3.Bölüm SAVAŞ MI İSTİYORSUN? COME ON!!

1.8K 60 11
                                    

ZEYNEP//

Arabamdan inip eve doğru yürürken yanımda bi taksi duruyor ve içinden Barış iniyor.

Zeynep: Barış?

Barış: Seni yalnız bırakmak içime sinmedi.

Diyor.

Zeynep: Sağol.

Eve ilerliyoruz, Barış balkonda beklerken bende kahve yapıyorum.

Balkona doğru yürümeye başlıyorum, ayağıma yoga minderi takılıyor ve elimdeki tepsi bana doğru bakan Barış'ın üzerine fırlıyor.

Yerden kalkıp Barış'ın yanına gidiyorum.

Zeynep: Çok özür dilerim ya, gel sana bir şeyler veriyim, nolur kusura bakma. Yandın mı? İyi misin?

Barış: Önemli değil. Bir şeyim yok.

Diyor, ve birlikte Can ile Yağmur'un odasına gidiyoruz. Can'ın dolabını açıp Barış'a bir tişört veriyorum.

Zeynep: Ben salondayım, giyinip gelirsin.

Diyerek mutfağın yolunu tutuyorum.

İki yeni kahve yapıp, salona geçiyorum. 

Şimdi napmalıyım, bilmiyorum ama bildiğim tek şey 2014 ... yayınlarının burç yorumu kitabını almadığım!

Barış yanıma geldiğinde ona avm'ye gitmeyi teklif ediyorum. Onunda canına comcom, kabul ediyor.

Avm'ye geldiğimizde bir kitap mağazası bulup giriyorum. Rafların arasında dolanırken yanımıza görevli geliyor.

Kerem: Merhaba ben Kerem, mağaza görevlisiyim, aradığınız bir şey varsa yardımcı olabilirim?

Adamın gözlerine bakıyorum oldukça koyu kahverengi gözlerini siyah saçları tamamlıyor, Kerem'e hiç benzemiyor ama yine de;

KEREM İSİMLİ İNSANLARDAN NEFRET EDERİM, Görevli Bey!

Zeynep: Iıı ... Yayınlarının 2014 burç kitabını arıyorum.

Kerem: Buyrun götürebilirim.

Satıcıyı takip edip sonunda kitabı buluyoruz, ve ödeyip çıkıyoruz.

Barış: Zeynep şurdan bir kahve alalım mı?Bugün Bir türlü içemedik.

Diyor bana gülümseyerek.

LAF SOKMA İLE KARIŞIK ŞAKALARDAN NEFRET EDERİM, Barış Bey!

İyice somurtkan şirine döndüm, herşeyden nefret ediyorum. 

HERŞEYDEN NEFRET ETMEYE BAŞLAYAN, VE SÜREKLLİ SOMURTKAN ZEYNEP'E BUNLARI YAPAN SORUMLULAR ARANIYOR! GÖREN VE BİLENLERİN- Ne diyorum ben ya kafayı yedim iyice. 

Zeynep: Olurr.

Diyorum,kahveciye giriyoruz.

Barış: Ben espresso alıyım, şekersiz olsun.

Zeynep: Ben, frappuccino alıyım.

Görevli: Neyli olsun?

Zeynep: Red berry yoghurt.

İçeceklerimiz alıp dışarıya çıkarken, telefonuma mesaj geliyor tam açıp okuyacağım birine çarpıyorum, Bir bu eksikmiş gibi! Elimdeki içecek adamın üzerine dökülüyor.

Zeynep: Çok özür dilerim pardon, pardon!

Kerem: Önüne baksana!

Yere düşen bardağı ve telefonumu alırken, bir yandan da elimdeki peçetele adamın üzerini silmeye çalışıyorum. Bir dakika ya bu kaslar? Bu baklavalar? Kafamı kaldırıp adamın yüzüne bakıyorum.

SEN BANA AŞIKSINHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin