Revolution 《12》

686 100 22
                                    

Yazdığım ennnn uzun bölümmm
Sizlerde bu uzunnnn bölüme yorumlar yaparsanız beni çokkk mutlu edersiniz♡~♡




"Bugün kızlarımızın doğum günü!"
Baekhyun neşeyle cıvıldayıp uyuyan kocasını uyandırmaya çalışırken geçen yılların gözünün önünde bir bir canlanması onu duygulandırsa da şu anlık göz ardı etmeye çalışıyordu.

"Ya banane Baekhyun. İlk yaşları değil... hem bizim bir kızımız var.. ne diyon yaaa uykum vaaaar."
Chanyeol uyumaya devam ederken mırıldar gibi söylemişti.

"Zoe'yi de saydım salak. Hem Heaven'ın üçüncü yaş günü olabilir! Çocuğumuza tekrar doğum günü düzenleyelim sevgili popocum. "

"Git düzenle Baekhyun. Jongin'le her şeyi iznim olmadan yapıyorsunuz ya. Ayrıca ben popo değilim."
Chanyeol çocuk gibi yorganı kafasına çekip konuştu.

"İyice yaşlandın Chanyeol! Yaşlandıkça alınganlaşıyorsun. Hem sen poposun! Suratına bak! O kadar tatlı ki, bazenleri nasıl her zaman senin üstte olmana izin veriyorum bilmiyorum."
Yatan adamın arkasına geçip büyük bir mutlulukla gülerken poposuna vurdu nazikçe.

"Yaşlandım mı? Yüzüm yaşlandığım için yumuşacık oldu ve sen o yüzden mi bana popo diyorsun? Beğenemiyor musun artık beni?"
Chanyeol, işte buna alınmıştı. Açıkçası Baekhyun'la ilk günden beri birlikte olmaktan hep çekinmişti. Hatta burada sahte kimlikleriyle evlendiklerinde bile bir kaç kez düşünmeden edememiş, sonunda zaten bir çocukları olacağı için her şeyi bir kenara bırakıp yeminlerini etmişlerdi. Zira ondan 12 yaş büyüktü. Ve bir gün kendisini beğenmeyip gider korkusu az önce tekrar gün yüzüne çıkmıştı.

"Ne alaka be! Şu arkadaki malzemeye bak! Yumuşacıkkkk."
Baekhyun konuşurken kocasının poposunu çekinmeden sıkıyordu. Cümlesi bitince ise kahkaha attı.

"Atma be o kadar bunak mıyım ben. 36 yaşında, gençliğimin baharındayım daha. Hem yanaklarım yumuşadı dedim de... benim yanaklarım baya sert işte."

Chanyeol bu sefer gözlerini açmış ve yanaklarına dokunup kendinden emin tonda söylerken çıplak ve yapılı vücudunu sergilemekten çekinmiyordu.

"Hmhmm. Benim kocam en mükemmeli."
Küçük olan dayanamayıp kendini yavaşça Chanyeol'un üstüne attı. Ardından ise yeni uyandığı için şişmiş olan dudaklarla oyalandı.

İkisi de birbirlerine öylece dalmışken kapının açıldığını bile duymamışlardı.

"Amcaa aynem babamı yiyiyoy."

Jongin kucağında minik parmaklarıyla anne ve babasını gösteren çocukla içeri girdiği an buna pişman olmuştu.
En son arkadaşının, Chanyeol'u uyandırmak için bu odaya girdiğini hatırlıyordu ama işler değişmiş gibi görünüyordu.

"Hadi Heaven biz çıkalım."

Jongin hızla konuşup dışarı çıkmaya yeltendiğinde, yatakta ki ikili diğerlerini anca farkedebilmişti.

Baekhyun hızla eşinin kucağından inip diğerleriyle birlikte odadan çıktı. Fakat kızına yakalanmanın utancı olduğu için kucağına alamamış ve arkalarından ilerliyordu.

"Hey, istersen sen kal biz gideriz."

"Eet ayne!!! Sen kay! Bis kitip aliças! Sen isin vemiyosun! Ama amcam alıyoy!!!"
Küçük kızın neşeli sesi ortalığı tutarken iki adamı da güldürmeyi başarmıştı.

"Siz ikiniz işinize kaldığınız yerden devam edin."
Jongin arkadaşına göz kırpıp evin dışarısına ilerledi.

Buraya gelmelerinin ardından tam dört yıl geçmişti. Hepsi büyümüş ve çeşitli ortamlara katılıp yabancı yerleri keşfetmişlerdi. Ayrıca kendilerine güzel işte bulmuşlardı.
Heaven doğarken ise büyük sıkıntılar çekmişlerdi ama şimdi cennet ismi taşıyan kız çocukları, yaşadıkları her bir sıkıntıya değerdi.

Revolution || Sekai (TEKRAR DÜZENLENECEKTİR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin