Yunus yorgun geçen hafta içi mesaisinin ardından,güneşli bir Cumartesi sabahı soluğu Leylanın teyzesinin kapısında aldı.
Leyla Hemşirelik eğitimi için köylerinden,Gölbaşı ilçesine gelmişti .Teyzesinin yanında kalıyordu. Yunusta vazifeye burada başlamıştı.Ali ve Mertle birlikte ev tutmuşlardı.
Köyleri araçla 15 dakikadan daha kısa bir mesafedeydi.İlçeyle köyleri arasında sık sık gidip gelirlerdi .
Şimdi Leylayı da alıp haftasonunu gecirmek üzere köye gideceklerdi .Yunus yol boyunca Leylaya olan aşkını haykırdı.
Tek eli direksiyonu tutarken diğer eliyle Leylanın elini sıkı sıkıya tutuyordu.
"Yunuuuusss elim acıdı " dedi nazlı nazlı.
Yunus farkında değildi . Heybetli Yunusun elleri de kocamandı . Narin Leylanın elleri avucunda kayboluyordu.
" Afedersin Leylam .Gözümün nuru .Çok özür dilerim . ""Sen çok mu şekersin aşkıımmmm ?"
" Oyyy uzatarak söyleme şöyle kurban olduğum. Ben şeker falan değilim ama sen balsın sevdiceğim "
Yol boyunca iltifatlar birbirini kovaladı.
Sesi yanık olduğundan arada Leylaya içli aşk türküleri de okudu .
Dünyada seni benden daha çok kimse sevemez Leylam diyordu.
Ben seni senden çok seviyorum canımın içi.
Sana kimseler bakamaz Leylam.
Seni benden başka kimseler saramaz Leylam.
Yakarım bu dünyayı . Seni elimden almaya kalkarlarsa yakarım Leylam demişti.###
Leyla ısrarla " bir arka sokakta bırak Yunus .Babam seni görecek. Yine dayak yiyeceksin . Yapma gözünü seveyim " diye yalvardı.
Yunus gizli saklı işleri sevmezdi . Çocukluğundan beri aşkını korkusuzca cümle aleme ilan etmişti Cesaretliydi .Gözü pekti .Tam kapısının önünde bırakacaktı. Erkek dediğin korkmazdı. Tek korkusu Leylayı kaybetmekti . Ölüm dahil hiç bir şeyden korkmayan bir cengaverdi.
Yunus Leylanın evinin önünde durdurdu arabayı . Leylanın babası Ali Hikmet , yeğeni Kadriyle kapının önünde sohbet ediyorlardı.
Leyla korkuyla ezile büzüle indi arabadan . Yunus da bir hışımla indi .
Kadriyi görmekten nefret ediyordu. Çünkü Kadri Leylasına göz dikmiş alçağın tekiydi .Yunus heybetiyle önlerinde dikildi . Ellerini siyah sakallarının arasına daldırdı. Leylanın babası Ali Hikmet öfkeyle önce Leylaya baktı sonra Yunus'a.
" Ben sana kızımı rahat bırak demiyor muyum ulan yıllardır ? "
" Diyorsunuz babacım ."
" Baba deme bana "
" Ben sana baba demeye devam edeceğim de sen de hele bu adamın burada ne işi var ?"
" Sanane ulan ? O benim yeğenimdir bizi ziyarete geldi .Sana hesap mı vereceğiz. "
" Bu adam bu evden derhal gitmezse bu köyü başınıza yıkarım babacım "
Tartışma git gide alevleniyordu . Ali Hikmet de çok iyi biliyordu ki Yunus bu köyü başlarına geçirirdi.
Kadri öne çıktı.
" Gitmiyorum . Ne yapcan ? Hadi gönder sıkıyorsa " dedi . En olmadık işi yapmıştı ki Yunusa bir de kafa tutmuştu.
Ali Hikmet korkuyla araya girdiyse de , artık nafile Yunusun başı çoktan dellenmişti .
Göbekli kısa boylu Ali Hikmeti sanki kuş kaldırır gibi kucaklayıp arkasına bıraktı. Adam ne olduğunu bile anlamamıştı.
" Afedersiniz babacım siz bekleyin burada "
Ali Hikmeti yere bıraktıktan sonra önünde ki Kadriyi bir saniyede kaldırıp arkasında ki evin duvarına çarptı.
Adamın gözlerine hiçbirşey demeden bakıyordu . Gözleri zaten neredeyse ölümcül bakışlar fırlatıyordu .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR DELİNİN AŞK HİKAYESİ
Spiritual''VATAN MI , LEYLA MI?'' ''Söyle dedim söyle. Hani vatan için canını verecektin ulan hani şehit olacaktın?'' ''Söyle Vatan mı Leyla mı?'' 💗💗 Özel harekatçı polis Yunus'un hikayesi. Aşkın en güzel haline tanıklık edeceksiniz. Bir deli, Bir Leyla, ...