Uyandığımda etrafta Jungkook'u göremedim. Nereye gitmişti ki? Hem de ben daha iyileşmeden nasıl bırakabildi? Düşüncesiz çocuk işte. Yoksa o kız mı geldi? Onun için mi gitti? Hani sevmiyordu? Ya tekrar ona karşı bir şe.. Tamam soru sormayıp direk nerde olduğunu bulup sormak daha mantıklı. Tabi bu ayakla nasıl gideceksem? Ayağa kalktığımda çok da ağrımadığını fark ettim. Biliyordum önemli bir şey yoktu ama bunu Jungkook'u kızdan uzak tutmak için biraz kullanabilirdim. Şimdi gidip nerde olduğunu bulmalıyım.
...İşte orda, yok artık ya kızda orda. Yani yanındakidir büyük ihtimalle. Oha Jungkook'a sarıldı. Jungkook da ona sarılmıştı. Gözlerimin yandığını hissedebiliyordum ama dayanmalıyım nede olsa ben onun hiç bir şeyiydim. Gözlerim buğulu halde onlara bakarken kız sonunda ayrılmıştı ama hala kolları Jungkook'un üzerindeydi ve o da ellerini belinden çekmiyordu. Sevmiyordun birde sen Jungkook? Ergenliğine denk gelmişti değil mi? Bu kadar da yalancı olunmaz ki. Ben hala onları izlerken ikinci şokumla olduğum yerde dona kaldım. Jungkook'u öpmüştü. Ve gözümden akan yaşlara engel olamıyordum. Daha fazla bu görüntüye katlanamayacağımdan dolayı ayağımı umursamadan hızla eve geri döndüm. İçeri girip kapıyı da kitledim. Koltuğa oturduğumda göz yaşlarım sel olmuştu çoktan. İlk kez birine karşı bir duygu beslemiştim ve ilk kez bu duygularım beni esir etti kendine. İlk kez bir adam için ağlıyordum. Evet işte o adını koyamadığım isim belli oldu "Aşk". Ona aşık oldum hem de sevmediğini bile bile. Lanet olsun ki onu seviyorum. Neden sevdim ki ya neden? Bu halini gördükten sonra ona nasıl bir daha güvenebilirim ki? Kız onu öptü ve engel bile olmadı. Ben bu adama nasıl aşık olurum? Duygularım bugün karşılıksız kalmıştı. Evet belki Jungkook öpmesine karşılık vermedi hatta geri de itti ama bu kızın onu öptüğünün gerçeğini değiştirmiyor. Ya da sarıldıktan sonra bırakmaması. Şimdi ne yapacağıma karar vermeliyim ama göz yaşlarıma dur diyemiyorum. En iyisi annemin mezarlığına gidip onunla konuşmak. Jungkook'a haber de vermeyeceğim ne hali varsa görsün, şimdilik.
...
Tatil yerine çok da uzak olmadığı için rahatlıkla gelebilmiştim. Direk annemin yanına gittim.
"Anne bugün sana çok ihtiyacım var. Biliyorum yoksun ama en çok da yokken varsın yanımda. Yine senin varlığını ve beni dinlediğini hissediyorum. Anne ben aşık oldum. Hem de istemeyerek evlendiğim birine. Bunun olacağını imkan bile vermiyorken imkansızı yaşıyorum şu an. O beni sevmiyor bu çok ortada. Ama ben onu seviyorum ve bu çok değişik bir duygu. Tatile geldiğimizde oldu. Cidden olmasını istemiyordum ama engel olamadım kendime. Ben aşk diye düşünmezken bugün olanlardan sonra hissettiklerim aşktan başka bir şey değildi. Şimdi ne yapmam gerekiyor? Sevmeyen birine aşık olunur mu anne? Ben ne yapmam gerektiği konusunda fikri olmayan, ilk defa aşık olan ve o aşkı da söyleyemeyen biriyim. Sence bizim olurumuz var mıdır? Yoksa bu tek taraflı bir sevgi olarak mı kalacak? Bugün yaptıkları belki isteyerek yaptığı şey değildi ama engel olmadı anne? Sarılmayabilirdi, ya da... Neyse seni de burada üzmek istemiyorum. Ama en çok da şu an sana o kadar ihtiyacım var ki anlatamam."diyip daha fazla burada kalırsam kötü olacağımı bildiğim için arabaya doğru gittim.
Bak bak, işi düşünce nasıl da arayıp mesajlar atıyor. Ne yazmış bir bakalım:Gönderen: Jeon Jungkook
Neredesin sen?
Telefonları neden açmıyorsun?
Bak zaten başımda aptal bir var gel ve beni kurtar. Ben seni çok kez kurtardım lütfen.Evet beni çok kez kurtardı ama bu onun eski sevgilisiydi. Ve sabah olanlar, şimdi de kurtar demesi. Tamam sakin kalacağım ve gidip ona yardım edeceğim. Bir kere aşık olmuştum artık. Bana yar olmayacaksa kimseye de olamaz.
Tatil yeri:
Tam da tahmin ettiğim gibi parkta oturuyorlardı. Ve o gerizekalı Jungkook'a yapışmaya çalışıyordu her seferinde. İyi bari bu sefer izin vermiyordu. Neyse kendimi toparlamam lazım. Hemen yanlarına gittim. Beni görünce Jungkook'da ayaklandı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zoraki Evlilik Jungkook
FanfictionAşkın en saf halini, en duygusal sahnelerine şahit olacaksınız. Kendinizi hikayenin baş karakteri olarak göreceksiniz. Çünkü bu aşkın gücünü gösteren bir hikaye. Siz de aşka ve onun gücüne inanmak istiyorsanız buyrun okumaya sizi de bekleriz.