Magnus: Bugün dava vardı, nasıl geçti merak ettim.
Alec: Güzel geçti, avukatın çok iyi savunma yaptı.
Alec: Dava kesin bizde.
Magnus: Güzel.
Magnus: Sevindim buna.
Magnus: Bunu kutlamamız lazım, bize gel davadan sonra.
Alec: Üzgünüm ama Isabelle'e söz verdim, onunla bir şeyler yapacağız.
Magnus: Bana sinirli değilsin değil mi?
Alec: Sana neden sinirli olayım ki?
Alec: Hah şeyden mi bahsediyorsun, yeterince değersiz hissettiğim bir zamanda bana ne kadar yetersiz olduğumu hatırlatmandan mı?
Alec: Kafana takma, alışığım ben o tavırlara.
Alec: Ama bana herkesten daha fazla dayandın tebrik ediyorum. Ben de ne zaman gerçekleri yüzüme vuracaksın diye beklemiştim.
Magnus: Alec böyle yapma.
Magnus: Ben öyle demek istememiştim.
Alec: Tabii ki de istememiştin, her zaman öyle olur zaten.
Magnus: İlham perilerim sen yokken bana uğramıyorlar, gelsen ve biraz konuşsak bile bana yeter. İkimize de iyi gelecektir.
Magnus: Resim çizemiyorum, sanırım Tanrı beni; senin gibi birisini üzdüğüm için cezalandırıyor.
Alec: Sadece ilham perilerini düşünüyorsun yani?
Magnus: Hayır seni de düşünüyorum.
Magnus: Gelecek misin? Akşam yemeği hazırlarım ve bir şeyler yeriz.
Alec: O gün sana geldiğim zaman.
Alec: Babamla çok büyük bir kavga etmiştik. Ciddi anlamda kötü bir kavgaydı ve beni evden kovdu.
Alec: Yanına geldiğim zaman sanki bir şeyler değişecek gibi hissetmiştim ama değişmedi.
Alec: İnsanlara güvensiz birisiyim, daha da güvensiz hale geldim.
Alec: Eve gitmek istemiyordum ama gitmek zorundaydım. Çünkü sen gitmemi sağladın.
Alec: Ne kadar kavga etsek de onların kapısı bana açık ama senin bana kapın açık değil. Böyle söylüyorsun, böyle davranıyorsun ama değil. Sadece kendi çıkarlarını düşünüyorsun. Benden alabileceğin her şeyi aldın, sana bunları çok kolay verdim. Belki de bu yüzden çok rahatsın.
Alec: Artık benden alacağın bir şey yok, üzgünüm. Kendine başka bir eğlence bulmalısın.
Magnus: Üzgünüm, sana böyle hissettirdiğim için.
Alec: Hissettirmedin, tam olarak bunu yaptın ama üzülme. Başkasını bulmak hiç zor olmayacaktır.
...
Of efsane oldu bu bölümmm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
You're art
FanfictionMagnus çizimleri çok satan ünlü bir ressamdır. Ve bu aralar sürekli kehribar gözlü, kuzguni renkli bir gencin portresini çizmeye kendini kaptırmışken o gencin bir sergisinde karşısına çıkacağını nereden bilebilirdi ki... *Kısa bir hikayedir*