Bölüm 17 (Su)

44 33 1
                                    


Davidden..

"Adal uyanınca, ilacın verdiği etkiyle çok susayacak. O kadar susayacak ki,dili kavrulacak tek bir damla su için. Hemen lavaboya koşacak, açacak musluğu ama paslı su olduğunu görünce içemeyecek. Sonra bana yalvaracak. Tek bir damla su için bana muhtaç olacak."

Daha sonra sadece su için değil, hayatının her bölümünde bana ihtiyacı olduğunu anlayacak ve yanımdan asla ayrılmayacak.

Böylece deneylerimiz işe yaracak.."

....

Gözlerimi bir çığlık sesiyle açtım. Rüya mı görmüştüm?

Rüya ve gerçeklik arasında bir şeydi. Kendimi tuhaf hissettim. Yattığım yerden kaldırdım başımı. Burası... Küf gibi kokuyordu. Her yer toz ve pislik içindeydi. Öksürmeye başladım.

Boğazım kurudu sanki biranda. O kadar kurudu ki, daha çok öksürmeye başladım. Boğazım yapışmıştı sanki birbirine. Deli gibi su içmek istiyordum. İçim kavruluyordu sanki.

Ayağa kalktım ve etrafıma bakındım. Su veya su şişesi hiçbir şey yoktu. Sonra gözüm bir şeye daha takıldı. Musluk.. Koşarak musluğun başına geçtim. Açtım suyu.

Lanet olsun!

Su paslı akıyordu. Biraz beklersem düzelebilirdi belki. Ama hayır. Düzelmedi. Musluğu kapadım. Ellerimi başıma koydum. Ciğerlerim bir damla suya muhtaç olmuştu sanki. Bir sağa bir sola gittim.

Yatağa geçtim. Elerim başımda, dirseklerimden yardım alarak dizlerimin üzerine koydum. "İyisin Adal." Dedim kendi kendime. "Suya ihtiyacın yok." Gözlerimi kapayıp odaklanmaya çalıştım. O adamdan isteyemezdim. Lakin elimde bir şans vardı. Paslı su.

"Bazen bir şey yapmak, hiçbir şey yapmamaktan iyidir."

Ayağa kalktım ve musluğun yanına gittim. "O adama muhtaç olacağına, bu paslı suyu içmelisin."

Evet bunu yapacaktım.

Açtım musluğu. Eğilip bir yudum aldım. Nasıl böyle susayabilmiştim bilmiyorum fakat, suyun tadı kötü gelmemişti. Kana kana içtim. 

SAYDAMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin