Sabah eve geldiğime pişman oldum. Çünkü her yerde yemekler, içecekler vardı ve dağınıklık almış başını gidiyordu. Bir de gitmiş kanepede uyuya kalmıştı. Galiba diğerleri erkenden gitmiş olmalılar. İnsan bari toparlayıp giderdi ya. Kim yapacak şimdi bunu? Valla elimi sürmem diyeceğim ama bu dağınıklıkta da yaşanılmaz ki. Hızlı bir şekilde etrafta dağılanları toparladım. Sonra bende kanepeye oturdum ve derin bir nefes alıp kendime gelmeye çalıştım. Çünkü ciddi anlamda yorgunum. Bir de bugün davet var. Ve gerizekalı Jinyoung da orda olacak. Umarım orda ters bir durum olmaz. Yoksa onunla hiç uğraşamam.
Jk"Oo yeni mi geldin sen ya?"dediğinde kanepede gerinerek uyandığında çok tatlı göz...Ela bak yine saçmalama moduna giriyorsun çık hemen ordan. Hiç de tatlı değil o.
"Sence önceden gelmiş gibi bir halim mi var?"
Jk"Ruh gibi duruyorsun zaten sonradan gelsende fark etmezdim." Sinir bozucu varlık.
"Senin o dediğine biz çalışmaktan yorulmak diyoruz. Gerçi seni de yadırgamamak gerekiyor. Hayvanlıktan insanlığa geçişte olur böyle şeyler. Anlayışla karşılıyorum."
Jk"Sabah sabah senin sesini duymak insanı insanlıktan çıkardığı içindir o."
"Sen asıl kendi sesine bak borazan gibi ötüyorsun anca."dediğimde bana sen mal mısın bakışı attı. Evet benim dediğim şey cidden mallıktı. Adam vokal, solist her halt var birde borazan dedim. Ama tabi ki de lafımı geri almam. Sonuçta hep iyi olacak diye bir şey yok.
Jk"Eh seni anlıyorum, çevrende insan sesi duymadığın için güzelliği kulaklarına batmıştır."
"Tabi tabi eminim öyle olmuştur."dedim. Bununla uğraşmaktan yorgunluğumu bir kenara bırakmıştım. Başım çatlayacak ve ben bu salakla saçma şeyler yüzünden tartışıyorum. Zaten akşam yemeğe gideceğiz. Gücümü toparlayıp dinlenmem lazım. Kenardaki örtüyü alıp kanepeye uzanıp minderleri yükselttim ve başıma masaj uyguladım.
Jk"Hayırdır yeni hasta sensin galiba."
"Hasta değilim sadece yorgunum. Dinleneceğim, o yüzden beni konuşturma. Sende dinleneceksen dinlen dinlenmiyorsan da beni rahatsız etme."
Jk"Dinlen, seni millet bu halde görürse korkup kaçabilir." diyip güldü.
"Ben de şu an onu yapıyordum Kook."
Jk"Bu gideceğimiz davette kimler olacak? Bilmeden gidersem mal gibi kalmayayım orda." Aslında fena bir fikir değildi. Ama arada ben de kaynayabilirdim.
"Babamın iki arkadaşı eşleriyle beraber ve bir de.."bu isimden yemin ediyorum tiksinti duymaya başladım artık.
Jk"Bir de ne?"
"Bir de Jinyoung var. Babamın yakın arkadaşının aptal oğlu işte." (Düzeltildi.)
Jk"Kaç yaşında?"
"Bizimle yaşıt. Ne o nüfus kütüğünü mü çıkaracaksın?"
Jk"Merak ettim."
"Etmene gerek yok. Aptal birinden başka bir şey değil."dediğimde bile sinir olmuştum. Yılışık herif bana dediği o şeyler. Ihhh tamam sakin olmalıyım.
Jk"Sevmiyor musun bu çocuğu?"
"Sevilecek bir yanı yok neden seveyim?"
Jk"Tamam ya ne bağırıyorsun alt tarafı bir soruydu. Sana bir şey mi yaptı yoksa?"dediğinde duraksadım. Ona söylemem gerekiyor muydu? Yani millet evli olduğumuzu biliyorsa orda bir konu açsalar kalır bu mal gibi. Gerçi kimse o olayı bilmiyordu ama yine de olur da onunla karşılaşırsa bilmesi gerekir diye düşünüyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zoraki Evlilik Jungkook
FanfictionAşkın en saf halini, en duygusal sahnelerine şahit olacaksınız. Kendinizi hikayenin baş karakteri olarak göreceksiniz. Çünkü bu aşkın gücünü gösteren bir hikaye. Siz de aşka ve onun gücüne inanmak istiyorsanız buyrun okumaya sizi de bekleriz.