Zoraki Evlilik Jungkook

-16-

Düğün Günü:

Jk"Ya benim takımım nerde gerçekten?" Diyip etrafta fır dönüyordu.

Tae"Koyduğun yerdedir kook."

Jk"Abi yok işte yok!"

Jm"Nasıl yok lan?"

Rm"Ula benim ceketimi kim aldı?"

Jh"Biz nerden bilelim Rm? Ceketinin bekçisi değiliz ya? Dur dur yoksa, hayır ya, oğlum benim saatim yok. Milyon dolarlık saatim yokkkkk. Kim aldı bak kızmayacağım hadi söyleyin?"

Suga"Nasıl yakışmış mı Hope?"dedi gülerek.

Jh"Abiii! Çabuk onu bana ver. Bak düğün günü tartışmayalım saat için. Ona ne para yatırdım ben?"

Suga"Bir dakka bir dakka o gravat, lan o gravat Hope o gravat benim lannnn. İki saattir arıyorum yaktım çıranı."diyip biri saatini diğeri gravatını almaya çabalıyordu.

Jk"Hayır ya, aynı şeyi yaşıyor olmayız demi? Ya neden beni buluyor böyle sorunlar cidden? Ve bizim neden sürekli bir şeylerimiz kayboluyor? Çıldırıcam. Şurda düğüne ne kaldı daha gelin almaya gidecegiz. Kime diyorum?"

Jin"Doğru diyor çocuk daha çok işimiz var. Ee Jungkook senin takımın en son bizim odadaydı. Bunlar meraktan açtılarda."dediğinde koşarak odaya gitti. Neyseki sağlam durduğu için derin bir oh çekip hazırlanmaya başladı.

...

Rm"Waowww, yandı buralar yiğidimmm."dedi hepsi hayran hayran küçük kardeşlerine bakarken.

Jin"Durun bir saniye annelik duygum kabardı. Gel buraya eşşek spası."diyip sarıldığında ağlamamak için zor tutuyordu kendini. Sonuçta yıllarca beraberdiler, hala öyleler ama artık bir evi olacaktı. O da artık olgunlaşmıştı.

Tae"Bizsiz sarılmamayı ne zaman öğreteceğim size?"diyip o hepimizin sevdiği sarılma gerçekleşmişti. Asla kimsenin koparamayacaği bağlarını yeniden güçlendiriyorlardı.

Suga"Ahh neyse yeter, hadi gelin almaya."diyerek ortamın büyüsünü bozmuştu çoktan.

Düğün salonunda:

Jk"Aşkım, göz kamaştırıyorsun."dedi herkes eğlenirken onlarda birbirleriyle konuşup sakinleşiyorlardı.

"Senleyken bu her zaman böyle olacak galiba."

Jk"Nasıl yani sevgilim?"

"Yani diyorum ki sen ve ben yan yana olduk mu etrafa ışık saçıyoruz. Bu da ister istemez göz kamaştırabilir."

Jk"Romantik karım benim."diyip sarılmıştı. Dügün yorucu ama bir yandan da eğlenceliydi. Herkes mutlu ve huzurluydu. Ortada ne bir hüzün ne de bir sorun vardı. Olmaması ikisi içinde iyiydi. Artık üzüntü, keder çok yıpratmıştı onları. Biraz huzur bulmak onların da hakkıydı.

2 ay sonra:

Bugün evliliklerinin ikinci ayını geride bırakmışlardı. İkisi de balayını doğru dürüst yapamadan işlerinin başına dönmüşlerdi. Halbuki balayını rahat geçirirler sanmışlardı ama pek de mümkün olmadı bu. Ela bugün işe gitmek istemiyordu ama çok aksatınca da azarı iştiyordu. Nedense kendini iyi hissetmiyordu ama bunu Jungkook'a söylerse endişelenebilir diye dememişti. İşini olabildiğince iyi yapmaya çabalıyordu ama bunu başka bir doktor da fark etmişti.

Doktor"Ela hocam bugün iyi görünmüyorsunuz eve gidip dinlenseniz iyi olacak."dediğinde o da bunun iyi olacağını biliyordu ama yaparsa sürekli izin almış olacaktı buna gerek yoktu.

Ela"Sağ olun hocam ama iyiyim ben merak etmeyin."diyip işine devam etti.

...

Uzun bir aradan sonra işlerini bitirip eve gelmişti. Eve geldiğinde Jungkook'un da burda olduğunu fark etti.