DÜŞ ZAMANI 19. Bölüm

9.4K 677 42
                                    

Bu bölümde biraz hüzünle geldim. Bu bölüme kadar güldük ama bir iki şeyi açıklayayım dedim. Sona yaklaştık çünkü :)) fazla bölüm kalmadı. İyi okumalar dilerim.


(Şehir dışında olduğumdan bir fırsatını bulup sizi bölümsüz koymak istemedim :)


~~~

Önce çok aç olduğu için birşeyler yedi. Sonra Melpomene'yi aramak için ulu çınarın altına gitti. Melpomeneulu çınarın altında şarkı söyleyip perileri eğlendirirdi. O kadar neşe saçardıki ormandan çıkan hayvanlarda bu eğlenceye dahil olurdu. Çınarın altınageldiğinde tüm kardeşlerini orada buldu. Urania tüm güzelliğiyle perilerinortasındaydı. Sappho'yu görünce hiç umursamayıp bakışlarını çevirdi.

~~~


Evlenecekmişim kendisiyle? Başka istediğiniz bir şey var mıydı? Hayır yani göğüslerimi iki kişi gördü diye yani göğüslerimi ellediğini iki kişi gördü diye seninle neden evleneyim Bay Bela? Belki mihraba yürümeden kendi hayatıma döneceğim. Monica geri gelecek. Kendisini seninle evlenirken görünce şok geçirip ölmesin diye yapıyorum.

Amca beyde başımın etini yedi 1 haftadır. Evlenmelisin, adın mahvoldu diyip duruyor. Hayır amca beyciğim benim geldiğim yerde evlenmeden çocuk sahibi oluyor insanlar. Yani bu adın mahvoldular bende pek çalışmıyor. Monica biraz zor durumda kaldı sanırım ama gelince bir çaresine bakarız. Şu anda sırf o kötü olmasın diye de Henry gibi muhteşem biriyle evlenemem.

Yatağa uzanmış kendimi kurtarmamnın bir çaresini arıyorum. Yani evden kaçsam nereye gideceğim? Gidebileceğim biri olmadığından işler daha fena olabilir. Bu şıkkı eliyoruz. Kendimi kaçırıp fidye mi istesem? Parayı alınca da ....e ne yapacağım? Yani aldım parayı evet. Sonrası yine boş.

Yatağın üzerinde değişik pozisyonlarda yatarak düşünme işlemine devam ediyorum. Başım ve kollarım yatağın kenarından sarkıyor. Ayağımı ritmik şekilde yatağa vurup duruyorum. Giydiğim kat kat giysiler dizimde toplanmış. Beni bu halde görse teyze hanım kalpten gider. Gerçi umrunda bile değil sevgili Christina'cığından başkası.

Christina diye başı kopmuş tavuk gibi dolanıyordu. O bana vurunca kılı kıpırdamadı. Ama ben ona vurunca birden yavrusunu koruyan kaplan kesildi. Tamam belki bir vurmadan ilerisine gitmiş olabilirim. Sarhoşken kendimi durduramamış olabilirim. Christina dediği kadar Monica da dese o kızcağız yarım kalmayacaktı belki.

"Monica neredeysen gel artık. Hatta elma dersem çık armut dersem de çık. Elma.Tamam armut!"

Bunu söylerken Monica'nın geleceğini düşünmüyorum. Ama ya gelirse? Yani oladabilirdi. İhtimaller .

Kafam yataktan sarkmışken yan dönmeye başlıyorum. Yatağın bir başından diğer tarafına yuvarlanıp duruyorum. Ve ayak ucunda durmak yerine aşağı yuvarlanıyorum. Kolum kırıldı sanırım. Başıma bir bu gelmemişti. Gerçi kırılmaktan ziyade sadece üstüne düşmemden dolayı ağrıyor diyebilirim.Aferin Eliza. Sakarlık konusunda rekora gidiyor olabilirsin.

Kalkmak yerine düştüğüm yerde uzanmaya devam ediyorum. Etraf bu bakış açısıyla çok farklı görünüyor. Buradayken kimse beni görmüyor sanki. Bunda odada kimsenin olmaması da etkili tabi. Etrafı incelemeye devam ederken dolabın altındaki beyaz şeyi farkediyorum.

Sürüne sürüne gidip dolabın altından alıyorum. Bir mektup. Monica'ya gelen aşk mektuplarından biri mi? Kesin o sarı Christian yazmıştır. Aşkım affet diyip duruyordu davette. Demek ki ben Monica olmadan Monica Monica'yken bu mektup gelmiş ona. Açıp okusam mı?

DÜŞ ZAMANI (TILSIM SERİSİ 1 ) (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin