3 Gün Sonra
Dün Duru , Buğra ve Ozan'ı yolcu etmiştik. Bu yüzden kendimi çok halsiz hissediyorum...
Damla ile üniversiteye giderken bir yandan konuşuyorduk:
- Önümüzde uzun bir zaman var Görkem... Dayanabilecek misin?
Alayla kahkaha attım:
- Ayhh...Dayanamam ben , yarına kendimi Türkiye uçağında bulurum...
- Artık anne yemekleri yok. Evden tamamen sen sorumlusun...Temizlik ,bulaşık, çamaşır, yemek, alışveriş, fatura...
- İçimi şişirdin sağolasın... Ayrıca ben bunların üstesinden gelirim.
- Nasılmış o?
- Şöyle , zaten tek kişiyim. Evi kirletmem olur biter...
- Vay canına...Zekaya bak!!!
- Yaa öyleyimdir nazar değmesin bana..:)
Ona soracağım soru için ortamı yumuşatmaya çalışıyordum. Sessizlik olunca cesaretimi topladım:
- Kuzu sana bir şey soracağım...
- Hı?
- Bu Ozan... Neden öyle davranıyor bir bilgin var mı?...
Damla Ozan ismini duyunca yutkundu:
- Hayır....
- Damla , bak bana söyle. İkinizi de tanıyorum şimdi yabancı değilim...
- Görkem bilmiyorum..Bilsem söylemez miyim?
- Söylemeyebilirsin...
- Bak ben de bu durumdan memnun değilim. Ama bir şey bilmiyorum...
Görkem başını sallayarak devam ettiğinde Damla içinden lanetler savuruyordu kendine"Ben salağım. Görkem'e bile söyleyemiyorum. Hele Ozan... Onunla konuşmuştuk neden böyle yapıyor şimdi? Ben tam bir gerizekalıyım..!"
******
- Görkem yarın test uçuşu var. Son sınıf öğrencilerimizin ilk deneyimi olacak. Senin ikinci olacak ama:)
Gülümseyerek Furkan Hoca'ya baktım:
- İkincisi daha normal olur umarım...
Furkan Hoca gülerek uzaklaştı. Bu adamı gerçekten seviyorum. Babacan bir insan. Bütün öğrencilerini çocuğu gibi görüyor... Bana sorduğunda ilk uçuşumun talihsizliğini anlatmıştım...
Damla'nın dersi her zamanki gibi benimkinden sonra bitiyordu. Kapıda dikilip milleti gözetlemeye başladım.
Burada çoğu kişi Türk öğrenci. Arada Amerikanlar da var. Nadiren Fransız , İtalyan ve Alman. Hepsi sarışın aslında. Birbirlerine benziyorlar. İngilizce'yi telaffuz edişlerinden ayırt ediyorum.
Kendini en belli eden biz Türk öğrencileriyiz tabi...😂
- Görkem , demek geri döndün...
Sesin sahibine döndüm:
- Yakanıza yapıştım bir kere. Kurtulamazsınız benden...
Kuzey gülerek bana sarıldı:
- İyi ki geldin buraya. Beraber alemlere akarız. Diskolar falan tam bizlik...
Tek kaşımı kaldırarak Kuzey'e baktım.
İki elini havaya kaldırıp güldü:
- Sustum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TÜRBÜLANS
General FictionUçak kalkarken hissettiğimiz , sanki içimizde bir şeyler uçuyormuş duygusu... Uçak sakince gökyüzünde kendine yol çizerken aldığımız haz... Havada süzülürken ani bir sarsıntı... TÜRBÜLANS... Bana hissettirdiği şey buydu.Gözlerime bakarken kalbimi t...