Multi Giray 🖤
Giray'ın yapmış olduğu jest ile birlikte adeta donup kalmıştım.
Gerçekten böyle bir sürpriz beklemiyordum.
Adı üstünde süprizdi çünkü.
Elimdeki elbiseyi daha fazla tutmayı bırakıp hediye paketinin içine tekrar koydum ve Giray'a tebessüm ederek.
Daha doğum günün kutlamamıştı kimse çünkü saat daha yeni 12 olmuştu.
Gerçekten aklına böyle bir fikrin gelmiş olması bile harika değil miydi ya.
"Bu hediye için gerçekten ne diyeceğimi bilemiyorum fakat doğum günümü nereden biliyorsun?"
Böyle bir soru yöneltmiştim çünkü artık aklımdaki bütün soruları ona sorup yanıtlarını almam gerekiyordu.
çocukluk arkadaşım Sinan bile daha doğru henüz kutlamamıştı. Çünkü en iyi bilen oydu. Hatta onunla zaten doğum günümde tanışmıştım. Küçükken. kuzenim ve arkadaşımın bile doğru düzgün tarihini hatırladığını zannetmezken bir yabancının kutlamış olması beni şaşırtıyordu.
ortaköy'ün gece manzarası her yerde hükmünü sürerken bana bakmayı sürdürdü.
" Annen söyledi."
Böyle bir bahane sunacağını biliyorum fakat ben annemin söyleyeceğini zannetmiyordum.
Annem ansızın neden gidip yarın Eylül'ün doğum günü desinki?
Hemde elbiseyi daha önce almıştı.
" Giray seni çözmeme yardımcı olmuyorsun ama."
O ise saçlarını yana attı ve
" Sana beni çözmeni söylemedim çünkü."
Çok sakin bir sesle konuşmuştu.
Ben ise adeta bu sözlerin etkisi altında kalarak ne diyeceğimi... bilememiştim.
" Pekâlâ her şeyin bir tesadüf olduğuna inanmıyorum. Sende inanmıyorsundur herhalde ki , zaten annem seni tanıyor ama nereden? Neden senin kim olduğunu bir tek ben bilmiyorum ha! Hadi ama ne işler dönüyor. Tamam hediyen gerçekten çok hoş ama kim olduğunu öğrenseydim belki de bu hediyenin anlamı benim için daha fazla olabilirdi. "
O bu sözlerin ardından gözlerini kapattı ve
" Kim olmamı isterdin Eylül hayatında hangi rolde yer almamı isterdin?"
Sorduğu soruya yine yanıt verememiştim sahi hayatımda hangi rolde olmasını isterdim?
Neden hep yanıt veremeyeceğim sorular soruyordu.
Arkadaş...?
Hadi ama Eylül ne zaman arkadaş olabileceğin birisinin yanında utandın...
Neden Charlie'den başka hiç bir erkeğin yanında duygusuz normal sıradan takılıp Giray'ın yanında renkten renge giriyordum.
Çok saçmaydı bu olanlar. O geçmişten gelen birisi gibiydi. Bana bu duyguları önceden yaşatmış biri gibiydi. Çünkü ben onu bu kadar çabuk benimseyemezdim.
Daha bir kaç gün sadece bir kaç gün olmuştu onu göreli.
Tanıyalı demedim çünkü tanışmamıştık bile daha doğru düzgün.
İşte bu yüzden olanlara inanmayı seçmiyordum.
İşte bu yüzden tesadüflerden nefret ediyordum.
Çünkü tesadüf diye bir şey yoktu.
İnsanların aşk isimli acı verici şeyi uydurdukları kadar saçmaydı bu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İngiltere Prensi ( Düzenleniyor )
Teen Fiction#sevgi kategorisinde 1. Bir varmış bir yokmuş diye başladı hikayeler... Bende bir varmış o yokmuş, diye başlatmak istedim... Her zaman annelerimiz tarafından yatmadan önce masallar dinlerdik. Bu masallara çocukken inansakta büyüdükçe inandırıcılığın...
