the start

36.2K 1.3K 1K
                                    

5 ekim 2018

--

"Evet anne, evet... harçlığım var. Hayır, gerek yok. Pekala, ben de seni seviyorum. Hoşçakal."

Baekhyun telefonu kapattıktan sonra derin bir nefes aldı. Aslında annesinden para istemek için aramıştı ancak annesi durumlarının bu ara kötü olduğundan bahsetmeye başlayınca Baekhyun bir şey diyemeden kapamak zorunda kaldı.

Düne kadar bir kafede çalışıyordu fakat bir müşteri yüzünden patronla tartışmaya girince kovulmuştu. Asıl sorun yarına kadar yatması gerek okul parasıydı...

Saat akşam dördü gösterirken Baekhyun sırasına oturmuş açık kapının önünden geçenleri izliyordu.

Sessiz sakin biriydi. Derslerde hep birinci olurdu ve pek arkadaşı yoktu. Yarına kadar nasıl o parayı bulacağını düşünürken arka sırasına sınıf arkadaşlarından üç kız oturmuştu.

"Ağlama Sujin... onun bir aptal olduğunu biliyordun..." Baekhyun istemeden kulak misafiri oluyordu.

"Sabah kalktığımda yanımda, bıraktığı para dışında bir şey yoktu!"

Kız bunu sinirle bağırmıştı. Sınıfın farklı yerinden kişiler ona döndüğünde umrunda bile değildi. Para karşılığında biriyle mi yatmıştı? Kiminle?

"Park Chanyeol'un pislik biri olduğunu herkes bilir." Baekhyun bilmiyordu. Sadece onunla bir iki kez karşılaşmışlardı ve hiç konuşmamışlardı. Yinede onun hakkında kötü bir şey hiç duymadığına emindi.

Park Chanyeol yakışıklıydı... Onunla eğer- Baekhyun başını sallayarak kendine geldi. Daha önce kimseyle öpüşmemişken nasıl tanımadığı biriyle birlikte olabilirdi ki?

Çantasını alarak yerinden kalkıp tuvalete doğru yürüdü. Bir günde o parayı bulup yatıracaktı? Yatıramazsa eğer okul yılı kaybolacaktı... Hem ailesine ne derdi.

Tuvaletin kapısını sertçe açıp, girdiğinde birine çarpmıştı. Başını tutarak gözlerini çarptığı göğüsten yukarı kaldırdı. Bu tesadüf bir şans mıydı? Park Chanyeol bu kadar yakınında mıydı? O zaman onunla konuşması gerektiğini evren söylüyordu.

"Yavaş olsana." Dedi kendisinden uzun olan Park Chanyeol...

"Seninle konuşmam gerek." Uzun olan özür beklerken kaşlarını kaldırdı merakla. Baekhyun bir anda gelen cesaretle söyledi bunu ve takip etmesini umarak oradan çıktı. Chanyeol sebepsizce onun arkasından giderek çatı katına gelmişti. Neden takip ettiğini bilmiyordu bile. O kimdi ki?

"Chanyeol, benim adım Baekhyun." Heyecan yapma, heyecan yapma.

"Bu gece benimle olabilirsin."

"Ne!?" Park Chanyeol sadece Sujin ile çıkmıştı. 2 hafta kadar ve sonunda onu aldattığını öğrenince parasını vererek onu bırakmıştı. Bu çocuk ondan bunu nasıl istiyordu?

"Biliyorum, daha önce kimseyle öpüşmedim bile ama paraya ihtiyacım var." Chanyeol şaşırarak ağzını açtı.

"Başka şekilde bulabilirsin?" (Kabul et iste yoda kılıklı hbdbd)

"Yarına kadar." Diye açıkladı. Yoksa neden bunu tercih etsin ki!

"Arkadaşlarından iste." Ders çalışmaktan ve işlere gitmekten arkadaş edinememişti. Bir tek Luhan vardı ondanda bu parayı isteyemezdi.

"Sen bana bunu borç verebilir misin?"

Chanyeol bugün istemediği kadar şaşkınlığa uğramıştı. Byun Baekhyun'u tanıyordu. Erkekler arasında da çok ünlüydü. Eğer onlara anlatsa kimse buna inanmazdı.

"Seni tanımıyorum bile."

"Chanyeol ağlayacağım... Param yurtta çalındı ve işten çıkarıldım. Yarın ödemelerin son günü ve ailemden para isteyemiyorum. Aklıma bir anda bu geldi çünkü kızlar arkamda konuşuyordu ve karşıma sen çıktın. Başka birine bunu nasıl söylerim bilmiyorum, senin karşında nasıl konuştuğumuda bilmiyorum..."

Ardarda sıralarken nefesi kesilmişti. Durup soluklandı ve uzunun tekpisini ölçmeye çalıştı ama o sadece bakıyordu. Üzgün bir şekilde başını eğdi küçük.

"Bu gece mi istiyorsun?"

Baekhyun dolan gözlerini yerden kaldırarak karşısındaki uzunun gözlerine baktı.

"Yarın yatırmam gerek. Ama sen ne zaman istersen gelebilirim. Bir gün sadece." Diye sonuna ekledi çünkü her istediğinde geleceğim olarak algılasın istemiyordu.

Chanyeol gözlerine bakmayı keserek bakışlarını kaçırdı. Başını sallayarak kabul etmişti. "Pekala. Bu gece, benim evimde."

"Şey..."

"Ne? Bir de kurallar mı koyacaksın?" Sesinden bir anda sinirlendiği anlaşılırken Baekhyun irkildi.

"B-bundan kimseye bahsetmeyeceksin ve tekrarını da istemeyeceksin."

"Bunu benden isteyen sensin!" Buna mecburdu. Ama Chanyeol dışında kimseye de gidebilecegini düşünmüyordu. Kabul ettiği için bir yana mutluydu elbette.

"Evet ama lütfen-"

"Umarım tatmin edebilirsin Baekhyun. Yoksa o kadar şey araya gidecek..."

Baekhyun başını eğerek alt dudağını ısırdı. İlk defa yapacaktı ve ne olacağını bile bilmiyordu! Bunu az önce söylemişti.

"Telefonunu ver." Baekhyun cebindeki telefonu Chanyeol'e uzattı. Chanyeol kilidi olmayan telefona adresini yazarak geri vermişti. Bu geceydi ve şimdiden Baekhyun'un kalbi düzensizleşmeye başlamıştı.

"Evi bulabilir misin?" Chanyeol fark ettirmese şaşkınlığı giderek heyecana dönüşmüştü. Kısa olan başıyla onaylayınca Chanyeol arkasını dönerek yürümeye başlamıştı.

Baekhyun arkasından daha bir şey yaşamadığı halde bağırdı.

"Teşekkür ederim!" Aslında ne yaşarsa yaşasın kendi suçu olduğu için sorun yoktu. Önemli olan uzunun kabul etmiş olmasıydı...

---

Cogumuzun okulu var bir seyi var ama ben bunu ders dinlerken düşündüm hzbsjdbdhd

Hocamiz sagolsun guzrl uykumu getirdi ve beni chanbaek dusunmeye zorladi ve sonuc hdbsj

Gelecek bolumde gorusuruz ve sanırım bu hikayeye daha cok yatkinligim oldugu icin kingdom come yi kaldiracagim

Hoscakalin

-Bbhyun

red lips (chanbaek)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin