BENİM YÜZÜMDEN

54 4 0
                                    

Multimedya: Selin Demirci

O her kimse ağır adımlarla yukarıya ilerliyordu nefesimi tutmuş sesleri dinliyordum biraz daha uzaklaştık tan sonra semih bana döndü

"Hadi"
"Nereye"
"Adamı takip etmeye"
"Ne"
"Onun iyi mi kötü mü olduğuna bu şekilde karar vereceğiz o çığlığî sende duydun"
"Evet ama savunmasızız ya arkadaşı varsa"
"Bunun öğrenmenin tek yolu onu takip etmek hadi güven bana"

Yavaş adımlarla saklandığımız yerden çıktık yakalanmamalıydık yukarı doğru giden yoldan döndük ordaydı iri yarılı kafasında bir bere ve üzerinde siyah bir mont vardı suan tek önemli odağımız oydu...

Biz biraz uzağında onu takip ederken o sakince yürüyordu bu uçsuz bucaksız büyük orman da ne işi vardı ki aradan biraz zaman geçtikten sonra bir ev göründü tahta dan yapılmış 2 katlı minimal bir evdi evet içeri girmişti onun evi burasıydi

"Gördün mü adam burda yaşıyor"
"Olabilir ama bu iyi olduğu anlamına gelmez"
"Hadi ama semih ön yargının zamanı değil"
"Sesin olduğu yerden geldi birisine zarar vermişte olabilir"
"Yada bir başka sesi çığlık olarak da algılamış olabiliriz"
"Ihtimaller hep emin olmak için eve yaklasmaliyiz"
"Bu çok tehlikeli"
"Var mısın cesur kız" gülümsemişti
"Varım"

Eve ağaçların arasından saklana saklana geciyorduk evim dibine geldiğimiz de eğildik ve sürünerek evin camına yöneldik

Cam buğlu olduğundan net birsey yoktu fisıldayarak

"Normal bir ev işte hadi gidelim"
"Bencede"

Tam arkamızı dönmüş gidecceken bir şeyin kırılma sesi geldi ardından hızlı adımlar hemen semihle aşağı kat yani bodrum katına baktık cam bulma umuduyla ama yoktu ses oradan geliyordu o sırada gözüme birsey takıldı bir açıklık ama demirliydi içerisi karanlıktı ama sesleri duyabiliyorduk

Hızlı koşar adımlar durdu ve yürümeye başladı
Boğuk ve kalın bir sesle

"Sana ses çıkarmamanı söyledim"

Ardından bir tokat sesi kiminle konuşuyordu bu

"Uslu dur yoksa elektrik cihazının voltunu artırırım duydun mu beni"

bir inleme sesi keşke görebilseydik ama eminiz burda birini tutsak ediyordu

Semihle bir birimize şaşkınlıkla bakıyorduk ne yapmalıydık...

Açelyanın ağzından:

Sonunda eve gelmiştik ayaklarım yere basmıyordu mutluydum kapı açıldığında polisi görünce aklıma selin geldi onu tamamen unutmuştum ya mercan o neredeydi ...

"Oturun çocuklar"
"Birsey buldunuz mu"
"Henüz değil"
O sırada Meryem teyze bize merakla o soruyu sordu
"Mercan ve semih nerdeler"
" bilmiyorum telefonlarına ulaşamıyorum Selin'i aramak üzere büyük ormana gittiler"
" Allah Allah başlarına bir şey gelmiş olmasın"
" kötü düşünme teyze biz de onları aramalıyız"
O sırada murat abi bize döndü
" neden ormana gittiler"

Buraka baktım onun yanında demek istemiyordum ama zorundaydîm

"Selin'in kendisine bir şey yapmasından şüpheleniyor duk"
Burak atladı

" Selin öyle bir kız değil benim kardeşim öyle birisi değil Yapmaz!!!"
"Sakin burak tabi ki değil sadece bütün ihtimalleri degerlendiriyoruz"
" Siz selin hakkında hiçbir şey bilmiyorsunuz ve yardımcı da olmayın istemiyorum!"
"Burak"
beni dinlemeyip kapıyı çarptı ve gitti
" Onun için zor bir zaman"
"Aynen"
Meryem teyze telefonunu uzanıp kulağına götürdü
"Ulaşılmıyor ben meraklanmaya başladım"
"Biz gidiyoruz aramaya"
"Çocuklar bekleyin ben de geliyorum arama ekibini çağırdım"
"Bende geliyorum"
"Meryem sen burda dur zor bir gündü biz sana haber veririz"
"Merak etme teyze bulacağız"

KARANLIK YÜZÜMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin