bay byun'un nesi var?

merhaba ben kang seulgi

Merhaba ben Kang Seulgi.

Saatlerdir Bay Byun'u arabada bekliyorum ama ses seda yoktu. Muhtemelen işi bitmişti ve bana haber vermeye unutmuştu ama gidersem bana kızacağı için arabada bekliyordum işte. Gitmesem de niye gitmedin diye de kızma ihtimali de vardı tabii.

Neyse bu süre zarfında size kendimi daha iyi tanıtabilirim.

Merhaba ben Kang Seulgi.
24 yaşındayım.
Tabii böyle değil, olmadı bu.

Merhaba ben Kang Seulgi.

Şirkettekiler bana niye hâlâ istifa etmediğimi sorar genelde. Böylesine sert, psikopat derecede hırslı, iyilik diye bir şey bilmeyen egoist bir adama nasıl dayanabiliyorum diye merak ediyorlardı. Özellikle bana diğerlerinden daha sert davrandığı gerçeğini de düşünürsek akılları bunu almıyordu.
Ama iş basitti. Polyana ruhum onun derinliklerindeki iyiliği görmüştü. Yaşadığı travmlar yüzünden üstü örtülmüş olsa bile Bay Byun kesinlikle kötü birisi değildi, aksine tatlıydı ve içinde küçük bir çocuk vardı.

En azından filmlerde hep böyle olurdu.

Ayrıca psikoloji mezunu olarak bunu daha iyi görebilmiştim. Bay Byun'u düzeltmek istiyordum.

Bu saçma isteğim mi hedefim mi desem tam olarak bilmediğim şeyim üniversitedeyken staj yapacağım yer ararken başlamıştı.
Hungja Holding'in başına gelen genç CEO her yerde konu başlığı olmuştu. Benim de ilgimi çekmişti hâliyle. Hayatını okudum. Sevgisiz ve kimsesiz büyüyen bir gençti bu. Kariyer hayatında bu etkenler ona avantaj sağlasa bile kişisel ve psikolojik hayatında büyük bir desavantajdı. Hem duygusal olarak çok güçsüz olan birisini oyuna getirmek de gayet de basitti. Bu yüzden staj için bir psikoloğun yanına başvurmak yerine buraya başvurmuştum. Tabii bir sürü kişi başvurmuştu bu şirkete. Hem onların işiyle daha çok alakalıydı. Fakat mülakatta Bayan Kim'i etkileyecek ne dediysem artık o kadar kişi arasından ben seçilmiştim. Şaşırmıştım. Bay Byun da şaşırmıştı çünkü beni ilk gördüğünde Bayan Kim'e benim gibi bir psikoloji öğrencisinin niye seçildiğimi sormuştu. Bayan Kim, Bay Byun'a düzgün bir açıklamada bulunmamıştı ama birkaç gün sonra bana gerçek sebebini söylemişti:

Diğer stajyerlerin hepsinin amacı Bay Byun'la birlikte olmakmış, benim bu tür işlerden uzak olduğumu hissetmiş bu yüzden ben alınmışım. Yani Bay Byun da dünden razıymış bu tür şeylerde.  Bu konuda her şeye kabul diyen bir sapıkmış. Bunu şimdi gayet iyi anlıyordum fakat o zaman masum kalbim inanamamıştı.

Gördüğünüz gibi mezun olduktan sonra Bay Byun'un sekreteri olarak çalışmaya başladım. Çünkü henüz projem sona ermemişti. Bay Byun'la ilgili olan gelişmeleri gözlemleyip makaleme yazıyordum. Genel olarak pek bir gelişme olmasa da bugünkü sarılma faslı büyük bir adımdı.

Bay Byun aslında çok tatlı biridir. Cidden. Ama sadece kendine karşı.