Genç kızın içtiği kahve korkunun ve şaşkınlığın eşliğinde genç kızın boğazında kalmış,boğulurcasına bir öksürükle yutamadığı kahveyi ağzından geri püskürtmüştü.
Sokağın köşesinde durmuş evini gözetleyen adam Eflal'le bir gördükleri meçhul yabancının ta kendisiydi.
Duvara kendini iyice yaslayıp sokağın köşesini kendi görüş açısına ayarlayıp sandalyeyi altına çekip oturdu,elini tül perdeye götürüp çekmesi bir oldu.Hala zihninde bir yerlerde bu adamı nerden tanıdığını sorgularken yabancı köşede öylece durmuş evini gözetliyordu." Sena " diye ismini çağıran arkadaşının sesiyle irkilip arkasına döndü.
" Sen uyumadın mi?" diyen Eflal de pencerenin yanina gelmiş, gayri ihtiyari perdeyi aralayıp dışarıya bakmıştı.
" Sena dakikalardır dışarıyı gözetliyorsun ,neler oluyor?" diye arkadaşına soran bir bakış attı.
Sena gördüğü şeyi anlatıp anlatmamak arasında gelip giderken endişesini arkadaşına sezdirmemek için kahve fincanina diktiği bakışlarını kaldırmadan konuşmaya başladı.
" Bugün olanlardan sanırım uyku tutmadı,sana verdiğim ilaçta etkili olmamış , ayakta olduğuna göre " diyerek arkadaşına gülümseyerek ayağa kalktı, inatla pencereden dışarıya bakmıyordu arkadaşı rahat olduğuna göre adam çoktan gitmiş olmalıydı.
" Sanada bir fincan kahve yapayım ,hemen dönerim,sabah konuşacaklarımıza şimdi başlayabiliriz ,nasıl olsa ikimizide uyku tutmadı" diyerek mutfağa doğru yöneldi.
Elinde dumanı tüten bir fincan filtre kahveyle döndüğünde
Eflal biraz önce kalktığı sandalyeye oturmuş boş gözlerle sokağa bakıyordu."Adam yine gelmiş olabilir mi ?" diye korkulu gözlerle sokağı taradığında rahatlamış bir halde derin nefes aldı.
" Alo dünyadan Eflal' e " diyerek arkadaşını daldığı düşünceden kaldırıp eline kahve fincanını tutuşturup
" Anlatmaya başla " diyerek komutu verdi.Eflal arkadaşına gelmesindeki sebebi tek tek anlatırken Sena büyüyen gözleriyle arkadaşına
" Sen bunca şey yaşadın ve bana anlatmayacak mıydın bu gizemli adamı tekrar görmesen benim hiç bir şeyden haberim olmayacaktı,birde en yakın dostunum ha " diye ofkeyle ayağa fırladı." Sana inanamıyorum Eflal"
" Bana bunlardan nasıl bahsetmezsin ?"diye arkadaşını sorgularken
Eflal arkadaşının elini kavrayıp yanına çekti
"Otur şuraya şapşal şapşal konuşma ,tabiki anlatacaktım ama senin yeni iş heyecanını gölgelendirmek istemediğim için ertelemiştim lakin gördüğün gibi senden hiçbir şey gizli kalmıyor." diyerek arkadaşının somurtkan suratına bir öpücük kondurdu.
" İlk zamanlar delirdiğimi düşünüyordum ,ama aynı şeyleri benimle birlikte olanlarda görünce işin içinden çıkamadım Sena,sadece şaşırdığım şey işten çıktığımda durakta elime yapışan bu adamı duraktakiler göremezken sen nasıl gördün , ikimizde aynı anda halüsinasyon göremeyeceğimize göre bu adam istediği zaman görünüp istediği zaman kaybolan bir uzaylımı?" derken parmaklarıyla şakaklarını ovdu.
Sena yeni uykudan uyanmış gibi
" Ne uzaylısı yaaa bu zırvalıklarla kafanı iyice bulandırma ,ne olduğunu birlikte bulacağız "diyerek arkadaşının ellerini tutup aklına dahiyane bir fikir gelmiş gibi gülümsedi."Sabah ilk iş sekreterini arayıp uzunca bir tatile çıkacağını söyle gerekirse işlerini ortağın Seval takip etsin gidiyoruz " derken oldukça kararlı bir şekilde bakıyordu.
" Nereye gidiyoruz ,delirdinmi" dedi umursamazca Eflal
" Antalya' ya gidiyoruz,hem tatil yaparız hemde bu olayın aslını çözeriz "
" Nasıl mı ? " diye gözlerini iyice açıp anlatmaya devam etti.
" Sen evden çıkma beni burada bekle , anneni ara, bir dava için şehir dışına çıkacağını söyle ben sizin eve gider valizini hazırlar , gelirim.
Benim araçlada gitmeyeceğiz,Uğur'a bir bahane uydurur aracını alırım, ben seni aradığımda binanın arka tarafındaki sokağa yangın merdivenlerinin oradan seni beklediğim yere gel ,tamammı " diyerek kendisine boş gözlerle bakan arkadaşını dürtükledi.Eflal her zaman hayran olduğu bu zehir zekaya sahip olan kıza hayran hayran bakıp iki dakikada bu kadar planı nasıl yaptığını düşünüyordu.
" Tamam " dedi sadece
O gece bir kaç saatlik uykudan sonra eşyalar hazırlanmış birlikte planı hızlıca işletip sabah 7 sularında Antalya' ya doğru yola çıkmışlardı çoktan."Antalya'da şimdilik bir kaç gün kalacağımız bir otel ayarladım,Konyaaltı sahiline yakın daha sonra birlikte merkezde veya merkeze yakın bir yerlerde ev bakarız " diye bir sonraki planı anlatırken Eflal
" Sena bu kadar tantanaya ne gerek var bir kac gün sonra döneriz İstanbul'a" diyerek arkadaşını tersledi gözlerini devirerek.Sena arkadaşını hiç duymamış gibi anlatmaya devam etti.
" Bakarsın bir ev bile satın alabiliriz burada ,biliyorsun ben bu şehre hastayım Efoş " diyerek kıkırdadı.
Hayat ne kadar da garipti.Bir kaç günlük tatil niyetiyle geldiği bu şehre aşık olmuş ani bir kararla herşeyi İstanbul'da bırakıp Antalya'ya yerleşmişti.
Konakladıkları ikinci otelin yakınlarında gezinirken satılık levhası asılı olan evi görüp gizli bir el tarafından eve iteklendiğinde ise bu evde yıllardır yaşıyormuş hissiyatı evi satın almasıyla sonuçlanmıştı.
Emlakçı evde yaşayanlar hakkında fazla bir ayrıntıya girmemiş hatta satışı bile bir aracı meslektaşı vasıtasıyla yapmışlardı.Gerçi genç kızda çok önemsememişti daha önce kimindi yada bu kadar güzel bir yerde neden oturmuyorlar.
" Hem bana ne ki " dedi kendi kendine
" Bu ev artık onundu ve geldiği günden bugüne huzurluydu genç kadın,gördüğü rüyalar devam etsede artık içini daraltıp bunaltan o hiş gitmişti."Sena ile birlikte iki ay kadar aynı evde kalmışlardı,arkadaşının Amerika'ya bir kaç aylığına gitme mecburiyetinden dolayı şimdi yalnız kalmıştı.
Amerika dönüşü arkadaşı ile birlikte kalma fikri genç kızı gülümsetti.
Yağmur iyice şiddetini artırmış sokaklardan akan yağmur suyu yükseldikçe trafikde altüst olmuştu yaşam yine dere gibi coşarak akan yağmur suyu yüzünden felç olmuş durumdaydı.
Genç kız kahvesinden bir yudum alıp, masanın üzerindeki kitaba uzandığı esnada köpeğin neşeli havlamalarını duyup dışarıdan gelen seslere iyice kulak kabarttı.
Oysa Rüya yağmurdan hep korkup uyku moduna geçerdi
" Neler oluyor " diyerek pencereye uzandığında verandada köpeği ile sarmaş dolaş olan adamı gördü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HEYULA
Mystery / ThrillerHerşey genç kadının gerçekle hayali karıştırdığı rüyaları ile başladı. Yoksa gerçek dediği hayatımı bir rüyadan ibaretti? Gerçeğini arayan bir kadın ...! Rüya gibi bir adam ...! Gerçekle rüyanın uçurumlarında kol gezen bir Aşk ...! ve sadece gözkapa...