3.Bölüm

2.7K 184 39
                                    

Keyifli Okumalar...

•••••

Tam bir hafta geçmişti. Düğün günleri olması gereken günden tam yedi gün atlanmıştı. Genç kız yedi gündür yatak ve bahçe dışında bir yere adım atmamıştı. Çünkü nereye giderse gitsin onunla olan anları kafasında canlanacaktı. Evde bile yeterince canlanıyordu zaten.

Bahçede uzandığı hamakta kafasını sağa çevirip gül tarhına baktı. Uzun ve pembe güller mevsiminin en canlı dönemindeydi. Kokuları buram buram burnuna dolduğunda onları diktikleri gün geldi aklına...

"Alaz hortumu nereye sakladın yine?" Genç kız diktikleri gül tohumlarını sulamak için bahçe hortumunu arıyordu.

"Koca hortumu nereye saklayabilirim acaba güzelim? Diğer çiçeklerin dibinde unutmuşuzdur, bak şu melisa çiçeklerinin dibindedir." Deyip eli ile işaret etti. Genç kız o tarafa yöneldiğinde, domateslerin içine gizlediği hortumu eline alıp kızın kendinden tarafa dönmesini bekledi.

"Burada da yok! Nereye kayboldu bu hortum ya!" Derken tekrar Alaz'a dönüp yanına ilerlemeye başladı. Ama elindeki hortumu görmesi ile üstünün ıslanması bir olmuştu.

"Hiii! Bu sefer elimden kurtulamazsın seni geberteceğim!" Diyerek Alaz'a doğru koşmaya başladı. Alaz kahkahalar içinde kızdan kaçarken hala ıslatmaya devam ediyordu.

"Yakalarsan gebertirsin güzelim." Dedikten sonra kıza sarılıp hem kendisi ile beraber ıslatmaya devam etmişti...

Gözünden damlayan yaşı elinin tersi ile silip ayaklandı. Bahçeye güneş iyice çöktüğü için odasına çıkma kararı aldı. Annesi komşuya gitmişken, abisi tekne ile balık tutup kafa dağıtmak için açılmıştı. Ev boşken kafa dinleyeceğim diye düşündü. Merdivenleri yavaşça tırmanırken başı dönünce tırabzanlara tutunmaya çalıştı ancak başarılı olamayınca ardında bıraktığı basamaklara düşerek geri döndü.

•••••

Alaz ise imzalar atıldığından beri yeni hayatına alışmaya çalışıyordu. Bora ile her gün şehri gezip, eğlenecek her yeri tanır hale gelmişti. Ancak içinde hiçte eğlenme havası yoktu.

Şimdi ise menajerinin hediye ettiği son model spor arabası ile şehri turluyordu. Bora'ya yalnız idare edebileceğini, evine gidip çocukları ile ilgilenmesini söyleyip ikna ettikten sonra nereye gideceğini bilmeden geziyordu.

Saat beşe yaklaşırken şan hocasının stüdyosuna doğru çevirdi rotasını. Hayalleri için her şeyden vazgeçmişken hakkını vermek istiyordu. Sahi her şeyi şu an ne yapıyordu?

•••••

İrem'in annesi eve döndüğünde kızını yerde kanlar içinde bulmuştu. Neye uğradığını şaşıran kadın ambulansı arayıp gelmesini beklerken, kızını uyandırmaya çalıştı. Ancak ne yaparsa yapsın kızından hiçbir tepki gelmiyordu.

Hastaneye ulaştıklarında acil müdahale odasına alınan kızının ardından koridora çöküp oğlunu aradı. Genç adam kötü haberi duyar duymaz hızla geri dönmeye başlamıştı bile.

Yarım saatin ardından doktor içeriden çıkıp tahlil sonuçlarını bekleyeceklerini, kırık veya çıkığı olmadığını belirtince içine biraz da olsa su serpilmişti. Odaya girebileceği söylendiğinde kızının yanına girip uyanmasını beklemeye başladı.

Sonunda Evde Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin