KOZALAK #Wattsy2018

-13-

Şarkı sözleri sanatçının ağzından dökülürken Ayhan'ın kaşlarını çatmış, bize baktığını fark ettim. Şarkının etkisiyle başımı yavaş hareketlerle Selim'in omzuna yasladım. Beste yaptığım son hareketi görünce Burak'ı omzundan dürtüp bize bakmasını söyledi işaretleriyle. Başım Selim'in omuzundayken bir anda kalp atışlarını hissettim. Kalbi tıpkı benim gibi atıyordu. Selim'in kalp atışını hissederken ellerim yavaşça titremeye başladı.

Kendimi o an kontrol edemedim. İçimde tahmin edemeyeceğim kadar heyecan vardı. Selim, elimin titrediğini fark edince elimi nazik bir şekilde daha sıkı kavradı. İçimdeki koca heyecanı fark edecek olmuştu ki belimi daha sıkı kavradı. Sanırım ben fena halde Selim'den hoşlanmaya başlamıştım yoksa bu duyguları ancak birinden hoşlanırken hissederdi insan. Şarkının sonuna geldiğinde başımı yavaşça Selim'in omzundan kaldırdım.

Bu hissettiklerim fazlasıyla güzeldi!

Dans müziğinden hemen sonra Erik Dalı çalmaya başladı. Dans etmeyi bırakanlar tekrar ellerini havaya kaldırıp oynamaya başladı. Beste ve Burak da onlara uyup oynarken ben ve Selim aval aval birbirimize bakıyorduk. Beste, beni görür görmez yanıma gelip dans etmeye zorladı. Yavaş yavaş oynarken,

"Ayol böyle oynanılır mı hiç?" diye söylenip alay etti Beste.

"Bilmiyorum kızım!" dediğimde

"Bilmemek değil öğrenmemek ayıp!" dedi Beste.

Burak,  Selim'i yanına aldı ve azda olsa bir şeyler yapıp oynamasını sağlıyordu. Müzik sesi gereğinden fazlaydı ve bu kulağımın zarının patlaması için yeterliydi. Beste, kendini o kadar kaptırmıştı ki kendini  yerden yerlere vurmadığı kalmıştı.

"Beste kendine gel sakin!" diye kulağına fısıldadım.

"Kızım düğündeyiz oynamayayım da ne yapayım!?" dedi ve daha da kendini kıvırmaya başladı.

"Sana oynama demiyorum. Salak salak hareketlerinle fazla ilgi çekme diyorum!"  Beste omuz silkti.

"Berra,  bari burada karışma bana. Rahat bırak beni!" dediğinde

"Aman be ne yaparsan yap!" dedim ve oynamayı bırakıp masada yerimi aldım. Hemen arkamdan Selim de geldi.

"Güzel oynadın." dedi ve o güzel gülümsemesini yüzüne yerleştirdi.

"Ben mi? Dalga mı geçiyorsun?" diye sordum ve güldüm ona.

"Yok gayet ciddiyim." dediğinde şaşırdım.

"Öyle olsun." derken, eline mikrofon alan Beste'yi gördüm. Ne yapacağını,  nasıl bir hareketiyle kendini iyice rezil edeceğini merakla bekledim.

"Biraz sonra çalacak olan şarkı,  biricik sevgilim Burak'a gelsin." derken Burak'ın yüzünde koca bir gülümseme vardı. Çok geçmeden Bedirhan Benek'in- Çetleş şarkısı çalmaya başladı. Burak'ın yüzündeki koca gülümseme hemen silinmişti. Beste kırılmasın diye zoraki bir gülümseme yerleştirdi yüzüne.

Şarkının çalmasıyla Beste'yi tanıyanlar koca bir kahkaha atmaya başlamıştı. Ben ve Selim bile.  Böyle bir şarkıyı sevgilisine armağan eden tek kız Beste olmalıydı. Başımı dönüp Selim'e baktım. Koca koca kahkahalar atıyordu. Onu bu halde görmek beni fazlasıyla mutlu etmişti. Merakla baktığı yere baktım. Beste, Burak'ın kolundan tutmuş onu dans etmeye zorluyordu.

Burak ise herkese rezil olduğunu anlamış Beste'yi oturmaya zorluyordu. O sırada gelin ve damadın müziği beğenmiş coşkulu bir şekilde dans ettiğini gördüm. Burak'ın yüzünde acı bir gülümseme vardı ve etrafa bakıyordu. O kadar utanmıştı ki elleriyle tüm terini siliyordu. Burak ne yaptıysa Beste'yi oturtmayı gücü yetmemişti.