Revolution 《8》

702 113 15
                                    

aynusaz bölümü sana ithaf ediyorum;)
Ayrıca lüffen yorum yapın lüffen😢🤧


Her yer mavi ve kırmızı alevlerle yanıyordu ve siyah olanın bilinci yerine geldiğinde gördüğü manzara kendisini bitirmişti.

Askerlerin yanıp kül olması umrunda değildi ama yaklaşık iki aydır tanıdığı çocukların olduğu yer cayır cayır yanıyordu.

Ve buna kendisi sebep olmuştu...

Gözünden bir kaç yaş akıp giderken çıplak bedeninden kalbine değen yaşla birlikte kontrolünü tekrardan kaybetmişti.

Dış etkene karşı bütün duyularını kapatmış ve tabiri caizse içindeki hayvanın çıkmasına izin vermişti. Ne emrederse onu dinleyip bütün insanlığı yok etmeye kodlamıştı kendisini.

Delikli çelik kapıyı tamamen eriterek çıkmış ve çoktan kontrolünü kaybetmiş bir robot gibi hedefini belirlemişti bile.

Buradan ilk çıktığı zaman kaybedecek hiçbir şeyi olmayan adamın kaybettiği iki çocuk bütün dünyasını yıkmıştı.

Fakat çıkarken robot gibi olmasının etkisiyle göremediği bir şey vardı.

Karşılarında  ki mahzene kapalı çocuk ki büyük ihtimal sarıydı; diğer ikisine gelen ateşi zorlukla kontrol edebilmiş ve Baekhyun ile Jongin'i yanmaktan kurtarmıştı.

Siyahın gittiğini gören Baekhyun ise arkasından seslenmişti ama büyük olan duymamıştı.

"Baek gitmeliyiz! Hemen!"

Jongin bağırdığında büyük olan başını salladı ve hızla alevlerden sıyrıldılar.

Çıplak olmaları umurlarında olmadan karşıda kendilerine yardım eden yabancı çocuğa baktı Jongin.

"Teşekkür ederiz ve buradan çıkartabilirim seni!" Hızla söylediğinde karşısındaki çocuk sırıtmıştı.

"Sence burdan alevi kontrol edebilirken kilidi açamam mı sanıyorsun? Sadece burada kalmak istiyorum."
Bunu söylerken arkasını dönüp ilerleyen adama Jongin şaşkın gözlerle bakıp tekrar teşekkür ederken Baekhyun kolundan tutup çekiştiriyordu.

"Siktir askerler geliyor!!!"
Yeşil olanın söylemesiyle Jongin kırmızı gözlerinı ortaya çıkarmış ve arkadaşını arkasına almıştı. Sonra hepsini zihin yoluyla geriye püskürttü.

Aralarından ikisinin kıyafetlerini çıkartmasını emredip kendileri giyince arkadaşına döndü.

"Anahtarları al ve Zoe'yi kurtar oradan, ben gidip Sehun'u durduracağım!"
Hızlı bir şekilde söylerken Baekhyun yanan adamı bir tek Jongin'in kontrol edebileceğini bildiği için başını salladı ve gitmesine izin verdi.

Esmer olan hızla koşarken yoluna çıkan askerlerinde bir şekilde ten teması olmadan hızlıca zihnine girip kendini öldürtüyordu.

Bunu ilk defa yapmasa da seri bir şekilde istediklerini yaptırması şaşırtmıştı onu.

Sonunda Sehun'u gördüğünde mümkünmüş gibi daha da hızlanmış ve önüne geçip durduğunda karşısındaki adam sanki onu tanımıyor gibi bakıyordu.

"Sehun bizi almadan nereye gittiğini sanıyorsun?!"
Küçük olan bunu derken ağlamaya başladı. Fakat karşısındaki adam hâlâ onu tanıyor gibi bakmıyordu.

Jongin alevlerin her tarafını kuşattığı adama baktı ve kendi acısını düşünmeden yavaşça Sehun'un yanan ellerini tuttu. Ardından gözlerini gözlerine diktiğinde Sehun bu dokunuşun zararsız olduğunu her hücresine kadar algılayıp arkada onlara ormanda bayılmaları için kullanılan silahı gördüğünde ikisininde etrafını alevlerle kuşatmış ve birden bir hipnozdan uyanır gibi olurken tanıdık bedeni kendine çekip sıkıca tutmuştu.

Revolution || Sekai (TEKRAR DÜZENLENECEKTİR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin