Evimin anahtarı, cüzdanım, telefonum. Hiç bir şeyi yanıma almamıştım. Saat gece 2 ve ben şuan sevdiğim adamla koşuyorum.
O kadar koştuk ki Kai girdiği dar bi sokakta durup soluklanmaya başladı.
"İ-i-iyi misin?"
Çok iyiyim,çoook!
"Evet, sen?"
"Ben de iyiyim"
Kafasını kaldırıp olduğumuz yere bakmaya başladı.
"Burası neresi?"
Ne! Bilmiyor musun? Sen bilmiyorsan ben nasıl bilebilirim! Turistim ben turist!
"Nasıl neresi? Nerede olduğumuzu bilmiyor musun?"
"Hayır bilmiyorum"
"E neden bu tarafa koştun o zaman"
Geceliğimin üstünde hırkam, ayaklarımda yarısını giyemediğim ayakkabılarımla ondan gelicek açıklamayı bekliyordum.
"Diğer tarafta cadde vardı o yüzden bu tarafa koştum
Telefonunu verir misin?"
Telefonum mu? Telefonum yanımda değil ki!
"Yanıma almadım."
"Almadın mı?"
"Evden normal bir şekilde çıkmadık ki nasıl alayım"
Komiktik. Şuan biz cidden çok komiktik. Nefes nefese birbirimize bakıyorduk sadece. O sırada 65-70 yaşlarında bir teyze camdan kafasını uzattı.
"Çocuklar ne yapıyorsunuz orada"
"Ah teyze! Telefonunuzu kullabilir miyiz. Çok acil bir işimiz var."
Teyzenin gözlerinin içine yalvarır gibi bakıyordum.
"İçeri gelin"
Bize kapıyı açtı ve içeri girdik. Kai'yi tanımıyordu. Tanımamıştı. İşte şuan tamda fanların olmadığı yerdeydik. O yer burasıydı!
Kai eline telefonu alarak yan odaya geçti. Bizim oturduğumuz yerden sesleri duyuluyordu.
"Hyung lütfen beni idare et. Şuan çıkıp gelebilme gibi bir imkanım yok. Bir teyzenin evine girdik ve kaldık burda. Yarın sabah gelip alırsın beni."
Konuşma bittikten sonra eliyle beni çağırıp koltuğa oturtturdu.
"Burada kalmamız lazım nasıl yapacağız?"
"Sen onu bana bırak." Piç gülüşü atıp Kai'nin elini kavradığım gibi teyzenin yanına sürükledim onu.
"Teyzecim biz yeni evli çiftiz."
Kai'nin kafası ışık hızıyla bana dönmüştü.
"Kiracımız bizi dolandırdı kapıda kaldık."
Gözleri normalinin on katı açılmıştı. Muhtemelen o ara nasıl bu kadar profosyonel yalan söylediğimi düşünüyordu.
"Ailelerimizin evi yakın olmadığından gidemedik. Acaba bu gecelik sizde kalabil-"
"Ah kıyamam size. Tabiki kalabilirsiniz"
Woah. Cidden çok ustayım bu işte sanırım.
Kalkıp bize yere sermemiz için yorgan çarşaf yastık falan getirdi. Kai'nin kucağına koyup burada yatabilirsiniz dedi.
Bir dakika bir dakika! Planda bu yoktu! Nasıl yani?
"Teyze am-"
"Yeni evli çiftleri ayırmak olmaz. Hadi bakalım"
Teyze kapıyı kapadı ve odadan çıktı. Kalakalmıştım. Benim kalbime indireceklerdi en sonunda.
Kai hiç bir şey demeden yorganı yere sermeye başladı.
"Ya napıyosun? Beraber mi yatıcaz."
"Neden bu kadar şaşırdın ki? Daha öncede yatmıştık"
O kadar rahattı ki gerçekten sinirlenmiştim.
"Aynı şey değil bu!"
"Teyzeye evliyiz diyen sendin"
Çarşafın altına girip gözlerini kapamıştı. Allah'ım şu hale bak! Seviyoruz dedik aşığız dedik ama o da bir erkek sonuçta!
En sonunda pes edip üstümdeki hırkayla beraber yanına yattım. Gidebildiğim kadar köşeye geçip gözlerimi kapadım.
Bir anda gülmeye başladı. Manyak gibi kahkaha atıyordu ama resmen.
"Ahahahah nasıl yakalandık
Aahhahaha o an nasıl kaçtık
Ahahahahhaah ne komik koştuk
Ahahaahhaah şuan olduğumuz yere bak
Ahahahaahahah inanamıyorum ya
Şaka gibi"
Sinirleri bozulmuştu ve o güldükçe benimde sinirlerim bozuluyordu. Dalga geçermiş gibi gülüyordu. Burda mağdur olan bendim ya!
Bir anda gülmeyi kesip kafasını bana çevirdi. Göz ucuyla baktıktan sonra tavanı izlemeye başladım bende.
"Seni gördüğüm günden beri başıma hep bir şeyler geliyor."
Kaşlarımı kaldırarak ona döndüm.
"Yani benim yüzümden mi?
Benim olduğum kabine giren sendin
Evimi bulup gelende sendin
Günlüğümün resmini çekip atanda
Ayrıca komşulara yakalananda sendin."
Bunları dedikten sonra farkına varmıştım ki bir sürü anımız vardı. Bi sürü şey yaşamıştık. Şuan başka birinin evinde birbirimize bakarak yaşadığımız şeyler hakkında konuşuyorduk.
"Haklısın"
Gülümsedi.
---
Saat neredeyse 4'e geliyordu ve hala uyuyamamıştık. Bütün gece dönüp durmaktan başka bir şey yapmamıştık. En son pozisyonumuzda benim arkam ona dönüktü ve o da sırt üstü yatıyordu. Bir anda beni kavradığı gibi kendine çekti.
Sarıldı.
Bana arkadan sarıldı.
Bütün vücuduma elektrik şoku yemiş gibi hissediyordum.
Kirpiklerime kadar titriyordum.
Bir ten teması bu kadar mı sarhoşlaştırırdı insanı?
Yüzüne gelen saçlarımı ensemin arka tarafına attı.
"Böyle uyuyalım."
O an öyle şoka girmiştim ki. Şok demeyelim aslında telaş.
Ne yapmam gerektiğini düşünordum sürekli.
Nerede olduğumuzu ne pozisyonda yattığımızı umursamadım.
Şuan yaptığı neydi?
Anı değerlendirmek mi?
Yoksa onu red edemiyeceğimi mi düşünüyordu.
Bağladığı ellerine ellerimi götürüp onları açmaya çalıştım.
"Biri bana dokunurken uyuyamam ben"
"Normalde bende uyuyamam"
"Şuan nasıl uyuyorsun o zaman?"
"Mevzu sen olunca değişiyor"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love in Dream
Fanfiction"İlk gördüğümde yaşadığım sadece hayranlıktı. Dokunduğumda ise aşık oldum." Önleyemediğim bu akışın içinde kayboldum. "Ben o'nda kayboldum."
