28 ∝

411 62 270
                                    

Dalgalara karışmış sesin, rüzgar uçuruyor nefesini, ruhum sarılıyor senin ruhuna. Ölüyorum sevgilim, sesine bulanıp saçlarımda nefesinle ölüyorum.

•••

SeokJin, verilen adrese gidememişti. Sürekli kendisine tek Taehyung' un o olmadığını söylemişti ama hayır, yine de cesaret edip gidememişti yazılı adrese. Tanıdık geliyordu sokaklar, yazılan isimler ölüm fermanı gibi korkutuyordu onu. Derin bir nefes alıp arabadan indikten sonra evine doğru adımlayama başlamıştı. Yoongi 1 haftadır yoktu, dünyasında ki renklerin solarak griye dönüştüğünü fark ediyordu. Yediği yemekte tat yoktu, içinde ki huzursuzluğun kelimelerle karşılığı, konuştuğu cümlelerin bir anlamı yoktu. Kayıptı, zihninde ki her şey onsuz daha da kayıptı. Çok korkuyordu, deli gibi çarpıyordu kalbi aklına düşen ihtimallerle, dayanamayacağını sanıyordu. Ama en çok özlüyordu, küçük dişlerini göstererek kocaman gülümsemesini, sürekli rengini değiştirdiği yumuşak saçlarını, nane kokusunu, çoğu zaman huysuzlanıp yastığını alarak yanına gelmesini o kadar çok özlüyordu ki. Babası ayrı yaşıyordu, eşinin kaybından sonra kendi haline çekilmeyi tercih etmişti. İki kardeş kendilerine yetebiliyordu, neşeyle devam da edebiliyorlardı ama o yapamıyordu. Karısını çok özlediğini biliyordu, oğlunun kaçırılmasıyla iyice içine kapanmış iletişim kurmakta iyice zorlanmaya başlamıştı SeokJin.

Kapının kilit sesiyle birlikte gözlerini kırpıştırıp kuruyan gözlerini ovaladı. Tanrı aşkına lensleri kaç gündür gözündeydi, biraz daha çıkarmazsa gözlerine yapışacaktı. Derin bir nefes alıp - ki bunu bu aralar çok sık yapıyordu- odasına doğru ilerledi. Ev sessizdi, fakat düşüncelerinin gürültüsü ona yetiyordu. Taehyung' un gri -mavi saçlarının altına saklanan umut dolu, beklentili bakışları kocaman gülümsemesi ağlaması, öfkelenince soğuk bir örtüyle kapanmış gibi ifadesiz yüzü...

Silemiyordu aklından, daha da öfkelendiriyordu bu onu. Düşünmeden edemiyordu ama yoktu. Zihninin zehirli duvarlarında onun çerçevesi asılı değildi. Giyinme odasına giderek üstündekileri çıkarıp rahat bir kot alarak üstüne siyah boğazlı bir kazak çıkardı. Hareketleri yavaş, elleri uyuşuk gibiydi. Sürekli dönüp dolaşıp onda soluklanıyordu. Kaç gündür görmemişti Taehyung' u? 3 gün anca olmuştu ama ona bir asır gibi geliyordu. Özlem diyemezdi buna sadece tuhaf bir ihtiyaçtı işte. Onun sürekli yakınında olmak zorundaymış gibi geliyordu, sanki birazcık uzaklaşsa tüm dünyası çatırdayıp yıkılacak, gök ayaklarının altına serilerek yıldızları tepesine çakacaktı.

Hava kararmıştı, pantolonunu giyip ışığı yakmak için uzandığında henüz giymediği kazağı yere düşmüş ve derin bir nefes alarak yere çökmesine sebep olmuştu. Çok yorgun hissediyordu, kolunu kaldırmak hatta göz kapaklarını oynatmak bile işkence gibiydi. Yine de ayakkabı bölmesinde duran kutunun asimetrik duruşunu düzeltmeye yetecek kadar isteği ve gücü vardı. Kutuyu ileri itti ama bir milim bile kıpırdamamış, karşı bir güç sebebiyle öylece kalakalmıştı. SeokJin kaşlarını çatıp üşüdüğünü hissettiği için kazağı başından geçirdikten sonra kutuyu öne doğru çekti. Açık mavi kaplı bir defter görüş açısına girdiğinde kaşları daha çok çatıldı. Hızlıca defteri alıp yıpranmış sayfalarda gezdirdi gözlerini.

Fotoğraflarının altına işlenen zarif kelimeler, onları süsleyen yer yer kan lekeleri. Bazı sayfalar buruşmuş, bazılarında mürekkebin izleri yayılmış. Ama her sayfada onun fotoğrafı vardı. SeokJin gizlice çekilen fotoğraflarına bakarken yutkunmadan edememişti. Cümleleri okudu, öyle derin bir hüzünle yandı ki gözleri kalbi öyle çok atmak için çırpındı ki, burnunun direği sızladı bir koku çalındı sonra. Nergis kokusuna karışan kan değildi bu. Çok başkaydı, insan böyle bir kokuyu nasıl kelimelere dökerdi nasıl böylesi ruhani güzellikteki bir şeyi yetersiz kelimelerle tanımlayabilirdi bilmiyordu ama bu koku, gözlerini kapamasına, boğazında ki düğümün gevşemesine zihninin ferahlamasına sebep olmuştu. Sürgün kaldığı vatanına kavuşacağını haber veren bir kokuydu bu. Taehyung' un boynunda mabet kuran, orayı vatanı yapıp neslini orada devam ettiren bir koku.

Three Steps to Stars | TaeJinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin