Harry Potter ve Kızıl Türk

Uçuş

Dersten sonra herkes bana şaşkın şaşkın bakmaya başlamıştı. Bu çok normal birşey çünkü ben Merve Öztürk'üm. Biraz egodan birşey olmaz. Neyse kimsenin yapamadığı şeyi bir 1. sınıf öğrencisi yapmıştı. Snape ile dalga geçip kurallarını hiçe saymıştı. O kişide benim. Hehehe.

Harry dersten sonra yanıma gelip bana teşekkür etmişti. Bende ona en içten ve sıcak gülümsemelerimden birini gönderip önemli olmadığını söylemiştim. Draco derste Harry'i koruduğum için bana biraz kızgındı.
Owen ise aldırmışa benzemiyordu. Şaşırmıştı. Ama pek birşey demedi.
Selin herzamanki gibi "Helal kuzen "
dedi. Selinden ne beklenir ?

Dersten sonra Harry onu koruduğum için bana bir nezâkette bulunup Hagrid'in kulübesine benide çağırdı. Çok mutluyum. Hagrid ile tanışacağım. Beraber şatodan ayrıldık. Okulun hemen yanındaydı.
Harry kapıya vurur vurmaz. Fang'in havlama sesi geldi. Hagrid kaba ve gür sesiyle " Geri çekil Fang." dedi.
"Misafirimiz var."

Kapıyı yavaşça açtı. Fangi tasmasından sıkıca tutuyordu.
Harry ve Ron sessizce evi incelemeye başladılar. Bende bir göz attım.

Hagrid " Öyle yabancı gibi durmayın."
dedi Fang'i bırakırken "Oturun."
Küçük masanın yanındaki 3 tabureye oturduk. Fang Hagrid'in onu bırakmasıyla koşarak Ron'un yanı geldi kulaklarını yalamaya başladı.
Onların bu haline gülmeden edemedim.

Harry Ron'u gösterip "Bu Ron." dedi.
O sırada tabağa kurabiye koyan Hagrid Ron'un çilli yüzüne bakıp " Bir Weasley daha" dedi. " Ömrümün yarısını ikizleri ormanda kovalayarak geçirdim. "

Bu dediği Harry ile bizi güldürmüştü.
Harry beni gösterip " Bu da Merve. Kendisi Slytherin ama çok iyi birisi."

Hagrid'in gözler faltaşı gibi açılıp bana baktı. " Demek Türksün. Soyadınız neydi ?" diye sordu kuşkuyla "Öztürk" diye cevap verdim.

Hagrid inanamıyarak bana baktı. Gözleri bir an Harry'e kaydı. Harry ile Ron kısa bir süreliğine Fang'le ilgileniyordu. Bende fırsattan istifare kafamı olumsuz anlamda salladım.
Hagrid sonra konuşalım dercesine başını salladı. Hagrid konuyu dağıtmak için " Eee Harry bir Slytherin ile nasıl arkadaş oldun ?"
dedi. "Bilirsin Slytherinler pek iyi olmazlar."

Harry hemen nasıl tanıştığımızdan ve derste ne yaptığımdan bahsetti. Sonra bana bakıp aldırma dercesine kafasını salladı. Bende sıkıntı yok dedim. Konuyu dağıtmak için böyle yaptığını biliyordum.

Harry biraz daha Snape konusunda konuştu. 3 müzde ona aldırma demiştik. Birazda bunak Filch ve bayan norris hakkında konuşmuştuk.
Fang o sıra gelip kucağıma yatmıştı.
yavaş yavaş onu dinlerken derslerden konuşuyorduk. Ron ve Hagrid Charlie hakkında koyu bir sohbete dalınca Harry masadaki gazeteyi alıp okumaya başaldı.

Okumayı bitirince "Hagrid" dedi ansızın " Gringotts soygunu benim doğum günümde yapılmış! Belki biz ordayken yapıldı ha ?" Hagrid soruya cevap vermek yerine taş gibi kurabiyelerden uzattı. Gidene kadar Harry düşünceliydi. Gazeteyi 2 kere felan bir daha okudu. Akşam yemeği vakti gelince kulübeden ayrıldık.

Büyük salonun kapısından girince onlardan ayrılıp Slytherin masasına gittim. Draco hala kızgındı helede kapıdan beraber girince iyice kızmıştı.Yanı boş olan Owen'ın yanına oturup yemek yemeye başladım. Owen nereye gittiğimi sorunca Hagrid'e gittiğimi söyledim. Konuşmalarımıza kulak misafiri olan Draco " Senden bunu beklemezdim" dedi. Normalde burada bağırıp kızardım ama alttan almaya karar verdim.

" Draco Harry ile arkadaş olabilirim. Sen ondan ne kadar nefret etsende. Ama ben ikinizide seviyorum. Sizler benim en yakın arkadaşımsınız. Lütfen bazen Harry ile takılmam aramızı bozmasın."