Seni asla bırakmayacağım

480 98 43
                                    

FİNAL 

''Dünyada sadece bir tane var.O da senin. Senin için yaratıldı.''  Benim için yaratıldı.Niall bana elbise mi yaptırmış?Benim için? Mutlu olmam için? Tam boynuna atlayacaktım ki.Harry içine etti. Kapının eşiğine yaslanmış bizi izliyordu.Bana döndü ve konuşmaya başladı. 

''Sanırım birilerinin randevusu var ha ?'' -YOK- Tam konuşacaktım ki Niall yanıma geldi.Elimi tuttu ve ona cevap verdi.

''Evet.Kız arkadaşım ve benim bir randevumuz var.'' Kız arkadaşım mı dedin ?! Niall Horan'ın kız arkadaşıyım.A-M-A-N  T-A-N-R-I-M. Kamera şakası falan mıydı bu ? 

'' Bu doğru mu Lara?'' Harry en az benim kadar şaşırmış olmalıydı.Bu yüz ifadesinden anlaşılıyordu. Böyle birşeyi beklemiyormuş , donup kalmış gibiydi.Kısa bir sessizlikten sonra konuşabilmişti. Ben ise ne demeliydim? Evet mi? Hayır  mı? -Hayır de sen Harry'i seviyorsun!- Niall'ın yüzüne baktım. Bana göz kırpmıştı. Neden yaptı ki bunu? 

'' Evet.Doğru.'' -Başına iş alıyorsun kızım- 

''Neden söylemedin dostum?'' Harry bu sefer Niall'a dönmüştü.Ama sorusunu ben cevaplamıştım. ''Söylemeli miydi?'' 

''Ben söylemiştim.'' Gene o umursamaz alaycı hallerine geri dönmüştü. 

'' Sanırım Sam'den bahsediyorsun?''  Niall ona sertçe cevap vermişti.

'' Tabiki Sam'den bahsediyorum? Başka sevgilim mi var?'' Sevgilim kelimesini vurgulayarak söylemişti.Ve gözlerimin içine bakmıştı.Sanki canımı yakmak istermişcesine.

''Şuna bir son verebilir misiniz? Canımı sıkıyorsunuz.'' 

''Niall'la konuşuyorum Lara.Dinlemek istemiyorsan çıkabilirsin'' -Ne yani şimdi de evden mi kovuyorsun?- 

''Onunla böyle konuşma Harry.'' Niall. Beni savunuyor. Seni tatlı sarışın!

''Şimdi de onu mu koruyorsun?'' Harry bozulmuş gibiydi.

''Sözlerine dikkat et dostum.''

''Ah boşversene.Ben gidiyorum.'' Bunu biraz sinirle söylemiştim. Niall hâlâ elimi tutuyor, Harry'e çok keskin bakıyordu. Niall suratına sert bir gülümseme yerleştirmişti.'' Randevumuza geç kalmak istemeyiz değil mi?''  Niall'ın bu sözünden sonra Harry önce duraksamış sonra konuşmuştu.  '' Baksana belki de bu gece Niall'da kalmalısın?'' 

''Ne demeye çalışıyorsun Harry?'' Niall elimi bırakmıştı.Ama gitmemem için kolumdan tutuyordu.

'' Sam birazdan burada olur, başbaşa kalmalıyız,bilirsin işte?'' O kadar acımasızca gülüyordu ki. Ama bu bir kahkaha değildi.Sadece tebessüm ediyordu.Gözlerimin içi acıyordu.Sanki binlerce bıçak vücuduma saplanıyordu. Düşmemek,ağlamamak için kendimi zor tutuyordum.Ne demek istediğini anlamıştım.Sam ve o birlikte olacaklardı. Kelimenin tam anlamıyla birlikte. Zil çalmıştı. Harry kapıya doğru yürümeye başladı. -İti an çomağı hazırla- '' Ve işte geldi.''  dedi. Lanet olası sürtük neden bu kadar güzel olmak zorunda? Yine o şirin kız hallerinden birini takınmış.Harry'nin onu sevmesine şaşmamalı. Kendini sevdirmeyi çok iyi biliyor,sürtük. 

'' Hey Niall! Seni görmek ne güzel!'' Büyük bir neşeyle Niall'in boynuna sarıldı.Ve Niall'da ona.'' Seni de Sam.'' Niall istemsiz konuşuyordu. 

''Lara! Aman tanrım.Ne hoş görünüyorsun!''  Elimden tuttu ve beni çevirdi.Bir an için eski Sam'i hatırlamıştım. Onun geri geldiğini düşünmüştüm. Sonra Harry'e doğru yürüdü. ''Öyle değil mi Harry?''  

Hayaller Çocuklar İçindirHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin