Frozen Love (Elsa-Jack)

Pis Oyun

"Ah ne kadar üzüldüm! Atın dışarı."

"Bırakın,bırak dedim!"

Sarayın kapısındaydık. Sinirliydim tarif edilemeyecek kadar. Sarayın üstüne tırmandım ve BAM! Tüm adayı dondurdum. Şimdi o çirkin surat düşünsün.

"Jack,Anna'yı alıp Arendelle'e dön."

"Ya sen?"

"Anna'nın,Kristoff'un ve halkımın hesabını ödeteceğim!"

"Sana bir şey olursa."

"Olmayacak. Sadece Arendelle sana emanet. Orayı bırakma."

"Tamam."

Sarıldık. Aklıma bir plan vardı elbette. Önce üstümdekilerden arımam lazımdı. Bingo! Ağaçta bir erkek elbisesi vardı ama terziye gidene kadar beni idare ederdi.

"Hoşgeldiniz,ben terzi Lyanna."

"Merhaba Bayan Lyanna. Bana bedenime göre sıradan bir elbise diker misiniz?"

"Ah elbette madam!"

Ölçümü aldı ve işe koyuldu.

"Buralarda boya satan birileri var mı?"

"Evet madam karşı dükkan her türlü boya satar."

"Teşekkürler."

Kafamda şapka olması avantajdı. Hemen boyacıya gittim.

"Bayıım,sizde saç için kök boya var mı?"

"Elbette bayan kalıcı mı?"

"En uzun ne zaman çıkar?"

"1 ayda çıkar efendim. Boyada azalma görülmez ayın son günü banyoda çıkar."

"Tamam bir tane alayım o zaman."

"Ne renk istersiniz?"

"Kahverengi."

Ara sokakta hemen saçımı boyadım. Hemen terziye gittim.

"Bitti mi Bayan Lyanna?"

"Az kaldı otursana. Ah bu arada ismin nedir?"

Lanet olsun! Elsa olduğunu söyleyemezdim.

"Şey ismim... Mary. Evet ismin Mary."

"Nerelisin Mary."

"Buralıyım."

Elbisem bitince giyindim ancak elim boş saraya gidemezdim. Hans için iki elbise daha diktirdim bu arada saçımı topladım.

"Hazır efendim,kutuya koyayım mı?"

"Lütfen."

Kutuyu aldım ve sarayın yolunu tuttum.

"Kralımızla görüşmeliyim, siparişlerini getirdim."

"Biz iletiriz."

"Olmaz. Bizzat benim iletmem gerek."

İçeri geçtim. Bir kadına odayı sordum ki şüphelenmesinler.

Hans

Rephina ile bir güzel şarabımızı içiyorduk. İçeri Sebastian girdi.

"Majesteleri bir kız elbise siparişlerini getirdiğini söylüyor."

"Gelsin."

İçer kumral saçlı muhteşem bir kız geldi! Tanrım. Güzellikten ölüyordu.

"Majesteleri buyrun."

"Adınız nedir."

"Mary. Mary Rocford."

Mary. Güzel Mary. Benim eşim olmalıydı.

Elsa

Aptal şey. Nasıl da kandı ama!