❝ 11 ❞

3.7K 246 100
                                    

Burning Scene | episode 11

Park Chaeyoung:

Jungkook ile aramızda geçen konuşmadan sonra bir süre daha çalışma yaptık, ama nasıl çalışma? Onunla gözlerimiz kesişmesin diye harcadığım çabayı bu çalışmalarda harcasaydım görevliler ilk günden sonra çalışmama gerek olmadığını, ilk günlük çabamın yeterli olacağını söylerlerdi. Anlatabiliyor muyum?

Çalışmaların sonunda sahne arkasından sırt çantamı aldım ve kollarıma geçirdim. Birkaç görevliye selam verdikten sonra çıkış kapısına yöneldim. Dışarı çıkıp bir iki adım ilerlediğimde biri yanımda yürümeye başladı. Menajerimin olduğunu sanarken gördüğüm kişi Jungkook olmuştu. Ben onun yüzüne bakarken o istifini hiç bozmadan yoluna bakıyordu.

Arabaların park edileceği alana ilerlerken hiç konuşmadık. Arabalarımıza yöneleceğimiz sırada Jungkook konuştu, "Bu gece sana bir iyi geceler öpücüğü vermeyeceğim Chaeyoung, ama bu senin iyiliğin için. Sanki bugün birazdaha ileri gidersem bayılacakmışsın gibime geliyor." dedi.

Pardon, benimle dalga mı geçiyordu? Pekâla, bunu unutmayacağım.

Yüzüne bakarken inatlaşırcasına yüzümü buruşturdum ve adımlarımı hızlandırarak arabaya bindim.

....

"Günaydın güzelim."

Duyduğum o hoş ses tonu ile başımı kaldırdım ve gülümsedim. "Günaydın." Kaşlarını çattıktan sonra yüzümü inceledi ve "Bu çok bayat bir günaydın oldu." dedi. Gülümsemem genişlerken omuzlarımı silkip "Günaydını ne kadar tazeleştirebilirim?" diye sordum. Gülümsemesi dudaklarında haylaz bir hâle bürünürken gözleri hızlıca önümüzdeki menajerleri kontrol etti. Yüzüme doğru yaklaşıp dudaklarını kulağıma uzattı ve "Belki bir günaydın öpücüğü?" dedi.

Kalp atışlarım normal hızından uzaklaşırken yüzüm ısınmaya başladı ve gözlerimle menajerlerimizi kontrol ettim. Bu heyecan bambaşkaydı. Ya menajerim duysaydı! Derin bir nefes alıp verdiğimde sahne arkasının kapıları açıldı. Menajerlerimiz önden bizde onların peşinden ilerlerken Jungkook dirseğini hafifçe koluma vurdurdu ve "Hiç mi şansım yok?" diye fısıldadı. Hem gülesim geliyordu hem de korkuyla menajerimi kontrol ediyordum.

Bir kez Jungkook kadar cesaretli olabileyim, lütfen tanrım.

Kaşlarımı çattıktan sonra Jungkook'a menajerlerimizi işaret ettim. Menajerlere baktıktan sonra "Ne yapayım, seni sıkıştırmak hoşuma gidiyor." dedi.

Bir insan nasıl bu kadar açık sözlü olur ki?

Menajerlerimiz çalışanların yanına ilerlediklerinde Jungkook ile idollerin hazırlandığı kısma yöneldik.

Kutuların olduğu kısımdan geçecekken birden geriye doğru savruldum. Jungkook ile dünki gibi karşı karşıya kaldığımızda korkuyla etrafa bakındım. Bu heyecanla bir gün bayılıp gideceğim!

Jungkook nefesini yüzüme üfleyip yüzüme gelen saçların arkaya uçuşmasına sebep olduktan sonra "Bir şey sormam gerek Rosé. Dünden beri düşünüp duruyorum ama sana mesaj atamadım, yüz yüze konuşmak istedim." dedi.

Rosé mi demişti, Chaeyoung?

Sessiz kalıp kafamı salladım. "Şu ilişki yasağı meselesi..." deyip derin bir nefes aldı ve devam etti. "Yani neyin nesi bu? Ne kadar sürer, eğer bu yasağı çiğnersen ne olur?" diye sordu. Yutkunduktan sonra "Yani sanırım bitmesine birkaç ay kalmış olması lazım, ama yenileyebilirler. Ayrıca YG'de olan birkaç ceza duymuştum, fakat bunların kesinliğini bilmiyorum." dedim. Biraz daha yaklaştı ve "Birkaç  ay sorun değil, fakat umarım yenilemezler." dedi.

O çok ciddiydi. Benimle eğlenmiyordu, sadece ilgisini çektiğim için yaklaşmıyordu. Geleceğe yönelik konuşuyordu. Yutkundum ve yüzünü inceledim.

Bir ödül töreni etkinliği için hayatıma girdiğinden beri hislerim rotasını terk etmiş gibiydi. İdol olmanın zorlukları ve yasaklar hayatımı çevrelemişken beni yakınlığı ile heyecanlandırıyor ve hayatıma farklı renkler katıyordu. Ona olan hislerimin artık sadece etkilenmek olmadığının farkındaydım ve bu his... Bu his bir sır gibiydi. Herkese söylemek isteyeceğiniz kadar etkili, kimseye söyleyemeyeceğiniz kadar özel.

Parmakları  ile saçlarımı kulağımın arkasına ittikten sonra fısıldarcasına konuştu, "Nasıl birden bire hayatıma girip üzerimde böyle bir etki bıraktın Chaeyoung? Nasıl olurda dudaklarım tenini keşfettikten sonra defalarca seninle buluşmak ister?"

Yapma, tükeniyorum.

Yutkundum ve etrafa bakındım. Belki cesurumdur Jungkook, fakat bu hisleri bilmiyorum. Bu hislerde cesaret edip etmemem gerektiğini bilmiyorum.

Cümlelerine devam etti, "Neden gözlerinde korkuyu ve cesareti birlikte görüyorum? Korkularının sebebi ne?" diye sordu. Ses tonu fısıltıdan kurtulup ciddi bir tona kavuşmuştu.

Ona anlatmalıydım, tabii anlatabilirsem.

"Jungkook, ben bu duyguları tanımıyorum. Üzgünüm, fakat cesaretli davranamayacak kadar tecrübesizim." dediğimde gözlerindeki pırıltı görülemeye değerdi. Ama neden?

Derin bir nefes aldı. Kendini kasıyor gibiydi. "Beni bu denli etkileyen sen, bu hisler hakkında bir tecrübesi olmayan yine sen. Ve sen o güzel dudaklarınla bana bunları söyledikçe ben sadece sana bu duyguları kendimle tanıtmak istiyorum. Bu duyguları sadece benle öğrenmeni değil, bu duyguların bensiz yok olacağını, tüm bu hisleri bensiz unutacağını hisset istiyorum. Peki ya benim şuan yabancı olduğum bu hisler ne olacak Chaeyoung?" dedi. Nefes... Nefes alamam gerek.

Gözlerine baktığımda dudağım ile çenemin arasından öptüğü anı hatırladım.

Nasıl birden bire bu konuma gelmiştik?

Jungkook hafifçe yaklaştığında elim ayağım titremeye başladı. Gözlerim nereye bakacağını bilmeksizin bir oraya bir buraya dolanırken Jungkook'un nefesi dudaklarımı okşadı.

"Jungkook, neredesin?"

Birinin Jungkook'a seslenmesi ile kalbim göğüs kafesimi delmeye başladı. Jungkook bana yaklaşmayı kesip durdu. Böyle durma, öleceğim şimdi vicdansız herif!

Jungkook gözlerini dudaklarımdan ayırmadan mırıldandı, "Sende farkında mısın bilmiyorum ama... dudaklarına her seferinde bir adım daha yaklaşıyorum Chaeyoung."

Dudaklarını dünki gibi çenem ile dudağımın arasındaki boşluğa bastırdı.

Tükendim.

Sonra uzaklaştı ve kutuların olduğu kısımdan çıktı. Ellerim boynuma dolanırken hızlıca nefes alıp vermeye başladım. Tanrım sen beni neyle sınıyorsun, ben bu acizlikle Jungkook'ın cazibesine nasıl dayanayım?

🔥

Rosé is dead❗

Rosé is dead❗

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Burning Scene ✦ rosékookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin