3.BÖLÜM

37 6 3
                                    


🏀 3.Bölüm

Ona bakarken yakalandığımda hızla kafamı çevirdim. Bu sırada da matematik hocamız Ahmet hoca gelmişti. Hocamız diye demiyorum yakışıklı adamdı vesselam. 25 yaşında kumral bir adamdı. Ders anlatışı ise gerçekten iyiydi.

"Evet gençler bu yeni yılda gerçekten çok daha çalışmalısınız. Arkada yeni öğrenciler görüyorum kendinizi tanıtmaya ne dersiniz?"

Şebek çocuk ayağa büyük bir heycanla kalkmıştı acaba yine hangi soğuk espiri yapacak ve kendi gülecekti.

"Hocam tanışmayalım şimdi arkadaşlar yanlış anlar bana yürüyosunuz falan sanarlar yakışıklı çocuğum şimdi."

Bu çocuk beynini evde bırakıp mı gelmişti. Sınıftan kahkahalar yükselmeye başladı iyi de bu espiri hiç de komik değildi.

"Tamam gençler güldük eğlendik ama artık adını söylemeye ne dersin?"

"Adım Efe Vurgun kızlar salyalarınızı akıtmaz mısınız sınıfın olmayan kalitesi daha çok düşüyor?"

Bu gerçekten komikti soğuk espirileri hariç onu sevmeye başlamıştım.

"Evet yanındaki senin adın?"

Ona baktığımda gergince sınıfta gözünü dolaştırdı. Sınıfta çıt ses çıkmıyordu herkes onu izliyordu. Kafasını bana çevirdiğinde hemen kafamı çevirdim.

"Adım Emre."

Sadece adını söylemişti acaba niye soyadını söylemedi. Hoca sanki ne düşündüğümüzü anlamış gibi ona

"Soyadını niye söylemedin?"

"Çünkü adımı sordunuz ve bende söyledim."

Şebek çocuğa baktığımda kahkaha atmamak için zor duruyordu. Yeşile çevirdiğimde çene kemiklerini sıkmış sıraya bakıyordu. Bu çocuk niye bir değişikti gülümsediğini hiç görmemiştim. Hoca seslice derin nefes alıp öğretmenler sırasına oturdu. Yoklama almaya başladı.

.
.
.
"Elçin Güneh"
"Burda"
"Irmak Kalan?"
"Burda"
"AkasyaBaykuş?"
"Burda"
.
.
.

Kafamı yeşile çevirdiğimde kafasını sıraya koymuş uyuyordu. Uyurken küçük çocuktan pek bir farkı yoktu çok masum duruyordu. Yavaş yavaş hiç acele etmeden onu incelerken gözünü açtı. Ona bakarken tekrar yakalanmıştım bu kesme işini Elçin ve Irmak'dan ders alsam iyi olurdu. Kendime geldiğimde hala onunla bakışıyorduk bunu fark ettiğimde yüzüm hafiften kızarmaya başladı büyük bir hızla kafamı çevirdim. Bundan sonra yeşilliye bakmayacaktım yakalanmaktan usanmıştım. Sonunda tenefüs zili çalmıştı. Mideme acilen bir şeyler girmesi gerekiyordu.

"Kızlar hadi kantine gidelim açım ben"

"Sen zaten hep açsın"

"Elçin!"

"Bakma bana öyle korkuyorum şaka şey ettim zaten demi İpek."

"Evet şaka şey etti Elçin."

Kızlarla kantine giderken arkadan şebeğin sesi gelmeye başladı.

"Araf, Emre bir laf soktu offf kızlar ağzının suyunu akıta akıta onu izliyordu."

Arkadan kahkaha sesleri her bir cümlede daha çok çoğalıyordu. Çaktırmadan yeşile baktığımda yüzünde tebessüme dair tek bir iz yoktu. Bu çocuk gülmeyi mi bilmiyordu. Bunları düşünüp dururken birine çarptım kafam uyuşmuştu. Kime çarptığıma baktığımda bizim sınıftan Kenan'a çarpmıştım. Endişeyle bana bakıyordu.

"İyi misin? Nazlı çok kötü çarptın hadi gel revire gidelim kahretsin nasıl dikkat etnem buna"

Benim.daha ağzımı bile açmama izin vermeden kendimi birden onun kucağında buldum. Gözüm yeşil gözlerle kesiştiğinde bana çok öfkeli bakıyordu. Bu durumdan rahatsız olmuştum. Kafamı sinirle Kenan'a çevirdim.

"İndirsene beni Kenan iyiyim"

Kenan rahatlamış gibi derin bir nefes aldı. Kafam hemen onun çenesindeydi burnunu saçlarıma sürtüp derin bir nefes aldı. Bu çocuk ne yapıyordu böyle?

"Kenan indirsene millet bize bakıyo."

Sanki yeni uyanmış gibi kafasını hemen salladı beni yavaşça yere bıraktı. Kızlara baktığımda hepsi şok olmuş gözlerle bir Kenan'a bir bana bakıyolardı.Yeşil çocuğa baktığımda sinirle burnundan soluyordu. Ne olmuştuda bu kadar sinirlenmişti acaba?

Kızlarla sonunda kantine gelmiştik midem artık isyanlardaydı.Hemen bir çay ve peynirli poağça aldım. Arkamı birden döndüğümde birinin üzerine çayı dökmüştüm. Endişeyle kafamı kaldırdığında bir çift öfkeli yeşil gözle karşı karşıya geldim. Eyvah sakarlığım tutmuştu yine çay çok sıcaktı ve kesinlikle yanan yer kıpkırmızı olmuştu. Korkarak kafamı ona çevirdiğimde her an bana bağıracak gibi duruyordu. Bileğimde bağlı olan flârlâ üzerini silmeye başladım.

"Çok özür dilerim ama birazda sen de suç ne arıyosun dibimde"

Çenemi yine tutamamıştım beni her an öldürecek gibi bakıyordu. Birden kolumu tutup beni peşinden sürüklemeye başladı. Acaba beni tenha bir yere getirip öldürcek miydi? Bunları düşünürken diğer kolumdan biri tuttu. Tutana baktığımda Kenan idi.

"Lan senin derdin ne niye sürüklüyosun kızı"

"Sana mı soracağım bak işine kız benimle geliyor."

"Off yeter be! Bırakın kollarımı"

İkiside kolumu sonunda bırakmıştı. Yeşile baktığımda gözleri sinirden kızarmıştı. Çok korkutucu görünüyordu.

"Üzerine çay döktüğüm için özür dilerim sana yeni bir t-shirt alacağım istersen seni revire getiriyim."

Bunları dedikten sonra birden kollarını kaldırıp t-shirtü çıkardı. Kantinde gözlerimi gezdirdiğimde Elçin ve Irmak çekirdek yiyordu onlarla beraber şebekte çekirdek yiyordu bunlar çekirdeği nereden buldu? Yeşile tekrar baktığımda bana bakıyordu yanan yere baktığımda kıpkırmızı olmuştu. Bu çocuk bu kadar kası hangi ara yapmıştı. Kantinden iç çekme sesleri geliyordu kızlar ona hayran hayran bakıyordu.

"Beni revire götür"

Birlikte revire yürümeye başladık koridorda olanlar durup onu izlemeye başlıyordu. Sonunda gözlerden uzak revire gelebilmiştik. İçeri girdiğimizde hemşire abla yoktu. O yatağa gidip direk yatmıştı. Odada gözlerimi gezdirirken ilkyardım çantası gözüme çarptı. Onu alıp içinden yanık kremini çıkardım. Ona doğru yürürken gözleri bir yanık kreminde bir bende gidip geliyordu.

"Hemşire abla yok bu yüzden benimle idare edeceksin"

Yatağın boş yerine oturup elime yanık kremi sürdüm. Yanan yer bayağı kötüydü. Elimi yanık yerde gezdirmeye başladım. Ona baktığımda gözünü bile kırpmadan beni izliyordu. Bu durumdan az da olsa utanmıştım sonunda kremi iyice yedirdiğimde ayağı kalkarken birden kolumu tuttu.




🏀




Evet yeni bölümle karşınızdayım. Bu hikayeyi yazarken arkadaşlarım bana çok destek oldu. Bu bölümü onlara itihaf ediyorum.

Hikayeme destek olursanız sevinirim. Olmazsanızda canınız sağ olsun.❣

İMALAT HATASIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin