Başımı kaldırınca gördüğüm şeyle şoka uğradım.
O vardı...
2 erkek arkadaşıyla birlikte çıkıyorlardı. Siyah çantasına elindeki notları sıkıştırıyordu...
Allah'ın odunu!!! Bana yaptığın tavırları unutmadım daha..!
Ufuk çantasını tıka basa doldurup omzuna attı.
Sonra benim keskin ve kin dolu bakışlarımla karşılaştı.
Kehribar rengi gözlerini kısarak iyice baktı gördüğünden emin değilmiş gibi.
Benim ben!!! Uzaylı görmedin !
O bana şaşırmış, ben ona nefretle bakıyordum. Nefret etmiyordum tabii ki ama beni çok gıcık etmişti. Azcık sert takılalım değil mi?!!
Az değilsin Görkem...!
Biz böyle birbirimize meydan okur gibi bakarken arkadaşı olacak çocuk ona döndü. Gözlerini takip edip bana baktı. Ben de ona döndüm. Bu sefer gülümseyerek başını salladı.
Arkadaşı da olsa en azından selam veriyor diyerekten ben de gülümsedim. Sonra aniden tekrar Ufuk'a döndüm.
Yüzümün ani değişim durumunu görseniz gülmekten çatlardınız. . !
Arkadaşı Ufuk'u dürtüp itekledi:
- Yürüsene oğlum hayalet görmüş gibi kaldın...!!!
Yok yok o beni gördü. Eminim hayalet görmeyi yeğlerdi! !!!
Yollarına devam ederken yanıma Damla geldi:
- Ben geldiimm...Sonunda...! Şu Anatomi beni yiyip bitiriyor. Hayır anlamıyorum ne diye ...
Ben hala Ufuk'a bakıyorum..
Damla bakışlarını o tarafa çevirdi:
- O kim kız???
Nefret dolu bir sesle :
- Ufuk..
- Yani...
- Aman boşver ya odunun teki..
- Derken...
- Damla amma sordun ha!! Hadi gidelim..!
- Öf aman tamam be!!!
Diyerek koluma vurdu. Ben de ona sarıldım:- Oy oy benim Damla'm trip mi atarmış? ??
Gülerek bana baktı:
- Ne mümkün!!
"Delisin melisin ama seviyorum kız seni... "
Yaaa...
Biz küs kalamayız ki onunla...
Lisede ne halt yersek yiyelim birbirimizin avukatı oluverirdik.
Damla lisede tam bir inek öğrenciydi. Onu ben biraz hareketlendirdim. Beraber alemlere dalardık(!)
- Yaa Görkem bugün kütüphaneye bir arkadaşımla beraber gideceğiz. Hoca proje verdi. Bilgi edinmemiz lazım. Tıp kitaplarının fiyatları da malum...
- Adı neydi arkadaşının?
- Kuzey...
- Erkek mi yani?
- Yok Görkem kız kendisi...
- Ne ya Allah Allah!!?? Beni de çağrı merkezinden "Görkem Bey ile görüşebilir miyim?"diye çağrıyorlar. ..
Güldü:
- Erkek erkek...
Gözlerimi kıstım:
- Tamam izin veriyorum..
- İzin veriyorsun demek..Ama ben sana sadece haber verdim.
- Damla bak ben de gelirim ha..
- Saçmalama Görkem !!!
- Evet evet geleyim. Niye saçma olsun? Hem sen diyordun evde canın sıkılır diye..
Kekeledi:
- Ee.. Ama o başka bu baş...kaa. ..
- Bilgi edinmek gibisi yok vallaha!!
Pislik yapmayı çok seviyorum😆
Yanına sırnaşarak şirinlik yaptım:
- Geleyim miiii????
Gülerek bana baktı:
- Tamam be gel baş belası.
- Sen bana hayır der misin yaa?diyerek yanaklarını sıktım.
Ben de ona diyemem.
Evet biz manyağız😂
******
Eve gidip biraz dinlenip aç kurtlar gibi tıkındık. Ben şu yiyip kilo almadığı için gıcık olunan tiplerdenim. N'apalım Allah Allah başkalarının gözüne hoş görünmek ićin kendimi aç bırakıp ızdırap çektirecek halim yok.
Ne ka güzel konuştum !!! Benden gazeteci olurdu da ben göğü terk edemedim.
Tamam bu kadar ego yeter şimdilik...
Kot pantolonumla siyah badimi giydim.
Siyahı nedense seviyorum. Bana çok asaletli ve havalı geliyor.Saçımı da açık bıraktım. Ben açık seviyorum arkadaş ! Küçükken bile rüzgarda dışarı çıkıp sarımtrak kumral saçlarımın dalgalanışını izlerdim. Sonra gökte uçan uçakları görüp onları izlerdim.
Bu ikisi bende kocaman bir yer edinmiş. O yüzden saçlarımı toplamamayı tercih ediyorum çoğu zaman...
Damla ile birlikte kütüphaneye yürüdük. Vardığımızda etrafta kimsecikler yoktu. Herkes keyif yapıyordu kesin. Ben de burada sırf bir inat uğruna kitap okuyacağım. Aman ne güzel!!!
Damla arkadaşını aradı:
- Nerdesin?
- (.....)
- Tamam bekliyorum...
- (......)
- Kim o?
- (......)
- Adı ne?
- (......)
Damla yutkunarak bana baktı :
- Tamam tamam nolcak ya sorun değil..!
- Hadi görüşürüz....Ne oldu anlamında ona baktım.
- Bir arkadaşını da getirecekmiş...
- Ya ne güzel! İyi ki gelmişim be seni 2 erkekle tek bırakacaktım...
- Görkem..
- Bu arada arkadaşının arkadaşının adı neymiş?
- Şeyy. ...
- Neeyyyy...
Ardından kapıda iki kişi belirdi.
Ve cevap:
- Ufuk.......
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TÜRBÜLANS
Ficción GeneralUçak kalkarken hissettiğimiz , sanki içimizde bir şeyler uçuyormuş duygusu... Uçak sakince gökyüzünde kendine yol çizerken aldığımız haz... Havada süzülürken ani bir sarsıntı... TÜRBÜLANS... Bana hissettirdiği şey buydu.Gözlerime bakarken kalbimi t...