SİYAH KAR

❄5.bölüm " Sonsuz Dostluk "❄

Merhaba! :D Yeni bir bölümle karşınızdayım. Medyada, bölümde bahsi geçen, videodaki fotoğrafların temsilleri var. Multideki coverda çok hoşuma gidiyor. Keyifli Okumalar ^.^

❀❀❀❀❀❀❀❀❀❀❀❀❀❀

Hayatımıza giren herkesin farklı bir rolü vardır. Bazıları konuk oyuncuyken, bazıları as kadroda yer alır. Ama bazıları vardır ki ne olduğunu asla anlayamazsınız. Bazen hayatınızda önemli bir rol alırken bir konuk oyuncu gibi giderler. Bazense hayatınızı figüran gibi girer ama hayat kadronuzda yer alırlar. Hayat, aslında bir sinema filmidir. Herkes kendi filminin başrolüdür. Her çeşit oyuncuya ev sahipliği yapan hayatımızda birçok karakterle karşılaşırız. İyi kalpli kızdan mafya babasına kadar her insan çeşidi mevcuttur hayatta. Filmin iyi çekilebilmesi için ışıklar gereklidir. Benim ışığımda Oydu. Karanlık filmimi spot ışıklarıyla aydınlatan, filmi güzel kılandı O. Ama bir anlık hatayla spot patladı ve filmim tekrar boğucu karanlığına gömüldü. Spot tamir edilebilirdi ama eskisi gibi güzel aydınlatacağının bir garantisi yoktu.

❀❀❀❀❀❀❀❀❀❀❀❀❀❀

Kapıdaki davetsiz misafirimize baktım. Misafirimiz, hayat filmimde yakın arkadaş rolüyle yer alıyordu ve davete ihtiyacı yoktu. Kapıdaki Arendi.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Aren.. İlklerimi yaşadığım, benim için çok önemli olan, kardeşim dediğim insan. Beni abim gibi koruyan kişi. İlk öpücüğümü verecek kadar değer verdiğim, ilk aşkı onda tattığım adam. Aren'i şuan da sadece kardeşim olarak görüyordum. Çünkü kalbim tamamen Onun varlığıyla doluydu. Kalbim kimseyi kabul etmiyor, sahibini geri istiyordu. Evet, Arenle de çok mutluydum, Aren'i de çok seviyordum ama bana yaptıklarını da unutacak değildim. Yaptıkları kalbimi parçalara bölmüş ve ona olan aşkımın bitmesini hızlandırmıştı. Aren çocukluk aşkımdı, ilk aşkım. Daha ötesi değil. Bu bir nevi iyiydi. Eğer Aren gitmeseydi, Onunla tanışamayacaktım.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Siyaha yakın koyu kahverengi saçları, beyaz teniyle güzel bir uyum sağlarken düzgün ve kusursuz yüz hatlarıyla her kızın hayalinde olan bir erkek modeliydi. Bakışlarını olduğundan daha etkileyici yapan mavi gözlerini unutmamak gerek. Gerçi o mavi gözleri gören bir daha unutamaz ya neyse. 1.80lik boyu ve kaslı vücuduyla bu erkek modelinin değeri artıyordu. Onu baştan aşağı süzerken dikkatimi giydikleri çekti. Baskılı koyu gri tişörtünün üstüne giydiği siyah deri mont üstüne oturmuştu, altında ki dar siyah pantolonla oldukça şıktı. Kendine ne yakıştığını gayet iyi biliyordu. Yaklaşık iki aydır yurt dışında olduğu için görüşememiştik ve sanırım onu özlemiştim. Göz göze geldiğimizde onunda beni dikkatli bir şekilde süzdüğünü fark ettim. Yüzüne muhteşem gülümsemesi yayılırken sol yanağındaki gamze ortaya çıktı. Bende aynı samimiyetle gülümsemesine karşılık verdim. Beklemediğim bir anda kendimi onun kollarında buldum. Kokusu hala aynıydı sadece biraz parfüm karışmıştı. Aren'in kollarında olmak eskisi gibi beni güvende hissettiriyordu. Sarılmasına karşılık verdiğimde daha sıkı sardı beni. Sonunda ayrıldığımızda muzip pırıltıyla bakan mavi gözlerini yeşil gözlerime dikerek konuşmaya başladı.

"Bensiz mi parti yapacaktınız Liss?" Adımı bu şekilde sadece en yakınlarım kısaltırdı.

"Sensiz parti mi olur?" dedim ve genişçe gülümseyerek göz kırptım. Aren'in içeriye geçmesini işaret ettim ve arksından bende salona girdim.

İçeriye girdiğimizde Nefes ve İklim'in yüzünde şaşkınlık oluşurken, Ares mutlu bir şekilde Aren'e bakmaya başladı. Ah! Tabi ya. Ares. Aren'i buraya davet eden Aresti. Aren ve Ares kardeş gibiydiler. İsimlerinin benzerliğini kaderin bize bunun gerçek arkadaşlık olduğunun göstergesi olarak kabul etmiştik. Biz hepimiz kardeş gibi büyüdük. Beraber ağladık, beraber güldük. İlk içki deneyimimiz ve diğer tüm ilkleri beraber yaşamıştık. Bütün her şeyi beraber yapardık. Ayrılmaz bir bütünün parçalarıydık. Bizi kimse ayıramazdı. Ares ve Aren bize abi olurken yeri geldiğinde bende hepsine ablalık yapmıştım. Aynı kandan olmamamız kardeş olmayacağımız anlamına gelmiyordu. Sırf bu yüzden bir yerlerimizi kesip kanlarımızı karıştırmıştık. Bundan böyle gerçek kardeştik işte. Sanırım kardeşlerimle bir arada olmayı özlemiştim.