ALREADY MARRIED

8: Shopping

Alışveriş merkezinin yemek katında kakaolu dondurmasını keyifle yerken neredeyse nefes bile almıyordu Harry. Louis arabayı otoparka park ettiği anda, ona "Kakaolu dondurma istiyorum." demeye başlamış, alışverişe başlamadan önce de dondurmasına kavuşmuştu.

"Başka bir şey istiyor musun bebeğim?" diye sordu Louis ona şefkatle bakarken. Harry hızlıca başını iki yana salladı. Plastik kaptaki dondurmanın dibini sıyırarak yedi ve arkasına yaslanıp derin bir nefes aldı. "Lou, akşama lazanya mı yapsak?"

Louis "Eğer sen oturacaksan ve ben yapacaksam olur." dedi. "Ee, gidelim mi artık? Ben çok heyecanlıyım çünkü!"

Harry onu onaylar onaylamaz ayağa kalktılar. Mark ve Robin'in bebek alışverişine katkı olarak gönderdiği parayla Louis'nin biriktirdiklerini bir araya getirerek kendilerine harika bir bütçe ayarlamışlardı. Ünlü birkaç bebek mağazasının bir arada olduğu alışveriş merkezine gelirken Liam'dan arabasını istemişlerdi çünkü tonlarca alışveriş yapacaklar gibi görünüyordu.

İlk durakları olan bebek giyim mağazasına girdiklerinde Harry parmaklarını Louis'ninkilere geçirdi. "Çok fazla almıyoruz, tamam mı Lou?" dedi ama aslında bu uyarıyı kendisine yapıyordu.

"Tamam bebeğim." dedi Louis. "Bak, ileride sol tarafta yenidoğan giyim yazıyor, oraya gidelim."

Harry ondan birkaç adım önde yürüyüp onu çekiştire çekiştire yenidoğan reyonlarına ilerlerken, Louis yüzüne yapışmış kocaman bir sırıtmayla onu izliyordu. Karnı belirginleştiği için geniş ve uzun bir pembe tişört giymişti. Altında siyah bir tayt vardı, taytlarla daha rahat olduğunu söylüyordu. Bebeğin alışverişini yaptıktan sonra Louis onun için de bir şeyler bakmaya niyetliydi. Harry artık tam hamile görünümünü alıyordu ve çoğu kıyafeti ona olmuyordu.

Kutu halinde satılan beyaz kıyafet seti, Harry'nin eline aldığı ilk şey oldu. "Louis bak, beş parçalı hastane çıkış setiymiş, kesin lazım olur bu."

Louis onu onaylayarak elindeki kutuyu aldı. "Yüzde yüz pamuktan yapıldığı yazıyor. Sağlıklıdır herhalde." İçerisinde tulum, altı üstlü bir takım, şapka ve eldivenler bulunuyordu.

Harry bir eliye onun boştaki elini tutarken diğer elini istemsizce karnına koyarak etrafına bakındı. Biraz sonra gözüne pelüş bir patikli tulum kestirip heyecanla Louis'ye yapıştı. "Bak! Çok güzel! Bebeğimizin bunun içinde ne kadar güzel görüneceğini düşünsene!"

Kahverengi ve ayıcık desenliydi. Louis üst raftaki bu tulumu zar zor oradan alıp koluna attı. "Aşkım bir tane de on parçalı hastane çıkış seti alsak mı, onlar daha güzel görünüyor?"

Harry öne eğilip fiyatına baktı ve başını iki yana salladı. "Pahalıymış, hiç gerek yok."

"Ama tavşan desenli, Harry!" dedi Louis huysuzca. "Bak şimdi içindekileri okuyorum..." Elini Harry'nin elinden ayırıp kutuyu aldı. "Uzun kollu zıbın, patikli alt, üst iç giyim, çıtçıtlı badi, şapka, mama önlüğü, eldiven, çıtçıtlı badi, ağız mendili ve bebek battaniyesi."

"Battaniye mi? Awww! Tamam alıyoruz."

Louis önce onun dalga geçtiğini düşündü ama Harry o konuyu çoktan kapatmış, kapının olduğu yöne bakıyordu. "Alışveriş sepeti alıp geleceğim. Elini tutmak istiyorum ama kıyafetleri taşıyorsun." deyip Louis'ye itiraz fırsatı bile tanımadan alışveriş arabalarına doğru ilerledi.

O geri dönene kadar Louis eline bir tane daha beşli set aldı. Sonra elindekileri Harry'nin getirdiği sepete bırakıp eşinin elini tuttu.

"Bak şuna, zıbınlı badi ve patikli alt. Çok tatlı değil mi? Alalım mı?"