MULTİ:GECE KARAKUYU
Okul alarmimi 15 dakika geçe kurmuştum. 06.30 çalacak olan alarmım 06.45 çalmıştı. Annemlerin zoruyla gittiğim psikolog öyle söylemişti. Yatağımdan zar zor kalkıp lavaboya gittim. Üzerimde mor pijamalarım vardı. Saçlarım dağıtmıştı. Kaşımın içinde çıkmaya çalışan bir sivilce mükemmeldim yine. Odama geçtim. Yatağımı topladım. Siyah muz çorabımı giydim. Siyah okul eteğimin üstüne beyaz okul gömleğini giydim. Hızlı bir şekilde siyah süveteri de gömleğin üzerine giydim. Saçlarımı taradım ve sıkı bir at kuyruğu yaptım. Normalde kıvırcık bir saça sahiptim, dün duzlestirmistim ve hala duzdu. Siyah kolej ceketini de üzerime geçirdim. Yüksek tabanlı başkalarına göre kaba duran fakat benim çok hoşuma giden adeta postala benzeyen botlarımı giydim. Okul çantamın içinden gereksizleri çıkartıp tyt matematik test kitabımı koydum ve fermuarını kapattım. Odamın ahşap kapısını açarak aşağı indim.
Annem ,babam ve Sare kahvaltı yapıyorlardı. Sare benden 1 yaş küçük olan kız kardeşimdi. Ayrı okullardaydik. Ve bu mükemmel bir şeydi. Okulda ayağıma dolanan bir kardeş yoktu.
"Günaydın " dedim kısaca. Pek konuşmayı seven bir tip değildim.
"Günaydın abla. " dedi Sare. Aramızda 1 yaş olmasına rağmen abla diyordu. Bazen tuhafıma gidiyordu. Diğerlerine bir şey demeden evden çıktım. Asiydim, deli, umursamaz , inatçı , vurdumduymazlık bende hat safadaydi. Ben buydum beni kimse değiştiremezdi. Ben GECE KARAKUYU . AİLEME göre sorunlu bir kızdım. Hava rüzgarlı idi. Ve ben bu havaya bayılan bir insanim. Okula geç kalacaktım. Ama devamsızlık gibi bir sorunum yoktu. İki minibüs değiştirerek okula gidecektim. Cidden zulüm gibiydi.Durağa vardiktan yaklaşık 15 dakika sonra istediğim minibüs geldi. Ücreti ödeyip boş bir yer aradım ama yoktu. Ceketimin cebinden telefonumu ve kulakligimi çıkarttım. Bu sıkıcı minibüs yolculuğunu sadece müzik eğlenceli hala getirebilirdi. Inecegim durağa yaklaştığı zaman minibüsteki düğmeye bastım. Dışarıda yağmur başlamıştı. Ceketin kapsonu yoktu ve sanırım saçlarım mahvolacaktı. Ara sokaktan geçip durağa yürüyene kadar sırılsıklam oldum. Psikologa ne diye uyarsın ki Gece? Sanki daha önce uymuştum, şimdi uyasım tutmuştu işte. Minibüs ile aynı anda duraktaydım , Ücreti ödeyip ayakta dikildim . şuan yapabileceğim başka birşey yoktu.
Okula geldiğim zaman hizlica sınıfa çıktım. Hoca henüz derse girmemişti. hızlıca Aleyna'nın yanına oturdum. Herkes tip tip bakıyordu. Benim ardımdan hoca içeri girdi klasik günaydın selamlaşmasından sonra yerimize oturduk.
"Kızım bu halin ne ?" Dedi Aleyna kısık bir ses tonu ile .
"Sorma, psikolog zımbırtısına uyayım dedim başıma bunlar geldi. "
"Saçların kıvır kıvır olmuş. " dedi bu ses tonunu biliyordum.
"Sen ciddi misin ?" Dedim başıyla onayladı beni .40 dakika nasıl geçti hiçbir fikrim yoktu. Sınıftaki çoğu erkek bir sürü not kağıdına değişik şeyler yazıp bana atmıştı. Kıvırcık koyun, kıvırcık sürtük , kıvırcık saçların su an nerelerimde vb. Şeyler. Sabır taşı ilan etmiştim kendimi bu 40 dakika boyunca. Kurtarıcım ilan ettiğim zil sonunda çaldı. Hoca sınıftan çıktığı gibi sınıfa döndüm.
"Bir daha saçlarım hakkında biri bir şey derse disiplin falan dinlemem döverim. Daha önce yaptım şimdi de yaparım. " dedim ve sınıftan çıkıp lavaboya gittim .
Dalga geçtikleri kadar kötü değildi saçlarım. Saçlarımın bir kısmını sağa yatırdım. Sağ taraftaki saçlarımı ise kulağımın arkasına sıkıştırdım. Öğlen teneffüsune kadar ne kantine indim nede bahçeye çıktım. İnek gibi bütün teneffüslerde soru çözdüm. Herkes uzaylı görmüş gibi bakıyor sanki ilk defa Kıvırcık saçlı kız görmüşler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEDEL
ChickLit"Belki bir gün yeniden karşılaşırız. " dedi. Gözleri dolmuştu. Bir kelime daha söylerse ağlayacak gibiydi. Sessizce yutkundum. "Kim bilir belki de " dedim. Bir an önce gitmezsem kesinlikle ağlayacaktım. Son bir kez yüzünü aklıma kazıdım. Arkamı...