PIRIL|34

11.2K 928 502
                                    

Selaaam

Bi aradan sonra bu bölüm bize iyi gelecek, inanıyorum.

~°~

Sınavdan çıkmıştık ve insana çok huzur veren yeşilliğin dolu olduğu bir yere gelmiştik.

Diğerleri sonra geleceklerdi.

Yankı ile yan yana oturuyordum. Ellerim titriyordu. Bir şey olacağı yoktu belki ama ben yine de heyecan yapıyordum.

Sarı saçlarımı elime almış uğraşıyorken düşünmeye başladım. Arkadaşlarım bana genelde gözlerim ve saçlarım yüzünden rus diyorlardı. Acaba Yankı bana bir gün ne derdi?

"Pırıl ne olacak bu halimiz?" diye konuşan ilk o olmuştu.

Ay yoksa bizi mi konuşacaktık?

"Ne ne olacak? Ne var halimizde? Ne olmamız lazım sence? Şu an neyiz? Nasılız?" diye konuştuğumda kahkaha atmaya başladı.

"Sakin ol. Eğitim hayatımızı konuşuyorum. Sen ne sandın?"

"Asla aşk hayatımızı sanmadım." diye konuştuğumda ağzımdan kaçırdığım şeyle ellerimle ağzımı kapattım.

Bana tuhaf bir şekilde bakmaya başlarken tam olayı toplamak için ağzımı açacaktım ki kafama top geldi.

Basketbol topuydu, haliyle ağırdı ve kafam gerçekten çok ağrımıştı.

Sinirle kafamı tutarken Yankı arkasına döndü.

Yanımıza doğru gelen çocuk konuştu.

"Kusura bakmayın yanlışlıkla oldu."

Yankı onu kafasıyla onaylarken başını bana doğru eğdi ve gözlerime baktı.

"İyi misin Pırıl?" dediğinde refleks olarak dudağım aşağıya doğru büküldü.

"İyiyim ya anlık acıdı sadece."

"Bakayım mı kızarmış mı diye?" dediğinde düşündüm.

Bakması için yakınıma gelmesi lazımdı. O zaman da ben daha çok heyecanlanırdım.

"Gerek yok." diyip önüme döndüğümde o da aynı şekilde bir süre bana bakıp önüne döndü.

Rüzgar hafifçe eserken yanımda bir de o varken çok uykum gelmişti. Devamlı esnemeye başlamıştım.

"Gel." diye konuşan Yankı'ya baktım. Dizini gösteriyordu.

Bir süre ona baktıktan sonra karar verdim.

Yavaşça dizine başımı koyup yattığımda o da sırtını ağaca yasladı.

"Uykun varsa uyu. Sıkıntı değil, ben etrafı izleyip vakit geçiririm." diye konuşan Yankı'ya baktım. O da bana baktı.

Ya gözlerimiz birbirine bakınca ben çok heyecanlanıyordum. O da öyle oluyor muydu acaba?

Onu başımla onayladım ve gözlerimi kapattım.

Telefonuma gelen bildirimi umursamadım.

Saçlarımla oynamaya başladım.

Elimin yerini onun eli aldı ve saçlarımı okşamaya başladı. Elimi belli etmeden kalbime koydum.

Çok tuhaf olmuştum.

İyice uykuya dalarken kısık sesle söylediği şeyi duydum. Hayal miydi, gerçek miydi bilmiyordum.

"Başkası saçımızı okşamayınca kendi kendimize okşamaya alışmışız. Bazı alışkanlıkları artık bırakmak lazım değil mi Pırıl?"

~°~

Ama sizi yememem için hiçbir neden yok.

Bu arada ben de kendi saçımı kendim okşuyorum ve bu bir alışkanlık.

PIRIL |Yarı Texting|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin