Playlist: Danity Kane/ Stay with me
Coldplay/ The Scientist
Sonunda gözlerini araladığını gördüğümde derin bir nefes alarak şükrettim. Baygın bakışları etrafı süzmeye çalışırken ne olduğunu anlamaya çalışır gibi bir hali vardı. Beni gördüğünde tekrar gözlerini kapadı. Yutkundum sertçe.
''İyisin.'' dedim yavaşça. Gözlerini açıp bana ters bir bakış atmaya çalıştı ama beceremedi, ''Neredeyse 3 gündür başında bekliyorum.'' diye açıklamaya çalıştım.Elini kaldırıp susmamı istedi. Anlamsızca buruşan yüzümle karşılık verdim, ''Kim yerimde olsaydı kaçardı?!'' diye isyan ettim. Kolundaki seruma bakıp sökmeye çalıştı. Canını yakınca bıraktı. Benimle ilgilenmemeye çalışıyordu. Kollarım göğsümde birleşti, ''Birazdan polis gelip sorguya çekecek seni... İntihar süsü vermeni istiyorum.'' Kaşlarını havaya dikip ilk kez zorlukla konuştu,
''Başka bir isteğin var mı?''
''Aslında var-''
''Dalga mı geçiyorsun benimle? Az daha beni öldürüyordun. Hem de doğruyu söylediğim halde!''
''Konu da bu-'' Doğrulmaya çalışınca susmayı yeğledim, ''Ne yapıyorsun?!''
''Burada seninle bir dakika bile duramam. Manyağın tekisin!'' Kapıyı aralayan hemşire şaşkınlıkla bize doğru koşar adımlar ile geldi,
''Evet, kalkıp gitmeye çalışıyor. Aynen.'' dedim hemşireye şikayet ederek. Hemşire hastayı uyarırken yüzümde oluşan gülümsemeyi engelleyemedim,
''Her şeyden önce çıplaksınız. Buradan çıkmanız için kıyafetleriniz gerekli. Ve daha iyi olana kadar onları size teslim edemem.'' deyince göz göze geldik. Burnundan soluyordu. Kafasını yastığa sertçe gömdü. Hemşire serumunu yeniledi. İyiye gittiğini ertesi gün taburcu olabileceğini ama dikkatli olmamız gerektiğini söyledi. Odadan çıkar çıkmaz polisler sorgu için içeri girdiler. Gerilerek karşıladım onları. Detaylarını konuşmamıştık çünkü. Odadan çıkmamı rica ettiler. Mavi ile kısa bir bakışma yaşadıktan sonra kendimi kapının diğer tarafında buldum. Hastane koridorunda beklerken öylece ortalıkta bir sigara yakmak istedim. Ama bu kısa sürdü çünkü polisler girdiği gibi çıktı. Bana selam verdiler. Gülümsemekle yetindim. İçeri girdim hızla. Arkama bakarak,
''Ne dedin? Niye bu kadar kısa sürdü?''
''Konuşamayacağımı söyledim.''
''Beni ispiyonlayabilirdin.''
''Ama yapmadım.''
''İyi de neden?''
''Öyle yapmamamı istedin?'' Ağzım şaşkınlıkla aralandı. Diyecek bir şeyler aradım ama bulamadım, ''Senin aksine daha güvenilir biriyim ve bu seni şaşırttı. Beklenildiği gibi...''
''Hayır. Sadece neden sadık davranmaya çalıştığını anlayamadım.''
''Çünkü daha fazla bir şey istemeni istemiyorum. Bu sana son iyiliğimdi. Bundan sonrasında peşimi bırakmanı istiyorum. Hatta şuan da gidebilirsin. Beklemen anlamsız. Beni delirtiyorsun.'' Her cümlesinde gözleri biraz daha büyüdü. Öylece yüzüne bakarken gözlerimi kısıp dudaklarımı tek çizgi haline getirdim,
''Üzgünüm ama bu dediğin gerçekleşemez.'' Gözlerini sabırla kapadı. Dişlerinin arasından,
''Sana yardım etmeyeceğim.'' diye tısladı.
''Sensiz başaramayacağımı biliyorsun.''
''Umurumda mı sanıyorsun?''
''İntikam alacaktın-''
![](https://img.wattpad.com/cover/156407587-288-k505812.jpg)