****Bu bölümü, her zaman yeni bölüm konusunda beni sıkıştıran ve yazmam konusunda beni iten okuyucum @alaHasbolat ' a ithaf ediyorum : )
ALTINCI BÖLÜM
"Telefonlarıma bakmıyorsun bu çok canımı sıkıyor ama çok yakında yanındayım sevgili nişanlım. Seni özledim."
Mirza, mesajı seslice okumuştu. Demek bu kızın bir de nişanlısı vardı. Başını çevirip Hazal'a baktı. "Bana sen mi anlatırsın olan biteni yoksa iki saat içinde adamlarım, seninle ilgili tüm bilgileri önüme sersin mi? Sen seç."
"B-ben...Benim anlatacak bir şeyim yok."
Mirza Barın, omuzlarını silkti ve topuklarının üzerinde kapıya doğru döndü. "Anlaşıldı. Ali, Halil'i odama çağır hemen."
Hazal, çaresizce, "Tamam, tamam!" diye seslendi onun arkasından. "Anlatacağım."
"Ha şöyle. Demek ki arada bir mantıklı kararlar da alabiliyormuşsun."
Genç kız, Mirza Barın'ın bu sözünü işitince kaşlarını çattı. Bu adamın iğneleyici lafları iyice sinirini bozmaya başlamıştı.
"Ben zorla evlendiriliyorum."
Mirza, kaşlarını havaya kaldırdı. Böyle bir hikâye asla beklemiyordu. "Kim zorluyor seni buna?"
"Babam ve Civan Yiğitoğlu."
"Nişanlın yani?"
Hazal, derin bir nefes aldı. Bu adamı nişanlısı olarak görmediği için böyle söylenmesinden nefret ediyordu. "Evet."
"Evime neden hırsızlık için girdin o zaman? Bağlantısı nedir?"
"Yurtdışına kaçacaktım. Bunun içinde paraya ihtiyacım vardı. Babamdan da alamayacağım için böyle saçma bir yola başvurdum."
"Hımm... Yani erkek arkadaşınla çalacağınız paramla yurtdışına kaçacaktınız öyle mi?" dedi Mirza, bazı kelimelerin özellikle üstüne basarak.
"Yani şey, öyle deyince biraz garip oluyor ama..."
Mirza, birkaç adım attı genç kızın odasında. Elini düşünceli bir ifadeyle çenesine götürmüştü. "Bu Civan denen adam... Senin onu istemediğini bile bile seninle evlenecek kadar aşağılık biri mi?"
Hazal, başını eğdi ve yavaşça aşağı yukarı salladı.
Mirza, gözlerini kısmıştı. Böyle adamlardan nefret ediyordu. "Baban seni ne ile tehdit etti?"
"Civan'la evlenmezsem okulumu tamamlamama izin vermeyecekti. Beni Erzurum'dan dışarı göndermeyecekti. Ben de boyun eğdim ve İstanbul'a geri dönünce bu evlilikten kurtulmanın bir yolunu bulabileceğimi düşündüm. Ama işler böyle ters gitti işte... Başka tutsaklıktan kaçarken, senin tutsağın oldum."
Mirza Barın, genç kızın bu acıklı sözlerine karşılık bir an için suçluluk duygusu hissetti. Ama silkelenip kendine geldi. Onun durumu çok farklıydı. Hayatında en çok değer verdiği şey çalınmıştı ve ona tekrar kavuşana kadar hiç kimseye acımayacaktı. Buna bu genç kız da dâhildi.
"Sana zorla hiçbir şey yaptırmayacağım. Sadece bir süre burada misafir olacaksın. Sonra erkek arkadaşınla ne yapmak istiyorsan onu yaparsın."
"O zamana kadar Civan ve babam beni çoktan bulur ve yeri göğü inletir. Her şey mahvolacak. Her şeyi öğrendin işte... Benim bu Cem denen adamla hiçbir ilgim yok. Serbest bırak beni."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK NEFES (HIRSIZ)
RomanceKUSURSUZ BİR HIRSIZLIK. HESAP EDİLMEYEN ENGEL. Mirza Barın ERYAMAN, kusursuz planın en büyük oyunbozanı olacaktır. Aralarında Hazal ZÜMRÜT'ün de bulunduğu dört sıra dışı arkadaşın planladığı kusursuz hırsızlığın sonuçları pek de bekledikleri gib...