-18-

11.5K 810 317
                                    

"Merhaba, Bayan jeon."

Yanımıza gelen doktor sayeninde, hızla ayağa kalktık.

"Merhaba doktor bey.."

"Direk jungkook hakkında konuşacağım."

"Lütfen.."

"Öncelikle.. Son geldiğinde durumu daha kötüydü. Tam neredeyse iyileşecek derken yeniden misafirimiz oldu. Sebebi nedir?"

"Kardeşi ile tartışma yaşamışlar. Sonrasınde bayılmıştı zaten.."

"Bakın... Ciddiye almıyorsunuz. Sinir hastalığı hafife alınmaz. Bu şekilde devam etmeyecek. Yaşı ilerlediği zaman başka hastalıklara zemin hazırlayacak."

"Bundan çok korkuyorum.."

"Korkmanız gerek. Onun üstüne fazla gitmeyin.. Tekrar ediyorum bu ciddi bir hastalık. Felçe neden olabilir."

"Tanrı korusun!"

"Jungkook'a şu an serum taktık. Bir kaç saate kendine gelecektir. Genelde olduğu gibi sinir damaları tıkanmış."

"Meleğim.."

"Dediğim gibi, sizden tek istediğim, onu korumanız.. Ufaklık. Abine iyi davran."

Göz kırpıp başımı okşadığında, ne kadar sinirlensem de sorun çıkarmadım.

"Şimdi görebiliriz sanırım?"

"Fazla temasta bulunmayın. Şu an hassas. Ve üzerine fazla gitmeyin. Soru sormayın ki bunalmasın.. Onun dışında görmenizde bir sakınca yok."

"Çok teşekkür ederiz. Sağ olun"

Annem ve ben, doktorun önünde saygı ile eğilip, hyungumun odasına yönelmiştik.. Annem hala gözleri dolu dolu yürüyordu.

"Anne.. Böyle yapma.. Çok pişmanım."

"Ah, hayır jiminie.. Sadece, en zon uzun bir zaman önce tekrarlamıştı.. Geçeceğini düşünüyordum."

"B-ben gerçekten-"

"Şimdi sırası değil. Odaya geldik."

Gülümseyerek odanın içine girdiğinde, hyungum uyuyordu.

Ben koltuğa, annem ise hyungumun yanındaki boş yere oturduk.

Hyungumun elini, ince ve kibar elleri arasına alıp, öpücüklerini kondurmaya başladı. Göz yaşlarım benden habersiz dökülmeye başlamıştı bile..

"Seni çok seviyorum. Lütfen uyan.. Sensiz yapamam Oğlum.."

•••••••••••

Geçen birkaç saatin ardından, annem arkadaşlarına verdiği sözü tutmak için yanlarına gitmişti. Babamın hiç haberi olmayacaktı, çünkü çok panik yapardı. Ben ise.. Şimdi hareketsiz bir şekilde hyungumun uyanmasını bekliyorum..

Gözlerini aralayan beden sayesinde, hızla ayağa kalktım.

"Tanrıya şükürler olsun! Uyandın! Annemi aramalıyı-"

Telefonumu elime aldığım sırada, biçimli eli beni durdurdu.

"Arama."

"Niye?"

"İstemiyorum."

"Oh, pekala... Bu arada hyung-"

"Hm?"

"Ben her şey için özür dilerim.. Hastalığın olduğunu bilmiyordum ve seni gereksiz yere çok kırdım-"

"Özür dileme. Hatanın farkına varman beni yeterince tatmin etti."

"Oh.."

"Ne zaman çıkacağım buradan?"

"Burada bekle.. Doktor ile konuşup geleceğim.."

Odadan çıkıp doktoru aramaya başladım... Sağ koridoru döndüğümde karşıma çıkması ile hızla yanına koştum.

"Doktor! Doktor! Bir şey soracağım."

Taslaktaki bölümü attım. Moralim çok kötü. Bu bölüm ile idare edin. Benim için.

stepbrother | kookminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin