PIRIL |Yarı Texting|

PIRIL |9

Sellaam.

Naber?

Sınır falan geçmedi üzgünüm..

Ben de artık sınır koymayacağım sadece yorum istiyorum yahu.

~°~

Tehlikeliyiz işin ehliyiz

Buse: Nereye?

Pırıl: Yankı'ya.

fotoğraf gönderildi.

Nazlı: Salak ya tanırsa?

Pırıl: Nereden tanıyacak Allah aşkına? Sınavda bir kere göz göze geldik. Asla tanımaz.

Buse: Bence tehlikeli.

Cemre: Bence çok romantik olabilirdi. Ayy düşünsenize..

Buse: Bu kızın sevgilisi olursa neler olacak ben merak ediyorum..

Nazlı: +sonsuz bacım.

Pırıl: Bence beni tanımaz hatta hatırlamaz bile. Gidelim yahu. Göreyim lütfen lütfen lütfen.

Nazlı: Biraz daha yalvar.

Cemre: Noluur.

Nazlı: Sen niye nolur diyorsun?

Cemre: Pırıl tek başına mı yalvarsın? Yazık ki ama.

Pırıl: Ya sizi seviyorum. Cemree kalp.

Cemre: Kalp..

Buse: Gidiyoruz o zaman hazırlanın kızlar. Yarım saat içinde herkes buluşma yerine parka gelsin.

~°~

Evet alışveriş merkezinin en üst katındaki eğlence merkezindeydik. Gözlerim oturduğum yerde onu arıyordu.

Malum dört kız ayakta durunca baya ilgi çekiyordu.

Nazlı'nın sesiyle ona döndüm.

"Bilirsiniz ki benim gözlerim yakışıklı avcısı gibidir. Şu tarafa baksanıza hepiniz yavaş yavaş belli etmeden." demiş ve hepimiz aynı anda dönüp bakmıştık.

Resmen onlar tren biz öküzdük şu an.

Trenlerden biri kimdi?

Yankı!

Hemen önüme dönüp ölü numarası yapan köpek yavrusu moduna geçtim.

Kızlar tavrımdan anlamışlardı orada olduğunu.

"Yanında arkadaşları da var. İlgi çekmezsek bence bizim tarafa bakmazlar bile." diyen Nazlı'ya Buse ile göz devirdik.

Cemre'ye baktığımda o pamuk şekerini yemeye devam ediyordu.

Koca bebek.

"Durun ben biraz onunla konuşayım, siz de o ara atıştırmalık bir şey alın yiyelim bari."

@maybelove: Demek bowling?

Onlar da bir masada oturuyorlardı. Telefonundan sanırım mesajımın bildirim sesi gelmişti ki konuşma arasında telefona bakmıştı.

Sonra mesajımı okumuş ve telefonu geri bırakmıştı.

Ne sanıyordum? Daha onun hayatında yer edinememiş iki üç günlük bir insandım ve gizliydim.