Bölüm 25(Mezar Taşı.)

38 25 1
                                    

Kapının sert bir şekilde açılmasıyla uykumdan sıçradım. 

Elfida koşarak yanıma geldi. Gene David ve adamları karşımdaydı. Bu sefer Deniz de gelmişti. "Demek tekrar başlıyoruz?" diye soru yönelttim. David "Bu sefer sana istediğini vereceğim." dedi. 

Anlamsızca baktım. 

İstediğim şey buradan kurtulmaktı. 

"Bizi yormadan kendi istediğinle gelmek istersin diye ümit ediyorum." diyerek Elfidayı işaret etti. Tek bir ima daha yapmasına izin vermeden kalktım. Bu sefer başka bir odaya giriyorduk. Kapıdan ilk giren de ben olmuştum. 

Gördüklerim karşısında şaşkınlığa uğramıştım. 

Çok büyük bir ring vardı. Bu David'in tarzında bir şey değilmiş gibi geliyordu. 

Karşıma geçip, "Neden şaşırdın?" diye sordu. "İstediğin birilerini dövmek, hıncını çıkarmak değil mi?" Kafamı sağa sola salladım. "Hayır istediğim şey bu değil. İstediğim şey buradan kurtulmak." diye iğneleyince sözlerimi sinirlendi. 

Kendisini dizginleyip, yanıma geldi ve kulağıma eğilip fısıldadı, "Eğer pes etmek istersen söylemekten çekinme. Seni yerden kaldıran bizzat ben olacağım." 

Ardından birisinin çekiştirmesiyle, ringe çıktım. "Tamam." dedim içimden. "En iyi şekilde oynayacaksın Adal." 

Ringe birisi daha çıktı. İri yarı bir adamdı. 

"Kuralları açıklıyorum" diye bağırdı David. "Hiçbir kural yok!"

Adama tekrar baktım. Eğer doğru noktalara isabet ettirirsem ben kazanabilirdim. Deniz "Hazırsanız başlıyoruz!" diye bağırdı. "3-2-1 Başla!"

Adam benim hamlemi beklemeden üzerime doğru geldi. Yüzüme yumruğu geçireceği sırada, sol tarafa kaydım. Yumruğu atacağı kolunu yakalayıp, çevirdim ve sırtına yapıştırarak öne doğru itip, beline sert bir tekme indirdim. Adamı sinirlendirmiş olmalıyım ki, arkasını dönüp kasılmış yüz hatlarıyla bana doğru yürüdü ve karnıma bir yumruk attı. Acıyla sendelerken, bacak arasına bir tekme attım ve durdum. Karnım çok acımıştı. Şimdi ikimiz de çok sinirliydik. Ringin köşesinden yardım alıp, yüzüne tekme geçirmeyi planlıyordum ki, ayağımı yakalayıp, sırt üstü yere düşmeme neden oldu. 

Sırtım soğuk zeminle birleştiğinde, kaburgalarım kırılıyormuş gibi hissettim. Nefesim kesildi bir anlığına, daha sonra da her nefes alışverişimde sırtıma bir şeyler batıyordu.

Neden karşı koyamıyordum? Normal şartlarda o adamın benim yerimde olması gerekiyordu ama hiçbir şey yapamıyordum. Onu alt edemiyordum. 

Gözlerimi birkaç kez kırparken, kafama gelmek üzere olan tekmeyi gördüm ve yana doğru yuvarlandım. Hızla adama bir çelme takıp, onunda benim gibi düşmesini sağladım ama o benim kadar etkilenmiş görünmüyordu. 

Adamı hızlı bir şekilde, çevirdim ve ense köküne sert bir şekilde vurmaya başladım ama bayılmıyordu. Beni geriye doğru itti, oturur vaziyette düştüm. Kalkmak üzere hamle yaptığımda buna engel oldu ve tekrar sırtüstü düşmemi sağlayıp, sert tekmeler savurmaya başladı. 

Her nefes alışverişimde kaburgam ciğerlerime batıyordu sanki. Elimle yüzümü korumaya çalıştım ama çoktan ağzımın içi kanla dolmuştu. David "Dur!" diye bağırdı adama. Adam durdu ve indi ringten. 

Gözlerimi kapadım ve açtım. 

Karşımda Deniz duruyordu. "Kalk!" diye bağırdı ama benim kalkacak gücüm kalmamıştı. "Sakın acıma ona." dedi David. Adalın dayak yediğini görmekten zevk alıyordu. Deniz kafasını olumlu anlamda salladı. Ardından beni omzumdan tuttuğu gibi ayağa kaldırdı. Diğer eliyle bir yumruk atarak tekrar düşmeme neden oldu. Sonra tekrar kaldırıp, ringin köşesine fırlattı oradan da tekrar tutup yere attı ve diğer adam gibi tekmelerini savurmaya başladı.

SAYDAMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin