uzun olacaktır. Bu bölüm çok geciktiği için bir sonraki bölümü de yazdım. Ne zaman isterseniz o zaman yayımlayacağım. Bölümleri kısaltmamın sebebi okuyucularımızın az olması. Elimden geldiğince artırmaya çalışıyorum. Sizde bana yardım ederseniz çok mutlu olurum. Anlayışınız için teşekkür ederim lafı daha fazla uzatmadan sizi yeni bölümle baş başa bırakıyorum. Keyifle okumanız dileğiyle :) Lütfen yorum ve vote yapmayı unutmayın biliyorsunuz görüşleriniz benim için çok değerli :)

-Multimedyaya bakmayı unutmayın. Sizin için çok beğendiğim bir şarkı seçtim -

Bunu yaptığına inanamıyordum.Beni sokağa atmıştı resmen. Bunu neden yaptığını da anlamıyordum. Sürekli bana bağırıyor, hakaret ediyor ve kötü davranıyordu.  Tamam sürekli değil ama her konuşmamızda mutkaka bunu yapıyordu. Neden benden nefret ediyordu ? Bilmeden ona bir zarar mı vermiştim ? Nasıl bu kadar ön yargılı olabiliyordu ?  Beni  tanımıyordu bile. -Tabi eğer biri tanıtmadıysa -  Samantha. Eminim ki Harry'i kışkırtıyordu. Onu bana karşı dolduruyordu. Evet kesinlikle yapıyordu. Ona anti olduğumu söylemişti. Kim bilir daha neler ?  Birden nasıl değişmişti ? - Değişti mi ? -Kendisini ben, beni de kendisi yerine tanıtmıştı resmen. Aslında çocuklara anti olan, onların müziğinden hoşlanmayan, sürekli hakaret eden oydu. Onları seven, dinleyen, onlar için üzülen ya da sevinen bendim.  Niye böyle birşey yapmıştı ki ? Niye herkes benden nefret ediyordu? Harry. Sam. Babam. Kendimi düşüncelere boğarak yürüyordum. Taşların soğukluğunu ayaklarımda hissederek. Nereye gittiğimi bilmeden sadece yürüyordum. Aklıma gelen tek yer birkaç blok ötedeki parktı. Bu saatte orada kimse olmazdı. -Sarhoş ve evsizlerden başka.- İyi. Bende evsizim zaten.

 Soğuktu. Gece suskunluğunu sürdürüyordu.Ürkütücü karanlığı , aydan düşen ışık bozuyordu.Sokaklar da kimsesizdi, benim gibi. Sırtımı yasladığım meşeden başka kimse yoktu yanımda. Ama korkmuyordum. Bu beni güçlü yapan şeydi. Sessizce geceyi izlemekteyken , duyduğum sesle aniden ayağa kalmıştım. Meşeden uzaklaşarak yürümeye başladım. Bacağıma çarpan şeyle irkilmiştim. Yavaşça aşağıya baktım.

 ''Hey. Ufaklık. Beni ürküttün küçük dostum.''

 Ayaklarıma sürünen kısa tüylü,duman rengi kediyi görünce derin bir nefes almıştım. Kediyi almak için eğilmiştim . Masumca yüzüme bakıyordu. Bir yandan kediyi severken, kimsenin olmadığından emin olmak için etrafı kolacan ediyordum. Gri yavru kediyle birlikte parkın içine giden yola girdim. Duyduğum ayak seslerini bir kedi çıkarmış olamazdı. Buralarda bir yerlerde saklanan birisi vardı ve belki de beni izliyordu.Ama görünürde kimse yoktu. Parkın içi bomboştu.Oturacak bir yer aradım. Çokca bank olmasına rağmen ben salıncağı tercih ettim. Çocukluğumdan beri en sevdiğim şeydi salıncaklar.Annem, günün her öğünü yemekten sonr a  beni parka getirirdi. Bunu düzenli olarak yapardı. 7 yaşıma kadar. Salıncakları ne kadar sevdiğimi bildiği için İlkokula başladığım yıl bana asma bir salıncak hediye etmişti. Çocukluğumun büyük bir kısmını çatı katımızdaki bu asma salıncakta geçirmiştim. ''Ailemin '' işleri yüzünden başka bir eve taşınmak zorunda kalmıştık. Annem artık o salıncağa ihtiyacım olmadığını, bana daha büyük ve daha güzel bir salıncak alacağını söylemişti. Ama o evle birlikte salıncak anılarım da bitmişti. Babamın yanımda olmamasına rağmen mükemmel bir çocukluk geçirmiştim.Çocukluğumdaki tek üzüntüm buydu.   Ama ergenliğim tam bir fiyaskoydu. O zamana geri dönmek için nelerimi vermezdim ? Sallanırken bir yandan da kediyle konuşuyordum. 

''Bu gece yanımda olduğun için teşekkür ederim kedicik. Biliyor musun ben evsiz ve kimsesiz bir kızım. Annem bile uzun zamandır beni aramıyor? Patronum beni evden kovuyor? Kuzenim benimle düşman gibi ? Tek arkadaşımdan haber alamıyorum? Eski hayatımı çok özlüyorum. Yalnızlık gerçekten acı verici. '' Başımı kaldırıp salıncağın zincirlerine dayadım. ''En çok da ne acıtıyor biliyor musun ? Sevdiğim insanların bunu yapması. Hayatta en çok değer verdiğim insanlar beni yalnız ve bir başıma bırakıyor . Sence bunu niye yapıyorlar? Kalbimi kırmak hoşlarına mı gidiyor? Sanki tüm dünya beni alt üst etmek için bir araya toplanmış gibi.Büyük bir çıkmazdayım ve nasıl kurtulacağımı bilmiyorum.'' 

Ağlayacağımı anladığım anda susmaya karar verdim. İsmini bilmediğim ağacın sağındaki gölge dikkatimi çekti. Gölge hareketlenmeye başlayınca bende sallanmayı bırakmıştım.  Kediyi yere indirdim . Ağaca doğru yürümeye başladım. Gölge gittikçe yaklaşıyordu. Gölge ve ben , aramızdaki sokak lambasına yaklaşıyorduk.

 

Hayaller Çocuklar İçindirHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin