i promise you

19K 1.1K 717
                                    

Gecen bölüm
Okunma 67
Oy 22
Yorum 21

Tüm oylar wann aaa one olmustu felan hdbdhd neyse iyi okumalar

--
Byun Baekhyun okul koridorunda ilerlerken herkes ona bakıyordu. Sonra dönüp kendi aralarında konuşmaya başladıklarında Baekhyun rahatsız hissetmekte boyut atlamıştı.

Chanyeol ile birlikte olmasından bu yana iki gün geçmişti. Okulda denk gelmiyorlardı ancak kısa olanın edindiği bilgilere göre bugün Chanyeol'un basketbol maçı vardı. Onu görmeye gidecekti... Sadece uzaktan ne yaptığına bakacaktı çünkü iki gündür istemsizce onu düşünüyordu.

Bu çok saçmaydı çünkü Park Chanyeol düşündüğü gibi bir insan olamazdı. Onunla bir geleceği paylaşamazdı.

Sırasına oturduğunda ardarda gelen mesajlardan dolayı titreşen telefonunu çıkardı.

20 cevapsız arama

36 mesaj

Yazısını gördüğü halde mesaj sayısı çoğalıyordu. Ne olduğunu anlamayarak mesajlara girdi.

+010 xxx xxx xx
Bir geceliği ne kadar?

+010 xxx xxx xx
Bugün boş musun?

+010 xxx xx xxx
Fiyatta anlaşabilir miyiz?

+010 xxx xx xxx
Telefonlarımı aç bebeğim. Bu arada bana oppa de.

+010 xxx xxx xx
Sana Park Chanyeol'den daha iyi geleceğim. Ara beni.

Baekhyun mesajları okumaya çalışırken gözlerini büyüttü.

Ne!?

Bu olay duyulmuş olamazdı.

Park Chanyeol'e güvenmişti. Bu haber ailesinin kulağına giderse kesinlikle okuldan alınırdı!

Bitmişti. Her şey bitişti Baekhyun için.

Madem buraya kadardı. O zaman gitmeden önce Chanyeol ile konuşmalıydı.

---

Sanki hiçbir şey olmamış gibi rahatlıkla basketbol maçı yapan Park Chanyeol'un huzurunu Baekhyun bozmak için sahaya çıkmıştı. Koç çıkmasını söylerken maç kesilmişti. Tüm oyuncular yerinde dururken Chanyeol kendisine doğru yaklaşan Baekhyun'a bakmıştı.

Baekhyun iki eliyle Chanyeol'un göğsünden ittiğinde uzun olan sendeledi.

"Neden bunu yaptın!?"

"Neyi?"

"Beni herkese rezil ettin!? Senden nefret ediyorum." Tribün dahil herkes onlara bakıyordu ama ikisininde umrunda değildi. Chanyeol sadece gözleri dolu bir şekilde bağırıp duran çocuğu anlamaya çalışıyordu.

Baekhyun birkaç saniye gözlerine baktı. Chanyeol'e güvenmişti. Daha fazla durmak istemeyerek çıkışa ilerlerken uzun olan arkasından gelerek bağırmıştı. "Bana ne olduğunu söyle!"

Hâlâ bilmezden geliyordu. Baekhyun titreşmeye devam eden telefonu Chanyeol'e gösterdi. "Bunlar senin suçun!" Dedi. Bu sırada annesi aramaya başlamıştı. Ekranı kapatarak başını öne eğmişti.

Okul hayatı fiilen bitmişti...

--

"Baekhyun uygunsuz davranışlarla okulda kötü örnek olmak ne demek? Neden telefondaki kadın bana- Uh Baekhyun ablan seninle konuşmak istiyor-"

"Telefon numaran tüm sitelerde dolaşıyor Baekhyun. Ya okulu bırakıp eve dön, ya da kendini orada sessizce as. Babamın diğer tarafta ne kadar acı çektiğini hayal edebiliyorum..."

"Sohye ben yemin ederim-"

"Ne için yaptın bunu? Okumak istediğini söylediğinde annemin sana dediklerini hatırlamıyor musun? Burada çalışıp sana para göndermeye çalışıyoruz sen ise bizi orada rezil ediyorsun. Tüm okulda adın iyi bir şekilde konuşmak yerine bir sürtük olarak anılacak. Sadece sana inanmıyorum..."

"Sohye dinle, ben gerçekten-"

Baekhyun telefonun kapandığını anladığında ekrana baktı. Saçma sapan mesajlar geliyordu. Arkasında Park Chanyeol'un durduğunun farkında değildi ama Park Chanyeol karşı tarafın sesini bile duymuştu.

Baekhyun sesli bir şekilde ağlamaya başladığı zaman dizlerinin üzerine çöküp başını dizlerinin üstüne gömdü.

Buraya geleceğini bilmiyordu çünkü başta Chanyeol ile saklama kararı almışlardı.

Chanyeol ne yapacağını bilemeyerek etrafa bakarken küçüğün ağlama sesleri karşısında saçlarını karıştırdı sinirle.

"Baekhyun gerçekten ben yapmadım."

Sesi kısık çıkmıştı. Baekhyun'un ağlayışı her şeyi bastırıyordu zaten.
Bunu gerçekten Chanyeol yapmamıştı. O gün Jongin'e söylemişti sadece ama Jongin kimseye söylemeyeceğine dair söz vermişti.

"Baekhyun." Küçüğün karşısına geçerek yere çömeldi. "Ne yapmamı istiyorsun?" Diye sordu. Kendisi gerçekten ne yapacağını bilmiyordu. Baekhyun ne derse yapmaya hazırdı.

Kısa olan başını kaldırarak yanaklarına elinin tersiyle silip burnunu çekti.

"Okulu bırakıyorum. Sana ettiğim teşekkürleri de geri alıyorum!"

"Bu sadece dedikodu Baekhyun, inkar ederiz."

"Seninle cennete gideceğimi bilsem yinede yanında durmam artık." Gözlerine bakarak bunları söyledi net bir şekilde. Chanyeol tepkisiz bir şekilde gözlerine bakmaya devam ediyordu.

"Bunu ben yapmadım."

"Sadece ikimiz biliyorduk. Ben kimseye söylemedim, sen birine söyledin mi?" Chanyeol göz kontağını keserek başını eğerken aklına Jongin gelmişti. İstemeden ağzından kaçırdı ama Jongin kimseye söylemezdi...

"Keşke karşıma sen çıkmadaydın."

red lips (chanbaek)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin