"Artık dayanamıyorum neydi ki benim suçum fakir olmak mı? babamı kaybetmek mi? Neydi benim suçum"
Nergis öğretmen, Sevgi ile Ceren'i odasına çağırır. Nergis elindeki tükenmez kalemi bir şağa bir sola çevirmeyi bırakıp derin bir nefes çekerek- Nedir sizin alıp vermediğiniz (Ceren'e dönerek) tüm sınıf ortasında arkadaşına vurduğun için disiplin cezası alacaksın
- (Ceren keskin bir tonla) İlk önce bu ezik vurdu hocam benim hiçbir suçum yok
- Arkadaşın hakkında düzgün konuş Ceren
- Ben bir hırsızla arkadaşlık etmem hocam
Sevgi içindeki hüzünle beraber dışarı çıkar. Her zamanki yerine, arka bahçedeki belki de 100 yıllık ağacın yanına, gölgesine gider. Bir yaprak düşer ipek gibi olan upuzun saçlarına.
"O yaprak belki de yerinden koparak özgürlüğüne kavuşmuştu: bu okulun gürültüsünden, çocukların düşüncesizce kendisini koparma korkusundan bunlardan kurtulmuştu kendimi bir yaprak hissettim ulu bir ağaçta tek başına kalmış ürkek bir yaprak..."
- Burdasın demek
- Öğretmenim (gözyaşlarını silerek) özür dilerim öğretmenim cezam neyse razıyım ne de olsa artık bir hayalim bir hedefim yok okusam ne yazar okumasam ne yazar
Kısa bir süre sonra Ceren, müdür ve annesiyle beraber ulu ağacın yanına gelir Ceren'in annesi diz kapaklarına kadar kapalı lacivert üstü taşlı elbisesi ve onu tamamlayan lüks aksesuarlarıyla sert çıkışır
- Nergis Hanım siz kimsiniz de benim kızımı şu (suratını buruşturur) kızın önünde azarlıyorsunuz
- Ben Ceren'i azarlamadım ama sizin kızınız tüm sınıfın ortasında bu kızın ölen babasıyla dalga geçti yetmezmiş gibi acımasızca vurdu
- (Müdür sinirli bir şekilde) Öyle bir şey olmamış Nergis Hanım sınıf arkadaşları olayı anlattı bize Ceren Sevgi'yi hırsızlık yaparken yakalamış. Bu kız daha fazla bu çocukların huzurunu bozamaz Nergis Hanım
- Hayır Müdür bey Sevgi öyle bir kız değil
Sevgi dayanamaz ve bağırarak
- Ben çaldım ben hırsızım ne yapacaksanız yapın çok yoruldum artık
- (Müdür iç çekerek) Annesini arayıp olanları söyleyin Nergis Hanım gelip disiplin işlemlerini tamamlaması lazım
"O karanlık günden sonra annem çökmüştü bir bakım evinde kalıyordu ben ise sığıntı gibi Teyzemin evinde"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sözcükler Öldürür
Non-FictionGerçek bir Hikayeden Esinlenilmiştir... "Biz yoksuluz. Sizin gibi büyük markalara sahip olamayız. Bunda alay edilecek bir şey yok. Sözcükler öldürür"