Hatırlatma;
" Tabi kızım, buyur."diyerek ilerideki buzdolabından bir su çıkarıp bana verdi.Bende parayı uzatıp suyu alarak bakkaldan çıktım.Suyu içerken nereden gideceğimi bilmiyordum.Sağa ve sola doğru iki tane yol vardı.Mert sağa dönmem gerektiğini söylemişti ama Sağ taraf çıkmaz sokak gibi duruyordu.Bende mert'e mesaj atmak için telefonumu çıkarırken bir arabanın yüksek bir korna sesini duydum.Başımı kaldırdığımda tam yolun ortasında durduğumu ve bir arabanın bana doğru geldiğini görmüştüm.Ben arabayı görünce ne yapacağımı şaşırırken biri beni kolumdan çekerek yoldan uzaklaştırdı...
---------------------------------------------------
Medya: Selin Acar"Selin."
"......"
"Selin, ses ver iyi misin? "
Gözlerimi kapatıp açtığımda karşımda ege vardı. Bana bir şeyler söylüyordu ama duyamıyordum. Ne oldu bana?
En son bir korna sesi duymuştum ve gerisi yoktu. Galiba şoktaydım. Etrafımdaki sesler yavaş yavaş netleşirken Ege' nin bana seslendiğini fark etmiştim." Selin cevap ver ,iyi misin?"diye sormuştu.
" Hı... Hıh evet, evet iyiyim."dedim kafamı sallayarak.
" Kızım yolun ortasında ne işin var? Niye duruyorsun? Az daha araba çarpacaktı. Dikkat etsene!"duye bağırmıştı.
Ege beni nereden buldu ki? Niye bu kadar bağırmıştı sinirliydi.
Hem neden bu kadar sinirlenmişti ki ?Evet yolun ortasında durmam hataydı ama dalmıştım. Bu kadar tepki vermesine ne gerek vardı. Bilerek kendimi arabanın önüne atacak değildim ya. Ama gerçekten korkmuştum korna sesi hâlâ kulaklarımda çınlıyordu. Nasıl bir kornaysa artık. Adam da durmamıştı bir de. İnsan bir durup sorardı. Öküz basıp gitmişti. Bir de utanmadan 'daaat!' diye kornaya basıyordu.
"Neden bağırıyorsun? Bilerek arabanın önüne atlamadım ya. Dalmışım. Hem senin ne işin var burada?"dedim. Ve galiba fazla tepki verdim. Aferin bana. Bravo!
'Yok artık Selin! Çocuk seni arabanın önünden kurtardı. Az daha ölüyordun ve senin tek diyeceğin sey " ne işin var burada mı?" '
Gerçekten ne diyordum ben?
"Demek isteyeceğin tek şey bu mu? Seni yolun ortasından aldığımın farkında değildin galiba. Dalmışmış. Çektiğim için de kusura bakma. Yolun ortasında telefona bakmasaydın bunlar olmazdı."
Gerçekten salaktım. Ne diyordum ben. Beni kurtarmıştı ama hâlâ burada ne yaptığını soruyorudum. Ama neden bağırıyordu ki? Bağırmadan konuşsa ölecekti sanki. Zaten kulağım çınlıyordu.
"Gerçekten sadece buna mı takıldın? Çocuğun suratına bakma da özür dile!"
Evet özür dilesem iyi olacaktı. Yüzsü gibi bir de hesap soruyormuş gibi olmuştu.
"Özür dilerim öy- " tam cevap veriyorken sözümü kesmişti.
"Ha bu arada burada ne işim olduğuna gelirsek. Bakkala su almak için geçmiştim. Çıktığımda seni gördüm. Sonra korna sesini duydum, yolun ortasında öylece dikildiğini görünce de kenara çektim. Ama çekmesem daha mutlu olacakmışsın gibi duruyor."dedi. Sanki sesi durgunlaşmıştı.
"Ege. Gerçekten öz-" tam özür dielyecekken tekrardan sözümü kesmişti.
Ya sabııır. Bi susta özür dileyelim be çocuk. Şeytan bırak ne özür dileyeceksin diyordu fakat vicdan hanımcım da çocuğa haksızlık ettin. Özür dile diyordu. Zaten dilemesem ben de rahat etmeyecektim. Kahrolası vicdan azabı!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KOLEJLİ PSİKOPAT (Düzenleniyor)
Teen Fiction...... "Sana bakılırsa tam bir ilkokul çocuğusun.Çıkamazsın dediysem çıkamazsın.". Bak bak.. bide emir veriyor ya.. Sen görürsün şimdi çıkamazsını.. "Son kararın mı?" diye sordum. "evet." dedi. Bende gülümseyerek "Tamam. Bende bunu büyük bir zevkle...